Türkiye

TÜRKİYE'YE GELİRKEN (2)

(Bu yaz Almanya gezim sırasında karşılaştığım, ilköğretim çağında bulunan, Türk öğrencilerden Türkiye'ye yaptıkları bir geziyi ve Türkiye izlenimlerini anlatmalarını istedim. Yazdıkları metinleri, yazım düzeltmeleri yaparak, aşağıda sunuyorum.)

Mülheim, 18.07.2012

TÜRKİYE

.Türkiye'deki araba yolları daha bozuk.

.Şoförler çok dikkatli araba sürmüyorlar.

.Türkiye'nin havası yazın daha sıcak.

.Askerlik vatanda daha zor ve insan ölebilir.

.Türkiye'nin üç yanı denizle çevrili.

.Biz bir İslam ülkesiyiz. Günde beş vakit ezan okunuyor.

.Okullarda sabahçı ve öğlencilik var.

.Ve tatiller farklı.

.Türkiye'de ailelerdeki büyüklere daha iyi bakılıyor ve sahip çıkılıyor.

.İnsanlar çevrele duyarlı değil.

.Elektrik kesintisi oluyor. 

 Sonuç:

Yolların bozuk olması herkesin dikkatini çekebilir de şoförlerin dikkatli araba kullanmasının çocuklarca fark edilmesi, düşündürücü bir konu. Çünkü geri dönüşü olmayan kazalar ve ölüm olayları meydana gelebilmektedir. Anlaşılan o ki, bu durum çocukları fazlasıyla düşündürmektedir.

Almanya'nın kuzeyinde yaşayanlar için hava, bize göre her gün kıştır. Çünkü Temmuz ayı içinde gittiğimiz ilk günler, hemen hemen her gün yağmur yağdı ve yanımızda hep şemsiye taşıma gereği hissettik.

İlköğretim çağındaki bir çocuğun, Türkiye'de askerliğin ne olduğunu bilmesi mümkün değilse de, ailelerin çocuklarını Türkiye'de askere gönderme konusunda tereddütlerinin olduğunu dile getirmesi bakımınandan düşündürücüdür.

Almanya'da doğma büyüme bir çocuk için, günde beş vakit ezan sesi duymak tabi ki çok ilginçtir. Çünkü Almanya'da bu sesi biz, sadece caminin içinde duyabildik. Ama kilisenin çan sesini hep duyduk.

Okullar tabi ki sabahçı ve öğleci olmamalı, sadece normal öğretim yapılmalı. Böylece okulda geçen zaman bir işe yaramalı, diyor öğrenciler. Tatiller de birlilktelik sağlanmalı ki, öğrenciler ülkelerine geldiklerinde rahatça arkadaş bulabilmeliler.

Yaşlılara bakmak, devletin görevi olarak algılanıyor ve yaşlıların kaldıkları yurtlarda, çok az ziyaretçi görülüyor. Bizim gibi toplumlar için bu durum çok zor bir olay. Bunun çocuklarca fark edilmesi de çok düşündurucü bir durum.

İnsanların çevreyi kirletmemesi, insanların doğal bir davranışları olarak algılanıyor. Ayrıca toplumsal davranış kuralları konusunda, kural dışı davrananlar hemen uyarılıyor.

Elektrik kesintesi, eskisi kadar olmasa da hala var.

Bunlar, çocukların sorunları. Aynı zamanda ülkenin sorunları değil mi?

Siz ne dersiniz?