Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Eylül '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Türkiyede kadın olmak zor!

Türkiyede kadın olmak zor!
 

Çocukluk dönemini atlatmış, aklı başında bir insan, sevdiği bir eşyaya da, canlıya da iyi davranır. Normali de budur. Dünyada Türk erkekleri kadar kadın düşkünü, kadın seven başka bir ülke erkeği yok, denebilir. İnanın gözlemlerime dayanarak yazıyorum bunu, kafadan atmıyorum.

Magazin basınında bile sık sık okumaz mıyız, ''Türk erkeklerini nasıl buldunuz?'' diye sorulur yabancı kadınlara, alınan cevap da hep aynıdır, ''Harika''.
Bir Allah' ın turisti de ''Bizim bulmamıza ne gerek? Onlar bizi buluyorlar ve rahat bırakmıyorlar ki? Her yerde peşimizdeler.'' demez. Demez ama düşünür.

Türkiye' de kadın olmak bence çok zor. Kadını bu kadar çok seven erkeklerimiz onlara iyi davranmak konusunda sınıfta kalıyorlar. Çoğunun da hiç değişmeye niyeti yok.

Akşamüstü bir TV dizisine baktım, iki erkek bir kadının ırzına geçmeye çalışıyorlar. İftar vaktine denk getirmişler, sofralarında oruç bozacak fazla bir şeyi olmayanlar için galiba.

Gece yarısı başka bir diziden sahne; iki kadın ve iki erkek oturmuşlar bir odada lay lay lom... şarkı söyleniyor. Biri suskun... Bu suskun erkek birkaç dakika sonra kadının birine saldırıyor. Parçalayacak onu. Kadın zor kurtuluyor elinden.

Şu Fırat' ın suları akar derindir... diye ağıtlar yakılıyor.
Fırat' ın sularına namus davası yüzünden öldürülüp atılanlar hep kadınlar.
Memleketimizde hep kadınlar mı namussuzluk yaparlar?
Ya da şöyle düşünelim: Kadınların birçok davranışı namussuzluk olarak değerlendiriliyor da,
erkeklere niye dokunulmuyor?

Adam Urfa' dan geliyor İzmir' e. Kartvizit siparişlerini almak için firmama uğruyor.
Bana ilk sorusu o malûm evlerin nerede olduğu üzerine. Gidiyor, birkaç saat sonra geliyor, kartvizitlerini alıyor.
Urfa' ya yola çıkmadan önce soruyorum,
''- Eşin böyle bir şey yapsa ne yaparsın?''
Donuk bakışlarla süzüyor beni,
''- Vururum onu.'' diyor, fazla düşünmeden.

Kadın yaparsa vurup öldürülüyor, erkek yaparsa kimsenin umurunda değil.

Kadın vücudu, kemik yapısı bakımından da erkeğinki kadar güçlü değil tabii. Şimdi erkek, her fırsatta karısını korkutur, tehdit ederse, döverse, öldürürse... Bu kadınlar nasıl özgür düşünebilecekler, nasıl özgürce yaşayabilecekler?

Bugünkü ailelerde bile çoğu kadınlarımız eş korkusu ile yaşıyorlar. Üzerine kuma getirilenler ses çıkaramıyorlar, dayak yiyenlerin çoğu '' Kocamdır, döver de sever de! '' diye sevgilerini dile getiriyorlar.

Ülkemizin gündemi yıllardır türbanla meşgul. Kadınlar üzerine oynanan oyunlarla oy toplanıyor. Çoğu kadın kocasının veya ailesinin baskısıyla kapanıyor. Bir de '' Mahalle baskısı '' çıktı şimdi. Çoğu türbanlı kadın, türbanını dini inançları yüzünden değil de baskı yüzünden takıyor.

İslam Dini kadınların yaşamını zorlaştırmak için mi var? Niye erkekler de birtakım islami kurallara uygun giyinmiyorlar? Yoksa sokaklarda gördüğümüz bazı Afgan kılıklı, çember sakallı vatandaşlarımızın görüntüleri mi islami? Yakında erkeklerimizin tümü de öyle mi giyinecekler?

Bazı türbanlılar, erkeklerin dikkatlerini çekmemek için taktıkları türbanı hiçe sayarcasına, erkeklerin dikkatini çekmek için makyaj yapıp süsleniyorlar. Bir de anlamlı, masum bakışları var ki sormayın. Tam dikkat çekiyor. Bu kadınlar da çıkaramıyorlar türbanı.

Yollarımızın hali kadın düşmanlığının en basit örneği. Kaldırımlar yüksek, neredeyse yaşlılar ve kadınlar asansörsüz çıkamayacaklar. Yollara parke taş döşeniyor. Aralarında sert cisim yok. Sadece kumla duruyor taşlar. Vay topuklu ayakkabı giyenlerin haline. Bata çıka gideceğim diye cebelleşiyorlar.

Güzel kadınlarımız yollarda kendilerine lâf atılmadan, sözle taciz edilmeden yüyemiyorlar çoğu şehirlerimizde ve semtlerimizde. Bedensel tacize uğramamak için korku içinde yürüyenler de fazla. Erkekler aç. Yanlış anlamayın, karınları değil, beyinleri aç. Kadın gördüğünde kuduran erkekler dolu sokaklarımızda.

Bunlar benim aklıma gelenler. Sizlerin de bu bloğa katkılarınızı bekliyorum.

Bence Türkiye' de kadın olmak gerçekten zor.

Saygı ve sevgiler.

Mustafa Mumcu

(Tikkat tikkat bu üyeye güvenmeyiniz! Editörler de güvenmiyorlar. Zira güvenilir üye değil.)

29. 09. 2007 Saat: 15:35

 
Toplam blog
: 324
: 2811
Kayıt tarihi
: 10.04.07
 
 

06. 06. 1945 İzmir doğumluyum ve İzmirli olmaktan da gurur duyuyorum. 1968 yılında birkaç yıllığın..