Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mayıs '09

 
Kategori
Yolculuk
 

Üç öğün tavuk!

Üç öğün tavuk!
 

Ani kararlara bayılırım!

“Hadi hazırlanın köye gidiyoruz hanım!”

“Hastayım diyordun bir de! “

“Hava değişimi iyi gelir. Yarın da tatil nasılsa okullar. Bir dolaşır geliriz köyleri!”

Kadınlar gezmek olsun da başka birşey istemezler! Annem de öyleydi! Gecenin onbirinde köye giderdik. İki saatte amcama , dayımlara , teyzeme uğrar sabaha karşı döner, Derince petrolde bir saat kadar uyur, eve annemi bırakır işe giderdim. Evde uyusam kalkamam!

Planım, bacanağa uğrayıp geceyi orada geçirmekti. Onun için Hendek gişelerine girdim. Bizim köye Akyazı gişeleri daha yakın! Çıkışta fikrimi değiştirdim. Bizim köye rotamı çevirdim. Orman yoluna girince hanım ayıktı.

“Burası neresi? Hani bizim köye gidiyorduk?”

“Yarın öğleye doğru gideriz! Bu gece amcamda kalalım!”

Amcam evde yoktu. Kahvedeymiş. Gittim almaya! Akrabalarımla biraz sohbet ettik. Amcam yoktu kahvede. Dönerken dayımların evine gideyim dedim ama ışıkları sönüktü, vazgeçtim. Meğer arka odada oturuyorlarmış. Amcam da oradaymış. Telefon ettiler geldi.

“Ne çok öksürüyorsun sen yahu? Veremli gibi!”

“Klima çarptı beni emice!”

“ Ihlamur yapsınlar!”

“Yok! Ihlamuru sevmem!”

“Ulan domuz gribi olmayasın?”

“Olur mu emice? Bizim kasap İslami usullerle kesiyor etleri! Tartarken bile besmeleyi ağzından eksik etmez! “

“Gelirken tavuk eti aldım! Kızartsınlar da yiyin!”

“Onlar sağlam mı emice? Kuş gribi kapmayalım! Şimdi karnımız tok! Uğraşmasınlar boşuna!”

Sabahleyin onda kalktık. Kahvaltımızı tavuk kızartmasıyla yaptık. Akrabalarımızı dolaştık, mezarları ziyaret ettik, hanımın köyüne yollandık.

Bacanak bu seçimde köyünün muhtarı oldu. Baktım bakkaldan ekmek almış eve gidiyor.

“Bacanak nasıl anladın bizim geleceğimizi? Bu ekmek yeter mi?”

“On kişiyi doyurur bu bacanak!”

Köy Hizmetlerinden misafiri var yemeğe! Tarla yollarına greyder vurduruyor!

Orada da tavuk var! İçecek olarak da Üzüm suyu !”

“Ah ulan bu bir yıl bekleyecekti ki!”

Greyderin operatörü gülüyor! Operatöre dönüyorum!

“Nasıl , bununla anlaşabliyor musunuz? Bunun üzüm suyu diye bildiği budur! Öbürlerinden anlamaz bu!“

Greyderci yorumsuz bırakıyor bu sözümü!

Hanımın tarafını da iki saatte bitirdik. Saat tam beşbuçuktu Hendek gişelerine girdim. Dönüyoruz. Tuzlaya geldiğimizde hanım dayımın kızının evini gözlüyordu.

“Ahmet Abiler burada! Balkonda oturuyordu! “

Telefonu aldım elime.

“Dayıoğlu, ne yapıyorsun lan! Neredesin?”

“Tuzladayım! “

“Akşama bize gelsene!”

“Bakalım!”

Hemen üstgeçitten geriye döndüm. Evlerinin önüne yanaştım. Kapıyı çaldığımızda şaşırdılar. İlk defa evlerine gidiyordum.

“Kaynanan seviyor seni Abi! Sofraya denk geldin!”

İnanır mısınız tavuk var sofrada!

“Bu üçüncü oluyor Dayı oğlu! Bugün kısmetimiz tavuktan açıldı. Her yerde tavuk yedik! “

Bir saat da orada kaldık.

Bir hafta tavuk yemem!

 
Toplam blog
: 1640
: 466
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

Doğum tarihim değişmedi ama çok şey değişti bu güne kadar. En başta, dede oluyorum! Evet; şaşırdı..