Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ekim '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Uefa Borçlar Ligi

Uefa Borçlar Ligi
 

Uefa Borçlar Ligi


Türk futbolunun 2011 yılındaki şike skandalı ve sonrasında açılan davaların ardından kulüplerin ilk olarak mütevazılıkla futbolseverlerin ve yatırımcıların güvenini kazanmayı deneyeceğini düşünenler çok geçmeden yanıldı. Türk takımları, eski takımlarının ekonomik kriz ve Finansal Fair Play kıstaslarını yerine getirebilmek amacı ile maaşını düşürmek istediği ancak buna razı olmayan futbolcuları, Çin ve Arap kulüpleriyle aynı çizgide davranarak transfer etmekten çekinmedi. Çok yüksek ücretlerle transfer edilen bu oyuncuların ayrıca benzin, ev kirası, hizmetçi ücretleri, tercüman ve çocuklarının okul masrafları dahil, her türlü masrafları karşılandı. Yetmedi, transferi daha da cazip kılmak adına imza parası verildi, bu da yetmedi gelir vergileri kulüpler tarafından ödendi.

2012-13 futbol sezonunda 80 milyon 840 bin Euro’luk transfer geliriyle Porto, 71 milyon 425 bin Euro transfer geliriyle Benfica Avrupa’da en fazla transfer geliri elde eden iki kulüp olurken, Fenerbahçe 26.300 milyon Euro Galatasaray ise 19.275  milyon Euro zarar etmişlerdir.

Yine 2000-01 sezonundan 2012-13 sezonuna kadar geçen on iki yılık süreçte üç büyük kulübümüz Galatasaray Fenerbahçe ve Beşiktaş transfere toplam 558,7 milyon Euro harcarken, buna karşın toplam 137,9 milyon Euro transfer geliri elde etmişler. Yani, 420,8 milyon Euro transfer zararı yapmışlardır.

Bu transferlere rağmen istenilen sportif başarıya ulaşamayan kulüplerde gelirlerin giderleri karşılamada yetersiz kalması sonucu bu açığı kapatabilmek için yoğun bir şekilde yabancı kaynak kullanımına yönelmiş ve neredeyse gelirlerinin 5 katı borçlara ulaşmış, yetmediği yerde ise hisselerini Borsa İstanbul’a arz etme yoluna gitmişler. Ancak, yanlış şirketleşme ve hatalı halka arz modeli nedeniyle milyonlarca Euro zarar etmişlerdir.

Futbolda sportif başarının parasal başarıya dönüşmesi sorunu günümüz futbolunun en önemli sorunlarından birisi. Futbol kulüpleri bunu başarabildiği oranda sportif ve mali güçlerini arttırabilmekte ve marka değerlerini yükseltebilmekteler. Futbolun bugün ulusal bir organizasyon olmaktan çıkıp, küresel ürün pazarlayan bir konuma geçmesi, kurumsallaşmayı zorunlu hale getirdi. Kulüplerin kurumsal kapasitesini arttırması düşük maliyetli fonları yaratabilme olanağını da beraberinde getirdi. Bu bağlamda iyi yönetilen futbol kulüpleri, rakipleriyle aralarını giderek açıyorlar.

Galatasaray’da Fatih Terim’in gidip Ünal Aysal’ın kalması da endüstriyel futbolda, parasal başarının da en az sportif başarı kadar, hatta ve hatta uzun dönem beklentiler açısından sportif başarıdan bile daha önemli olduğunu gösteriyor.

 

Ersin KOMŞU

ersin.komsu@ekonomistler.org.tr 

 
Toplam blog
: 2
: 858
Kayıt tarihi
: 25.10.13
 
 

İstanbul Üniversitesi İktisat Mezunu. Ekonomistler Platformu üyesi, çalışanı. ..