Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '14

 
Kategori
Bilim
 

Üç beyin – Bir karar verici

Üç beyin – Bir karar verici
 

Üç Beyin – Bir Karar verici


En iyi teknolojilere, eniyi kaliteye ve bu değerlerin karşılığı en iyi fiyata sahip olmak, müşterilerin her zaman bizden satın alacağını garanti etmiyor. Beyin araştırmalarındaki heyecan verici yeni buluşlar gerçek karar verici ile konuşmayı öneriyor, eski beyin. Beynimiz sağ yarımküre ve solyarımküre gibi iki lopa ayrıldığı gibi, farklı hücresel ve işlevsel özelliklere sahip üç guruba ayrılır. Bu üç parça kendi aralarında iletişim kurup birbirlerini etkilemeye çalışır.

Yeni Beyin düşünür. Rasyonel verileri işler.

Orta Beyin hisseder. Duyguları ve altıncı his gibi içten gelen verileri hisleri işler.

Eski Beyin karar verir. Diğer iki beyinden gelen verileri hesaba katar fakat asıl karar veren odur.

Eski Beyin ilkel bir organdır ve temel evrimsel sürecin doğal bir sonucudur. İlk beyin olarak da adlandırılır. Bunun yanında beyinlerimiz rahimde gelişirken eski beyin, beynin ilk gelişen parçasıdır. Geçmişi 450 milyon yıl geriye dayanır. How the brain works adlı kitapta Leslie Hart, karar verme işleminde eski beynin egemenliği çok büyük. Yeni beyne gidecek olan bilgilerin geçtiği devrede ki ana anahtar eski beyin ve bu da verilecek olan kararları belirliyor. Yani, duygu, his ve biyolojik düzenlemelerin hepsi insan mantığında bir rol üstleniyor ve bu da verilecek karaları etkiliyor. Dr. Joseph Le Douxa amigdalanın (eski beyinde yer alır) korteks üzerinde, korteksin amigdala üzerinde olduğundan daha büyük etkisi olduğunu araştırmıştır. Bu da duygusal tahriklerin düşünceyi baskı altına alarak kontrol etmesine olanak tanır.

Tüm bu bilimsel kanıtlarla birlikte satış ve pazarlamadaki zorluk şöyle olmaya başladı; 450 milyon yaşında ki bir beyne nasıl hitap edebiliriz. Sözcükler yalnızca yaklaşık 40.000 yıldır etrafımızdalar. Bundan önce, insanların iletişimi birkaç hırıltıdan ve jestten ibaretti. Yazılı bir dille etkilemek daha da zor. Yazılı sözcükler 10.000 yıldır etrafımızdalar. Eski beyni motive etmek ilham vermek için yepyeni bir dili kullanmayı öğrenmeliyiz.

Eski Beynin aldığı Altı Uyarıcı

Benmerkezci; Eski beyin benlikle ilgili her şeye hassastır. Kendine bir yarar sağlamayan şeylere karşı sabrı ve empatisi olmayan bir beyindir. Bu nedenle satın alanlara verilecek mesajların %100'ünün onlarla ilgili olması gerekiyor

Zıtlık; Eski Beyin, önce/sonra, riskli/güvenli, onunla/onsuz, ya da hızlı/yavaş gibi açık olan zıtlıklara karşı duyarlıdır. Durum değişiklikleri ve durum müdahaleleri harekete geçirir.

Somut Veri; Eski beyin yazılı dili işleyebilme konusunda eğitimli olmadığı için kelimelerin kullanımı, özellikle karmaşık olanlar mesajınızın şifresinin çözülmesini yavaşlatacaktır. Kişiler o karara göre davranmaktansa, o karar ile ilgili düşünmeye başlayacaklardır. Eski beyin ‘esnek çözüm’, ‘bütünleşik yaklaşım’, ‘ölçümlenebilir mimari’ gibi konuları kuşkusuz işleyemez. ‘daha fazla para’, ‘kırılmaz’, ve ’24 saatte sonuç’ gibi basit anlaşılması kolay somut fikirleri algılar.

Başlangıç ve Son; Neden bir çok izlediğimiz filmin yalnızca başlarını ve sonlarını hatırlayıp,ortasında ki her şeyi unuturuz? Çünkü beyin çok gerekli gördüğü enerjisini korumaya çalışır, ve işlemdeki bilgileri kaybetmeye yatkındır. Eski beyin başlangıçlar ve bitişlerden hoşlanır, ve genellikle aradaki kısımları atlar.Bu nedenle en önemli içeriği başa koymak olmazsa olmazdır, ve bu sonda da tekrar edilmelidir.

Görsel uyarıcı; Eski beyin görseldir. Bu fiziksel olarak eski beyne bağlı olan optik sinirlerden kaynaklanır. Bu sinirler kulaktan beyne doğru olan duyma sinirlerinden kırk kat daha hızlıdır. Eski beyniniz görsel olarak iki milisaniye içerisinde uyarılırken, neokorteksinizin görsel korteks parçasının bu veriyi algılaması 500 milisaniye içerisinde tamamlanır. İnsanlar yeni beynin bilgileri işleme hızını bekleyemediklerinden, çoğunlukla görsel verilere göre işlem yapar.

Duygu; Eski beyin sadece duygular tarafından harekete geçer. Nörobiyolojinin gösterdiğine göre duygular beynimizde elektrokimyasal tepkiler oluşturur. Beynimizin gri maddesinde 100 milyardan fazla sinir hücresi var. Hücreler kendi hallerindeyken sıradışı değiller. Fakat üzüntü, sinir, ya da şaşkınlık gibi duygu hissettiğimizde hormonlardan oluşan bir kokteyle beyne doğru harekete geçer. Bu da sinirlerimizin arasında ki sinaptik bağlantıları etkiler. Ve onları önceden hiç olmadıkları kadar hızlı ve güçlü hale getirir. Güçlü duygularla tecrübe ettiğimiz olayları hatırlarız.

Antonio Damasio’nun Descartes’in Yanılgısı’nda dediği gibi, ‘Biz hisseden düşünme makineleri değiliz, düşünen hissetme makineleriyiz’

Leslie Hart

Robert Orstein

Antonio Damasio

Michael Tomasello

Patrick Renvoise

Chritophe Morin

 
Toplam blog
: 4
: 308
Kayıt tarihi
: 27.03.11
 
 

1963 yılında Ankara'da doğdum, babamın devlet memuru olması nedeniyle faklı okullarda eğtim gördü..