Tuz kokuyor

Yıllarca ülkem dışında çalıştım. O yüzden vatan kelimesinin anlamını çok iyi bilirim. Vatan sevgisinin ne olduğunu da. Vatanımı bir bahçeye, insanlarını da içinde yetişen bitkilere, çiçeklere benzetirim. Hepsini de çok severim. Bu yüzden vatanıma ve insanıma yapılacak en ufak bir haksızlık beni derinden yaralar. Hele bu haksızlıklara kendi milletimin insanı bulaşmışsa.

Tesadüf denen kelimeye inanan biri değilim. Yaşanan her olay ya kendim ya da bir başkaları tarafından planlanmış olaylardır, bana göre. Yani hazırlanmış, sunulmuştur.

Son günlerde yine o kadar olumsuz olaylar yaşanıyor ki takip etmeye çalışmaktan başım, üzülmekten kalbim ağrıyor.

Sayın Muhsin Yazıcıoğlunun içinde bulunduğu helikopterin düşmesi üzerinden yaklaşık 24 saat geçti. Hala ulaşılamadı. Olayın detayı herkesce malum. Hani 112 acil servis aranınca yeri hemen tespit edilirdi? Bu konuda yetkililerin verdiği bilgiler doğrultusunda bende bazı arkadaşlar gibi bir yazı yazmış, harika bir haber diye sevinçle anlatmıştım. Anlaşılıyor ki, kandırıldım. Herkesden özür dileyip o yazımı yayından siliyorum. Çok kötü bir şey olmasına rağmen kandırılmış olmayı düşünmek istiyorum. Çünkü aksi korkunç bir şey….
AKP Manisa Milletvekili ve TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'ın, seçim çalışmaları kapsamında parti adaylarıyla birlikte Atatürk Anıtı önünde saygı duruşunda bulunduğu sırada ses sisteminden oryantal müzik verildi. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı'na geçilirken hareketli müzik, partilileri ve alanda toplananları şaşkına çevirdi. Bazı vatandaşlar, `yuh' çekerek tepkisini dile getirdi. Arınç ise "Bu yanlışlıktan keyif duyup da yuhalayanlara yazıklar olsun" dedi. Ne yanlışlık ama…
Dikkat edildiğinde, hükümetin canını sıkabilecek bir olay gündeme geldiğinde son dönemin moda aktörü “ergenekon” ortaya çıkıveriyor. Seçimlere üç gün kalmış, özellikle büyük kentlerde kıran kırana bir yarış var. Özellikle muhalefet adayları belkide son ve en önemli kozlarını son günlere saklamışlar. Gelsin ergenekon. İkinci iddianame açıklandı. Bir çok kişi hakkında akılalmaz iddialar. Gündem değişti….
Sayın Uğur Dündar elindeki anlık imkanı kullanıp haber sipikerliği yaptığı talavizyondan isyanını haykırıyor. Çok da haklı. Ama bu olay hiç sürpriz bir hata değil. Malum dava iddianamesinde kimleri görmedik ki. İlk dönemlerde sadece Atatürk milliyetçisi, ülkenin üniterliğini, bütünlüğünü savunmak bu davaya dahil edilmek için yeterliydi. Sonradan birçok şarkıcı, sinama oyuncusu da ilave edildi. Artık bu ülkede ( Sayın Uğur Dündar’a bile çamur atılıyorsa) hiç kimse “ben ergenokoncu değilim, bana bulaşmazlar” diyemez. Tabii bu düşüncemden AKP yandaşlarını ayrı tutuyorum. ADALET Bakanı Mehmet Ali Şahin, Ergenekon iddianamesinde eşiyle ilgili bazı iddiaların yer almasına tepki gösteren Star Haber Grup Başkanı Uğur Dündar ile ilgili "Ben görülmekte olan davalarla ilgili, yürütülmekte olan soruşturmalarla ilgili bir açıklama yapmıyorum. Kendisi bu davanın sanıklarından değil. Ama kendisinin veya eşinin ve ailesinin bir vesile ile bir başka tanık veya sanığın iddiaları şeklinde yer almasının kendisini üzmüş olmasını anlayışla karşılıyorum" dedi. Ne kadar de doyurucu bir cevap değil mi…..
30 Mart sabahı hava nasıl olacak? Tehditin, rüşvetin, maniplasyonun ayyuka çıktığı bir dönemde seçime gidiyoruz. Sözüm ona yereldeki temsilcilerimizi seçeceğiz. Meteoroloji çok bulutlu ve sisli diyor ama, inşallah güneşin bulutların arasından gülümsediği ılık bir bahar sabahı olur.
Esen Kalın 26/3/2009