Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '09

 
Kategori
TV Programları
 

TV Dizileri, Yaprak Dökümü ve hayat dersleri...

TV Dizileri, Yaprak Dökümü ve hayat dersleri...
 

kaynak www.hurriyet.com.tr


TV’de takip ettiğim tek dizi... Hayatın içinden ve düşündürücü... Hepimizin zaman zaman yaptığı ve bazılarımızın ders almadan yapmaya devam ettiği hataları bir örnek gibi gözler önüne seriyor.

Bazı TV izleyicileri, dizilerin kötü alışkanlıkları ya da yaşam biçimlerini özendirici olduğunu savunuyor ki, ben de tüm TV programları vasıtası ile topluma mesajlar verildiğine inanıyorum. O nedenle senaristlerin bu konuda çok dikkatli olması gerekli. Hataların nasıl sonuçlar verdiğinin, iyi ve güzel davranışların nasıl kazanç sağladığının altı çizilmeli. Aksine kötü olanların ödüllendirildiğini görmek tecrübesiz beyinlerde kötü duyguların filizlenmesine sebep olabilir. Ayrıca her yaş grubunun izlemesi gereken TV programları farklı olmalıdır. Malesef ülkemizde çocukların ve gençlerin kendi yaş gruplarına uygun olmayan programları izlediğini düşünüyorum. Hâl böyle iken, çocuk izleyiciler alınması gereken mesajı almayıp başka noktalara yoğunlaşabilir. Burada da kontrol etme işi ailelere düşmekte. Kaç aile bu konuya özen gösteriyor o da bir soru işareti.

Dizilerin bir öykü üzerinde izleyicileri düşünmeye sevk etmesi önemli. Geçtiğimiz hafta yayınlanan Yaprak Dökümü dizisinin son bölümünde özellikle bir iki diyalog beni derinden düşündürdü. Bilhassa son sahnelere değinmek istiyorum. İzleyenler bilir, Fikret’in eşi Tahsin’in yemek masasında babasına söylediği sözler büyük bir gerilime neden oldu. Bu sahne bir kez daha bana şunu kanıtladı ki; insan ne söylediğine dikkat edecek! Söz ağızdan çıkmadan söylenen söz maksatı yansıtıyor mu, bir durup düşünecek. Tahsin sonradan bir şekilde durumu toparladı ve tam gerilim bitti derken başka bir hata gördük. Bana kalırsa Fikret’in hemen o gece, olay sıcak iken konuyu tartışması son derece yanlıştı. Üstelik babasının huzurunu çok önemseyen insan babasının yüksek sesleri duyma ihtimaline rağmen bu hatayı yaptı. Fikret dizinin en sabırlı karakteri ama bu hafta patladı. Fakat yanlış yerde yanlış zamanda öfkesini patlattı. Hiç kavga etmeyen çift, ilk kez kızına sığınan babada bambaşka izlenimler yarattı. Üstelik Ali Rıza Bey kendini bu durumdan sorumlu hissederek üzüldü.

Bence Fikret her ne kadar babasını esirgese ve önem verse de bu kez kendisinin yaptığı minik bir hata yüzünden onun üzülmesine sebep oldu. Artık eşinin ona karşı duruşundan şüphe etmeye başladı. Belki bundan sonra aralarındaki ilişki bambaşka bir hâl alacak. Uzun zamandır sabır gösterdiği kayınvalide faktörü konuya dahil oldu ki olması kaçınılmazdı. Fikret o konuda haklı olmasına rağmen yaptığı çıkış yüzünden belki de onu ilerleyen bölümde hak etmediği bir konumda göreceğiz. Her zaman söylediğim gibi “haklı iken, haksız olmak” bir kez daha kendini gösterdi.

Halbuki o gece konuyu açmasaydı, çakırkeyif bir adamla tartışmasaydı, babası o geceyi huzurlu geçirebilirdi. Tahsin hatası üzerinde düşünme fırsatı bulup Fikret’ten özür dileyebilirdi. Kayınvalidesi bu durumdan istifade ederek ortalığı karıştırma fırsatı bulamazdı. Tüm bunlar bana bir kez daha gösterdi ki; insan ne yaparsa kendine yapar, ne çekerse kendi dilinden çeker! Ufacık bir söz ve bir kaç dakikalık zamanlama hatası büyük kayıplara sebep olabiliyor. Hayatı domino taşlarına benzetiyorum. Bir taşa hafifçe dokunduğunuz anda o etki tüm taşlara yayılıyor ve birbirini düşürüyor. Sözler, söylenenler de domino taşlarını harekete geçirici güç kabul edilebilir. Belki de hayat yıkıp yıkıp yeniden kurduğumuz domino oyunu.

 
Toplam blog
: 83
: 998
Kayıt tarihi
: 05.01.09
 
 

 "İnsan olmak başka bir şeydir. Ne dil, ne din, ne de milliyet ayırır. Ne seni, ne de beni kayırı..