Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ocak '09

 
Kategori
Tiyatro
 

Üçkağıtçılar

Üçkağıtçılar
 

Oyundan bir kare


Temaşa sanatının en ayrıcalıklı türlerinden biri olan Tiyatro beni her zaman heyecanlandırmıştır. Aslında 7. sanat dalı olan Sinema’yı hem çok severim hem de daha sık izlerim ama Tiyatro’nun gözümüzün önünde capcanlı bir şekilde yaşanması her zaman beni daha fazla etkilemiş ve cezbetmiştir. Dolayısıyla çok sık olamasa da tiyatroya gitmeye çalışırım. Bu sezon henüz iki oyuna gitme fırsatım oldu. İlki, Ahmet Mithat efendinin yazmış olduğu ve Devlet Tiyatrolarında Konak sahnesinde oynanan “Felatun Bey ve Rakım Efendi” ; ikincisi ise yine Devlet Tiyatrolarının Karşıyaka Recep Haykır sahnesinde sergilenen Orhan Kemal’in yazmış olduğu“Üçkağıtçı” adlı oyun. İlk seyrettiğim oyunu sizlerle paylaşmakta biraz geç kaldığım için (Belki bir başka yazıda sıra ona da gelebilir.) daha ziyade, “Üçkağıtcı” adlı oyundan bahsetmek istiyorum. Aslında her iki oyununda ortak bir yönü var. Her iki oyunda, geçmişteki Türkiye’nin ve Türk insanın ahvalini anlatırken, günümüzde de hala hiçbir şeyin değişmediğini aynı şeyleri yaşadığımızı düşündürüyor maalesef… Batılılaşma ile yozlaşma arasında (Dini, siyasi ve ticari konularda) sıkışıp kalmış iyisiyle ve kötüsüyle Türk insanı anlatıyor.

Üçkağıtçı, Orhan Kemal’in 1969 yılında yazmış olduğu ve 1950 yılların Türkiye’sindeki siyaset, ticaret, din sömürüsü ve kadın erkek ilişkilerindeki bozuşmuşluğu anlatıyor. Özellikle sahtekarlık ve dolandırıcılıkla zengin olup daha sonrada dini siyasete alet ederek iktidar olma hırsını güzel bir kara mizah ile anlatıyor oyun. Gayet keyifle izlenen hoş bir oyun. Uzun uzun konuyu anlatıp hevesinizi kaçırmak istemiyorum. Biliyorum ki çok fazla anlatılan ve methedilen sahne ve görsel sanatları, kendi gözlerinizle izlediğiniz vakit hayal kırıklığına yol açabiliyor. Vaktiniz varsa mutlaka izleyin. Gerçi oyun normalden biraz daha uzun fakat gerçekten hoş ve izlerken insanı, ülkemizin halleri üzerine derin düşüncelere de sevk eden de bir yanı var.

Eseri sahneye uyarlayan “Erhan Uysal”, yönetmeni ise “Murat Atak”. Kalabalık bir kadrosu olan oyunun oyuncuları sırasıyla ; Alptekin Ertürk, Nalan Örgüt, Çağatay Özçelik, Evren Serter, Recep Ayyıldız, Fatih Kahraman, Rüçhan Gürel, Gözde Bakşık, Serpil Aktaş, Tülay Toprak, Sevda Çiçek, Tayfun Bakırdöken, Murat Çobangil, Türker Şenyiğit, Hakan Dönmez, Recep Sarı.
Biraz da oyunun oynandığı sahneden de biraz bahsetmek gerekirse; sahne sağlı sollu dört adet dönen paravanlı platformdan oluşturulmuş ki, bu oyun devam ederken dekor değişikliğini bu platformlar döndürülerek yapılmakta. Diğer yandan oyuncuların sahneye girişi kulisten direk sahneye değil, seyirci girişlerinde koltukların arasından olmakta oyun boyunca. Tabi ki, bu oyuna ayrı bir dinamizim ve canlılık katmakta. Diğer yandan ışıkçı görevini gayet güzel yapmasına rağmen oyuncuların seyirciler arasında dolaşırken spot altına alınması sebebiyle biraz gözlerimiz kamaştı ama olsun varsın.
Beğeneceğinizi umarak ve televizyon denen aptal kutusunun karşısından zaman zaman kurtulmanız dileğiyle. İyi seyirler…
 
Toplam blog
: 180
: 4439
Kayıt tarihi
: 01.08.08
 
 

Kısaca -Yaş Grubu Türkiye Triatlon Şampiyonu, Vegan Triatlet, Türkiye Triatlon Federasyonu Eski B..