Uçurtma avcısı

Cuma günleri, hafta sonu izlemek için film arayışına girerim. Önce filmlerle ilgili kritikleri okur, sonra da imdb de aldığı yıldızlara bakarım. 6 yıldızın altındaysa, genellikle elerim. Bazen de zevkine güvendiğim birinin film için söylediği bir cümleye inanır ve filmin peşine düşerim.

Nisan ayında, Ayşe Arman'ın Can Dündar'la yaptığı röportajı okumuş ve bir film hakkında söylediği cümleye takılmıştım. Arman, Dündar'a en son ne zaman ağladığını soruyordu, Dündar da ' Sinemada, Uçurtma Avcısı filmini seyrederken ' diyordu.

Film nedense burada vizyona girmedi. Ben de DVD sini aramak yolunu seçtim. Can Dündar ağladıysa, filmde çok çarpıcı bir yan var diye düşündüm. Sonunda bu cumartesi bulabildim DVD sini.

Az önce filmle ilgili kritikleri okuyup, kaç yıldız aldığına baktığımı yazmıştım. Bu filmde bunları araştırmadım. İyi ki de filmin konusunu okumamışım. Eğer okumuş olsaydım yeterince zevk alamazdım izlerken. Bu nedenle filmin konusu hakkında değil de, genel bilgiler vereceğim.

Film; Afgan yazar Khaled Hosseini'nin ( Halit Hüseyni ) romanından uyarlama. Orijinal adı ' The Kite Runner ' . Filmi izlerken hüzünlü bir şiiri okurmuş gibi hissettim kendimi. Bazı cümleler zihnimden asla silinmeyecek, bazı sahneler de tabii.

Film neyi anlatıyor derseniz; Çocukça sevinçleri, dostluğu, korkaklığı, cesareti, özgürlüğü, esareti, sapıklığı, vahşeti, vefayı, pişmanlığı vs vs derdim. Son derece güzel ve yerli yerinde işlenmiş ( romandan uyarlama olduğu için olmalı ) bütün bunlar. Dram seviyorsanız mutlaka izleyin derim. Yok, sevmiyorum derseniz, yine, mutlaka izleyin derim. Daha da ötesi bu filmi, haftada bir kez TV den tekrar tekrar yayınlasınlar isterim. Neden mi? İzleyin, anlayacaksınız.

İyi seyirler...