Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ekim '13

 
Kategori
Siyaset
 

Ülkemizin %80’i 15 milyona aitse atalarımız Çanakkale’de boşuna ölmüşler

Ülkemizin %80’i 15 milyona aitse atalarımız Çanakkale’de boşuna ölmüşler
 

Bölüşüm insanlığın binlerce yıldır çözemediği bir sorun. Tanrı evreni yarattığında bu sonsuz dünyalarda yaşayacak canlılara şüphesiz eşit bir paylaşım öngörmüştür. İskoçya senin, And Dağları benim; Çinliye bir kulübe, kör zenci dilensin. Semavi dahi deseniz böyle bir bölüşümü öngören inancı reddediyorum.

İnsanoğlunun karşı koyamayacağı tek şey ilahi güçtür. Bunu bilen vahşi köpekler bölüşüm kanunlarını ve eşitlik ilkelerini dine dayandırmışlardır. Ayetlere göre herkesin yaşadığı dünyada kendisine verilen rızık kadar hakkı vardır. Bu, dünyayı tek başına yemek isteyen aç köpeklerin elini güçlendirmektedir. “Senin malın mülkün neden fazla?” dediğinde “Allah bana bu kadar vermiş” diyor. Allah’ın kime ne verdiğini bilemeyiz. Ama işte ne fark eder, seni beni kandırıyor ya. Din, iman, Allah deyince neden küt diye boynumuzu eğiyoruz? Biz Allah’a boynumuzu eğiyoruz ama şeytan da bundan yararlanıyor. Hakkı kullanarak haksızlığı kabul ettiriyor.

Hocanın sakalının altına gizlenerek ayetleri çarpıtıp menfaatleri doğrultusunda fetva verdirenler şunu bilsinler ki Korkut ayaklarının çamuruyla camiye girer ve yakaladığı şeytanları kulaklarından asar! Şunlara bak şunlara! Allah’ın rızkı buymuş. Kimine kuru ekmek, kimine bal börek.

Bölüşüme itiraz ediyoruz. Dağ, taş, toprak herkeste aynı olacak. Altında Ferrari, kümesinde besili kaz, kucağında çifter çifter hatun, hepsi senin olsun. Lakin toprak eşit paylaşılacak. Hıncal’ın Abuzittin bağırdı feşmekân. ”Mümkün değil begem. Allah bize rızkımızı verir” Ula zittin misin nesin, Allah veriyo amcam alıyo, görmüyon mu? Çukurova kimin? Bulalım saabını. Abu Abuzittin, hikmet yumurtlar köpüklü ağızdan” Kimsenin nasıbını kimse alamaz” Ula Korkut’u deli etme! Sen Tanrının üvey kulu musun? Adama Çukurova, sana helâ çukuru.

Bir de “Adil” diye bir kelime ürettiler. Şişmana on teneke buğday, zayıfa beş teneke. Elli çocukluya saray yapmamız lazım o zaman. Adam beline kuvvetliyse elli çocuk daha yapsın diye. Düzeni kurarsın. Halka sorarsın. Okey alır uygularsın, tımam mı canım!

Öyle rızık mızık anlamam. Hesabımız matematiksel, hakkımız fiziksel olacak. Sofraya koyup yiyeceğiz icabında. Ardından bol köpüklü kahve eşliğinde cennette hurileri hayal etmek güzel olur. Adama bak ya! Ona dünyanın nimetleri, bize doksan dokuzlu tespih.

Bölüşüm konusu Türkiye’de güya kapanmış çünkü bölüşmüşler; yani alan almış, satan satmış. Şu anda herkes malının sahibiymiş. Vay uyanıklar vay! Ben niye bir şeyin sahibi değilim? O zaman nüfustan kaydımı silin. Kaddafi babadan biraz çöl isteyip buğday ekeyim. Siz beni salak Nuri mi sandınız? Öldüğümde mezar yerim bile bulunmayan bir ülkenin vatandaşı olamam herhalde. Babam kırk yıl yaşadığı yerin mezarlığına alınmadı.

Evet bölüşmüşler. Bağları dayılara, dağları ayılara vermişler.780 bin km’den hesabıma göre bana 11 dönüm düşmesi lazım. Denizlerden 50 kilo balık, madenlerden hiç değilse bir cumhuriyet, iki inek bir öküz. Ulan kıçı bo… lu bir oğlak bile mi düşmez be! Bir de 4 ay süründük Denizli’nin tozunda. Baba dağı marş marş! Bir dedem Yemen’de, diğeri Galiçya’da kaldı. Sen kanını canını ver memleket kur, el sefa sürsün. Oh ne ala! Suyundan da koy. Haram zıkkım olsun! Bolu dağında adam beni ağaçların dibine oturtmadı ya. Sahibi varmış. Bu ülkede dağların bile sahibi var.

Ekmeğinden mi doyduk, suyundan mı kandık? Kum para, kumsal para. Yol para, bel para. Böyle para verdikten sonra Sofyalı Bulgar Nikos ülkenin tapusunu verir bana. TC Vatandaşlığı hiç cazip değil. Getirisi yok, götürüsü çok.

Şimdi vatanı bölüşeceğiz desen ciyak ciyak ötmeye başlarlar. Sanki haklılar. Babamı dövmüş sövmüş elinden almışsınız. Dedemi üş kuruşla kandırmışsınız. Büyük dedemi silah zoruyla dağlara sürmüşsünüz. Ondan önceki satmış. Ondan önceki sırtüstü yatmış. Peki de kardeşim, benim suçum ne? Babamı dedemi ben seçmedim. Hiç birinin sakalından bir tel bile miras kalmadı. Atan ben değilim, satan ben değilim. Sırtüstü yatan ben değilim. Hasan dağında divan kurulsun. Bir hayırlı karara varılsın. Ölümüz ortada kalmasın. Ağrı dağının tepesinden bir mezar yeri verilsin. Dirimiz gitmedi ama ölümüz gider. Çaresizlik adamı çama çıkarır.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..