Türklüğüyle barışık AKP'lilere sesleniyorum

“İNCİTTİRMEYİN YAZIKTIR ATALARIMIZI”

Önce bir alıntı yapalım, şu “Ermeni soykırımı” iddiacıları için…

KAÇAZNUNİ’Yİ DİNLEYELİM:

“ERMENİSTAN’IN İLK BAŞBAKANI: TEHCİR DOĞRUYDU VE GEREKLİYDİ
Ermenistan’ın ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni’nin 1923 yılında Bükreş’te yapılan Ermeni meselesi ile ilgili Taşnak Partisi toplantısında sunduğu rapor da gerçekleri bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Kaçaznuni’nin Osmanlı döneminde yaşananları anlattığı kendi imzasını taşıyan rapor, geçtiğimiz yıllarda Rusçadan Türkçeye tercüme edilerek kitap haline getirilmişti. Kitapta yer alan bilgiler Türklerin Ermeni soykırımı yaptığı iddialarını kesin bir dille yalanlıyor. Kaçaznuni’nin yakın tarihe ışık tutan belge niteliğinde sözlerinin yer aldığı kitap, Ermenilerin Osmanlı İmparatorluğu’na karşı nasıl bir ihanet içinde olduklarını da gözler önüne seriyor. Yıllarca sözde soykırıma uğradıklarını iddia eden ve dünya kamuoyunu baskı altına almaya çalışan Ermenilerin bütün tezlerini çürüten ilk başbakanları, 128 sayfalık raporunda şu çarpıcı ifadelere yer veriyor:

TÜRKLERE KARŞI AYAKLANDIK, BARIŞI SABOTE ETTİK

“Barışı sabote etmek için savaştık bile. Artık hepimiz Türklerin düşmanı olan İtilaf devletlerinin kampındaydık. Türkiye’den ‘denizden denize Ermenistan’ talep etmekteydik. İtilaf devletlerinin ordularını Türkiye’ye göndermeleri ve hâkimiyetimizi temin etmeleri için Avrupa ve Amerika’ya resmî çağrılar yaptık. Nihayet şu da var ki, var olduğumuz sürece aralıksız olarak Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük. Artık, Türklere ne gibi bir güven telkin edebiliriz ki?”

TEHCİR DOĞRUYDU VE GEREKLİYDİ

“Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Türklere karşı ayaklandık ve savaştık. Sevr Antlaşması gözümüzü kör etmişti. İsyanımızın temelinde İtilaf devletlerinin bize vaat ettiği büyük Ermenistan hayali vardı. Ama biz hiçbir zaman devlet olamadık. ‘Türkiye Ermenistan’ı’ diye bir devletin hayalden öte olmadığı gerçeğini göremedik. İsyanımızın temelinde İtilaf devletlerinin bize vaat ettiği Ermenistan hayali vardı, gerçeği göremedik.” (Vakit Gazetesi)

***

Kaçaznuni böyle söylüyor işte…

Biz ne yapıyoruz?

Hiç dahlimiz olmadığı halde ulusumuzu bu işe bulaştırıyoruz!

Hem de kim vasıtasıyla?

Kendini Türk gibi görmese de Türk çoğunluğunca seçilmiş bir “Türk Başbakan” ile!

Yazık vallahi…

Hem de çok yazık!

Bu Türk ulusu…

Böyle kendisini rahatsız ettiğini sandığı Osmanlı Ermenilerini “tardas edip” Anadolu’dan kovabiliyorsa…

Diğer yabancılara da aynısını neden yapmamış acaba?

Örneğin Kürtleri…

Örneğin Yahudileri…

Örneğin Rumları…

Hayret vallahi ki ne hayret!

Türklerin ömürlerinin büyük çoğunluğu imparatorluk tebaası olarak geçmiştir!

Bu şu demek; Türkler asla sahibi asli olmamışlardır!

Böyle olunca da Türkler diğer imparatorluk tebaasıyla birlikte yaşayıp gitmişlerdir.

Onlara hiç zarar vermeden hem de!

Bu arada da savaş çıkartan hakanlarca “öldürülmek” için kullanılmışlardır sadece!

Evet, Türkler savaş olunca akıllara gelmiştir hakanlarca!

Bir de lakap bağışlanmış bizim atalarımıza “sen şehit oğlusun/ İncitme yazıktır atanı” diye…

Başka zaman asla, asla!

Demem o ki…

Eğer Türkler o denli gaddarlaşabilseydiler; bugün böyle bir Başbakana, tahammül gösterirler miydi sanıyorsunuz?

Baksanıza Başbakan bizleri “soy kırımcı” yaptı çıktı!

Özür dilemenin bence başka anlamı yok!

Bu özür hikâyesi beni utandırmaktan başka bir işe yaramıyor!

Sanıyorum birçok Türkü de utandırıyordur!

Ben yine Türkçü olmadan Türklüğüyle barışık olan AKP’li Türklere sesleniyorum:

“İncittirmeyin yazıktır atalarımızı”:(

Saygı ve sevgilerimle…