Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '10

 
Kategori
TV Programları
 

TV'lerde tartışma programı işkenceleri

TV'lerde tartışma programı işkenceleri
 

Eskiden "Açık oturum" derdik, şimdi "Tartışma programı" diyoruz.

İster inanın, ister inanmayın bugüne kadar ne "Kurtlar Vadisi"nden ne de "Aşk-ı Memnu"dan bir tek bölüm izledim. Ben, kablo TV'de varolan dört-beş haber kanalındaki "Tartışma programlarını" izliyorum. Bu prgramları izlerken bile, deli olmamaya çalışıyorum.

Neden mi?

Çünkü, tartışma programını yönetmeye çalışan kişi, bir soru soruyor, sorduğu soru 15 dakika falan sürüyor. Soru uzun değil. Sunucu, sormaya uğraştığı soruyu bir türlü anlaşılır bir cümle haline getiremiyor. Getiremeyince yüklemi başa alıyor soruyor, özneyi sona alıyor soruyor, zarfları, tümleçleri başa alıyor, ortaya alıyor, sona alıyor bir türlü anlaşılır bir cümle kuramadığını kendisi de anlıyor. Zorlandıkça zorlanıyor. Sorular uzayınca da işini gücünü araştırmasını yarıda bırakıp TV'lere gelen koskoca profesörler bir tartışma programı süresince 10 dakika anca konuşabiliyor. Bu proflar konuşamadıkları böyle programlara neden katılır onu da anlamıyorum.

Diyelim ki bir tartışmacı söz etmeye başladı. Söze şöyle başlıyor "Efendim..." der demez programı yönetmeye çalışan kişi söze giriyor, "Efendim burada duralım, reklamlara gidelim dönüşte sizle devam ederiz". Reklam başlamadan önce daha sonraki saatlerde ve günlerde yayınlanacak programlar tanıtılıyor. Sonra reklamlar yayınlanıyor. Reklamlar bitiyor yeniden gelecek programlar tanıtılıyor. Böylece en az 20 dakika gidiyor. Yeniden tartışma programına dönülüyor. Profesör kaldığı yerden devam edecekti ya! Devam ediyor ama bu sefer de "Haber saati" geliyor ve haberlere bağlanılıyor. Gitti 20 dakikada daha. Etti mi bir saatte 40 dakika. Bizler de tartışma programı bekliyoruz.

Ya programın sonlarında?

"Efendim süremiz bitti" diyor sunucu. Böylece tartışma programı işkencesinden kurtuluyoruz. Fakat programa katılanlar memnun ki her akşam bir TV kanalında tartışmaya çalışıyorlar.

Evet, hani sunucu demişti ya "Süremiz doldu" diye. Herkes susuyor. Sunucu 20 dakikada program kapatıyor. Hani süre bitmişti?

Hele iki program var ki sunucuları çok ilginç. İki programın sunucuları da aynı. Hem program sunuyorlar hem de önlerindeki bilgisayardan izleyicilerden gelen e-postaları okuyorlar. Okuyorlar ama, izleyicileri bir dövmedikleri kalıyor. İzleyicilere hakaret üzerine hakaret. Demek Türk halkı böyle programları seviyor?!

Kısaca, sanmayın ki dizilerden kaçıp da başka kanallara kaçanlar kurtuldu. O kaçanlar da tartışma programlarını sunanlarca işkenceye tabî tutuluyorlar.

 
Toplam blog
: 278
: 3275
Kayıt tarihi
: 26.05.07
 
 

İstanbul'un Kadıköy ilçesinde doğdum. Bir daha da Kadıköy'den ayrılmadım. İstanbul Üniversitesi, Ede..