Uğur Dündar ve benim ona dair izlenimim

Sabah, gazetede haberini okuyunca, hemen zihnimde kendisine dair bir anı belirdi.

Beni de etkileyen ve rahatsız eden bir görüntü canlandı hafızamda..

Yıllardır tv ekranlarından sunduğu haberlerle, yaptığı programlarla hep baş köşede olan bir isim.

Yaptığı işleri hep takdir etmişimdir.

Her nasılsa TÜYAP Kitap Fuarında imza günü olduğunu duyduğumda, standı arkadaşıma emanet ederek, kendisini görmeye gittim. 2013 değil de, 2012 yılında. Kitaplarını imzalıyordu. Söylemesi ayıp, elime de İlimizin gurur kaynağı Sağra Ürünü olan çikolata paketinden, paket, paket   o imza gününde olan; değerli  Türkan Şoray, Yılmaz Özdil, Nazan Bekiroğlu,  İskender Pala ve Uğur Dündar’a ; bütün bunlara hepsine çikolata ikramım olmuştur. Standı gezen Latif Doğan’a da…

Asıl anlatmak istediğim yukarda sanatçı ve yazarların hepsinden, özellikle Türkan Hanımdan ki, çukulatayı eline alıp, o kara gözleriyle gülüp, "aaa çikoata" demesi, Yılmaz Özdil’den, İskender Pala’dan (ki, saçlarınızı niye kestirdiniz diye de espri yapmıştım) o kadar sıcak bir  geri dönüşüm aldım ki, muhteşem bir şeydi. Çok mutluluk vericiydi.

Hatta kitaplarını imzalatmasam bile sırf sohbet ettiler. 

Gel gelelim ki, Uğur DÜNDAR’a,

Bütün pozitifliğimle, ikram ettiğim çikolataya karşı o kadar serin, o kadar ilgisiz,  o kadar uzak yüz ifadesi, o kadar negatif yaklaştı ki, sandım ki, buz devrine döndüm. Çok fazlasıyla mağrurdu.

Kendimi nasıl aptal hissettiğimi, nasıl küçük hissettiğimi  size anlatmam imkansız. Yüz ifadesi olsun, hitabı olsun…

Küçümser, kendini beğenmiş ve kibirli.

Dolayısıyla orada o Soma halkının ne hissettiğini, yaşayan biri olarak ben bilirim.