Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Mart '12

 
Kategori
Doğal Hayat
 

Tutabilmek

Tutabilmek
 

HİÇ DAĞITMADAN ELBİRLİĞİ İLE YAPABİLMEK GÜZEL


Salih Bilgin'le yolda yürüdüğümüz esnada telefonunda bir arkadaşıyla yemek konusunu konuşuyordu. Sebzeden ve ettten bahislerele muhabbet sarmıştı ki henüz öğle üzeri ve karnım aç. Salih Bilgin arkadaşına "herzaman ki gibi yemek yapmayıp dışarıdan mı yiyorsun" diye kahkaha atınca karşıda  Nevzat'tı galiba  yumurta kırabildiğini söyledi. Bende muzurluk olsun diye 'yumurtayı soldan mı yoksa sağdan mı tutuyor' diye sordum. Anlam veremedikleri sorudan bir beceriksizlik çıkaramadılar. Memnuniyetle başka bir noktaya çekerek ' Yumurta, yapılan işin sorunsuz ve temiz olmasını isteyenlere el birliğinin gerektiğini gösteren iyi bir belgedir' dedim.

Tek elle yumurtayı kırabilirsiniz ama  etrafı kirletmedenelinizi ve sağa sola bulaştırmadan boşaltmanız mümkün değil. Yada bunu yapabilecek beceriye ulaştıysanız bir emek ve bedeli olmuştur. Bunun için iki elinizin biri sağdan tutacak diğeri soldan ve eş zamanlı,aynı reflexle ayırıp yumurtanın kabuğunu dağıtmadan alırsınız içini.

Bu gündelik hayatımızda olduğu gibi yılları kapsayan işler içinde geçerli: Bir çocuk, sağlıklı ve mutlu bir çocukluk yaşatılırsa geleceğide o kadar olumlu yaşayabilir. Burda yumurta çocuk anne baba ise tutan el. Ne tek başına anne sevgisi alıp diğerinden yoksun çocuk nede tek baba sevgisi alıp diğerinden yoksun çocuk kırık duyguludur ve sevgisi yarımdır.

Eğitimde farklı mı? Sadece okul eğitimi mi? böyle bir eğitimle kişi olgunlaşır mı? Aile ve sosyal çevre yumurtayı tutan diğer el olarak kendini ihtiyaç olarak ortaya koyuyor. Temiz iş çıksın isteniyorsa; TUTACAK MUTLAK İKİ EL.

Şimdi başka bir sorun çıkıyor ortaya: Yumurtayı tutan ellerin  zamansallığı ve niyetleri örtüşecek mi?Aynı refleksleri gösteremezlerse kirlenecek ortalık ve bir olmanın anlamsızlığı çıkmayacak mı ortaya?

Ayrıca yumurtayı tutan ellerden biri, yumurtayı o kadar kıymetli görmese neler olur acep? Örneğin evliliklerde eşler yumurtayı değilde yumurtayı vereni yani yumurtacıyı önemserse ne olacak o zaman?

Başka bir açıdan bakmak ise;Eşler evlilikleriyle oluşturduğu aileyi değilde, evlilk öncesi aileyi her işin başına onları koyarsa, önemserse ki gördüğüm; evliliklerin bozulmasına aile içi şiddetin ortaya çıkmasına hatta cinayetlere varan süreçler yaşanmasına evlilik öncesi ailelerin yeni aileye müdehale etmelerinin neden olduğudur. Bu durumda yumurtanın kırılması pek önem arz etmiyor. Ne yumurtacılar haddini biliyor nede yumurtacıyı seven işin farkında. Yaşanılan acı, yumurtanın tadına yansıyor eninde sonunda.

Türk ve Kürt soluda yumurtayı tek elle kırmaya çalıştığı için soframız tarumar, tabaklarımız boş kaldı. Beşli cunta bile elimizden alabildi yumurtanın kendisini.

Sevda nasıl tek başına yaşanması sıkıntılıysa, tek başına isyanda başarısızlık. Tek tutmayacaksın iki elle sarılacaksın işe.

Komünist Selçuk'la konuşacaktım; Türk Solunun geçmşteki durumunu!... Ama telefonum tamire gidip geldiğinden silinmiş onun numarası. Eeee!... Hep arayan ben olunca bak kaldık mı iletişimsiz. Komünistler üzerine düşenleri neden zamanında yapmazlar ki acep? Niye özlemezler yada niye hisleri körleştiki bu kadar?

Örnekler çoğalabilir: Eğer yumurtaysa demokrasi, barış ve huzur. Hükümet tutturacak Türkle Kürdün elini. Aleviyle Sünninin elini. Türbanlıyla türbansızın elini..

Niyet!  Temiz iş çıkartarak , fazla kirletmeden ve kirlenmeden, yumurtayla doyurmaksa karnımızı, cılk olmayan içinde ölü yada diri civciv bulunmayan, sarısı sarı mı sarı, hele birde olursa çift sarılı köy yumurtası. Daha ne derim; Buyrun yarasın!...

 
Toplam blog
: 47
: 288
Kayıt tarihi
: 15.12.10
 
 

Denize yakın adam... İzmir'de yaşıyorum. ..