Ülkemize gelen turistlerin görünümleri!

Ne zamandan beri merak ettiğim bir araştırma konusu vardı.

Türkiye’ye gelen turistlerin görünümleri?

Bu ülkeyi hangi ülkenin, hangi tür insanları ziyaret ediyor?

İşte bu konuda TÜİK’in yayınladığı veriler.

Gelin bu veriler üzerinden, birlikte bir yorum yapalım.

Ülkemize, kim, niye, nasıl gelmiş, kaç para harcamış, bunları bir, bir ele alalım.

Bakın ülkemize gelen turistlerin görünümlerine;

Türkiye'ye gelen turistlerin yüzde 66, 9'u orta gelir, yüzde 18, 8'i ise yüksek gelir grubundan oluşuyor.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK), 2008 yılın ikinci çeyreğine ilişkin turizm verilerinden yaptığı değerlemeye göre, bu yılın ikinci çeyreğinde Türkiye'yi 6 milyon 623 bin 836 kişi ziyaret ederken, bu sayının 5 milyon 899 bin 967'sini yabancılar, 723 bin 869 kişisini de yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları oluşturmuş.

Türkiye'ye gelen ziyaretçilerin görünümü incelendiği zaman, gelen turistlerin yüzde 53, 4'ünü erkek, yüzde 46, 6'sını da kadınların oluşturduğu belirlenmiş.

Türkiye'yi ziyaret eden turistlerin yüzde 39'u fakülte veya yüksek okul, yüzde 13, 5'i yüksek lisans veya doktora, yüzde 29, 2'si lise veya dengi okul, yüzde 12, 3'ü ortaokul veya ilköğretim okulu, yüzde 3, 7'si ilkokul, yüzde 2, 3'ü de okuryazar olmayanmış.

Türkiye'nin ağırladığı turistlerin yüzde 66, 9 gibi yüksek bir bölümü orta gelir grubundaki insanlardan oluşuyormuş.

Yüksek gelirli turistlerin oranı yüzde 18, 8, çok yüksek gelirli turistlerin oranı ise yüzde 2, 2'de kalırken, düşük gelir grubunda olup da Türkiye'de tatil yapabilen turistlerin oranı yüzde 10, 3'ü buluyormuş.

Türkiye'ye gelen turistlerin yüzde 24, 1'i profesyonel meslek mensuplarından oluşuyormuş.

Turistlerin yüzde 16, 3'ünü işletme sahipleri, kanun yapıcılar, üst düzey yöneticiler oluştururken, yüzde 6'sı yardımcı profesyonel meslek mensupları, yüzde 10, 8'i büro ve müşteri hizmetlerinde çalışanlar, yüzde 8'i hizmet ve satış elemanları, yüzde 1, 3'ü nitelikli tarım, hayvancılık, avcılık, ormancılık çalışanlarından oluşuyormuş.

Ziyaretçilerin yüzde 3, 8'i sanatkârlar ve ilgili işlerde çalışanlar, yüzde 2'si tesis ve makine operatörleri ve montajcılar, yüzde 4, 9'u nitelik gerektirmeyen işlerde çalışanlar, yüzde 0, 8'i silahlı kuvvetler çalışanları oluşturuyormuş.

Ziyaretçilerin yüzde 22, 1'inin ise mesleği bilinmiyormuş.

Yılın ikinci çeyreğinde Türkiye'ye gelen turistler 4 milyar 761 milyon 655 bin 468 dolar harcama yaparken, bunun 3 milyar 620 milyon 389 bin 981 bin dolarını kişisel harcamalar oluşturuyormuş.

Kişisel harcamaların ise yaklaşık 1 milyar 20 milyon dolarını yeme-içme, 700 milyon doları konaklama, 100, 5 milyon doları sağlık, 406 milyon dolarını ulaştırma, 42, 2 milyon doları spor, eğitim kültür, 61, 2 milyon doları tur hizmetleri, 1, 3 milyar doları da diğer mal ve hizmet harcamalarından oluşuyormuş.

Türkiye'ye gelen ziyaretçilerin geliş amaçları incelendiğinde, daha çok gezi ve eğlence amaçlı olduğu ortaya çıkıyormuş.

Yabancı turistlerin yüzde 51, 5'i gezi, eğlence amacıyla geliyormuş.

Yine ülkemize gelen turistlerin yüzde 5, 8'i kültür, yüzde 2, 3'ü sportif ilişkiler, yüzde 7'si yakınları ziyaret amacıyla geliyormuş.

Geriye kalan turistlerin dağılımı ise şöyleymiş; yüzde 0, 6'sı sağlık, yüzde 0, 4'ü dini, yüzde 4, 2'si alışveriş, yüzde 2, 8'i toplantı, konferans, kurs ve seminer, yüzde 2, 6'sı görev nedeniyle, yüzde 3, 8'i ticari ilişkiler, fuar, yüzde 2, 3'ü transit, yüzde 0, 6 eğitim amacıyla geliyormuş.

Yurt dışından gelen yabancılar ağırlı olarak otel, motel, pansiyon gibi yerlerde, Türk vatandaşları ise kendi evlerinde kalıyorlarmış.

Buna göre bu yılın Nisan, Mayıs, Haziran döneminde yerli ve yabancı turistlerin 64 milyon 494 bin 228 olan toplam geceleme sayısı içinde yabancıların yüzde 62, 4'ü otel, motel, pansiyon gibi konaklama yerlerinde kalmış.

Kendi evlerinde kalan yabancıların payı yüzde 7, 6'yı bulurken, yüzde 4, 3'ü kiralık evlerde, yüzde 21, 9'u arkadaş, akraba evlerinde kalıyormuş.

Su verilerin ne kadar sağlıklı olduğunu bilemiyorum!

Biliyorsunuz aynı TÜİK, daha birkaç gün önce 4 kişilik bir ailenin açlık sınırını 255YTL olarak açıklamıştı! Onu yapan da aynı kuruluş, bunu yapanda aynı kuruluş. Bu kuruluşun güvenilirliği, burada tartışmaya açılıyor.