Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '10

 
Kategori
Siyaset
 

Ülkemizin 1960'lı yıllarda yaşadığı siyasi bunalım ve günümüz siyasetinin dalgaları

Ülkemizin 1960'lı yıllarda yaşadığı siyasi bunalım ve günümüz siyasetinin dalgaları
 

Ben AÖF 2. sınıf öğrencisiyim. Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi dersindeki Anadolu üniversitesinin yayınladığı söz konusu dersin kitabından bir bölümü sizlerle paylaşmak istiyorum...

14. ünite

1950 - 1995 DÖNEMİNDE TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN İÇ SİYASETİ....(özetle)

1950 seçimlerini demokrat parti kazandı ve chp 26 yıllık iktidarını kaybetti. Yani Atatürk ün kurduğu partiden sonra ilk defa ülkede farklı bir siyasi parti yönetime geçti... (bu arada ben chp li değilim ve ideolojilerini benimsemiyorum :) )

1950-1960 döneminde türkiye cumhuriyeti tarihinin en sert demokratik mücadeleleri yapılmakla birlikte son yıllardaki sailahlı terör eylemleri, yasa dışı olaylar görülmemiştir. demokrat parti ilk yıllarda izlediği ekonomik politikayla önemli bir canlılık sağladıysa da, plansız uygulamalar zamanla sorun oldu.

özellikle oy toplamak uğrunda gereksiz fabrikalar açılması, hesapsız bir ithalat rejimi ciddi sıkıntılar doğurmaya başladı.

Türk devrimini benimsememek bu dönemde iktidarda bulunanların en başta gelen özelliğidir. 19 mayıs 1950 günü TBMM'de okunan hükümet programında Atatürk'ün adından ve anısından söz edilmemesi çok acı bir olaydır. Devrime tepki gösterenlerin oylarını toplamak için garip yöntemlere başvurdular. Devrimleri ulusa mal olmuş ve olmamış şeklinde ayırdılar. 17 haziran 1950'de ezanın arapça okunması serbest bırakıldı. Atatürk'e ve ilkelerine saldırılar başladı. Büst ve heykelleri yıkıldı, laik düzen tehlikeye girdi. bunun üzerine iktidar Atatürk düşmanı görünmemek için 25 temmuz 1951'de halen yürürlükte olan "Atatürk aleyhine işlenen suçlar" hakkında kanunu çıkardı. Atatürk'ü kötüleyen siyasetçilerin bu kanunu çıkarması büyük bir çelişkiyi göstermesi açıdnan önemlidir. 24 aralık 1954 tarihinde anayasanın dili değiştirildi. Bu arada köy enstitüleri ve halkevleri kapatıldı. Toprak reformanundan söz etmek, kişi özgürlüklerini savunmak, grev ve toplu sözleşme gibi hakları istemek neredeyse yasaklandı. Plansız girişimlerle ekonomik durum gittikçe kötüleşti. Dışarıdan borç alınmaya başlandı ve sonunda büyük bir ekonomik bunalım, enflasyon dönemi başladı. Meclis içi ve dışı siyasal özgürlükler sınırlandırıldı. Yargıçlar baskı altına alınıp, basın susturulmak istendi. Pek çok aydın, hatta milletvekili olan parti lideri (Osman Bölükbaşı) hapsedildi. İktidar partisi sonraki seçimleri kazanmak için muhalefeti susturmaya çalıştı. Güçler birliği ilkesine dayanarak nisan 1960 yılında TBMM'de ünlü tahkikat komisyonu kuruldu. Bu yolla meclis bütün denetimi üzerine alıyordu. Bütün bu olumsuz gelişmeler siyasal bunalımı arttırdı ve sonunda 27 mayıs 1960 askeri müdahalesi gerçekleşti.


Buraya kadar yazdıklarım, ülkemizde okutulan Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi isimli ders kitabının özetidir. Şimdi soruyorum size; bugünkü siyasal bunalımla, o yıllardaki siyasal bunalım arasında bir benzerlik var mı? vVar diyorsanız bu yazıyı paylaşın, yok diyorsanız lütfen yazıyı bir kez daha okuyun...

Saygılarımla
 
Toplam blog
: 10
: 1340
Kayıt tarihi
: 18.06.09
 
 

1977 Ankara doğumluyum. Lise mezunuyum. A.Ö.F. İşletme okuyorum. Bir kamu kurumunda devlet memuru ol..