Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Haziran '14

 
Kategori
Deneme
 

Uluslararası ilişkilere farklı bir bakış - Meteorolojik yaklaşım denemesi

Uluslararası ilişkilere farklı bir bakış - Meteorolojik yaklaşım denemesi
 

Basınç farklılıkları güç dengesini değiştirebilir.


Rüzgar, teknik olarak hava kütleleri arasındaki yoğunluk farkından oluşan akımdır. Basınç sistemleri sıcaklık, rutubet, yer çekimi, buharlaşma ve mevsimsel etkilerle yer değiştirirler ve bunun sonucunda adına rüzgar denilen akımlar oluşur. Basınç ve yoğunluk farklılığından doğan rüzgarlar şiddetlerine göre etkili olurlar.

Devletler sistemi Abhazya, Kosova gibi son katılılmcı üyelerle 190’ı aşkın üyeden oluşmaktadır. Devletler sistemi de meteorolojik sistemlerdeki bir çeşit dengeye sahiptirler. Meteorolojideki basınç sistemleri dengesi burda, İngilizlerin ‘ balance of power ‘ dedikleri, güç dengesi şeklinde açıklanabilir.

Hava durumlarını etkileyen Basra alçak basınç, Balkan yüksek basınç, Asor, Sibirya gibi çeşitli basınç sistemleri vardır. Bu sistemler yer değiştirdiğinde hava sistemi bir süre istikrarsızlaşarak bir dengeye varıncaya kadar farklılık gösterir. Basra alçak basınç sistemi yurdu etkisi altına aldığında güney doğu kuru sıcağa, toz ve çöl frıtınalarına hatta bazen kum fırtınlarına maruz kalabilir. Balkan yüksek basınç sistemi yurda giriş yaptığında etrafı buz keser, yollar ,şehirler beyaza bürünür. Bu mevsimsel geçişkenlilik hemen hemen yılın aynı dönemlerine rastlar ve içinde kısmi bir istikrarı barındırır.

Dünya güç dengesi belli parametreler üzerine kuruludur. Devletler coğrafyalarının özelliklerine ve sosyo ekonomik durumlarına göre bu sistemde büyük veya küçük, doğrudan veya dolaylı birer aktör durumundadırlar. Güç dengesi bozulduğunda devletler arası akımlar ,müdahaleler başlar. Adına eskiden savaş,  şimdilerde operasyon denilen eylemlilikler başlar. Güç dengesinin bozulmasını sistem kabul etmez ve zayıf düşen devlet veya rejimi, dost ve komşu ülkeler affetmez. Otorite boşluğu bir ülkenin lehine olarak derhal doldururulur. Süreç ahlaki temelden yoksun olsa da güç ve iktidarın doğasında zor kullanma zaten vardır. ‘Devletlerin dostları olmaz, menfaatleri olur ‘parolası da bu zorbalığı meşrulaştırmak için kullanılır.

Uluslararası hukuk sistemindeki güç dengesini Avrupa, Doğu Asya, Kuzey Afrika ve  Orta Doğu’da yaşananlar doğrular niteliktedir. Batı ve Rusya arasında kalan Ukrayna il il , bölge bölge dağılmakta ve iç savaşı fiilen yaşamaktadır. Ukrayna iki güçlü hava akımı arasında kalmış , ciddi hasar görmüş durumdadır. Siyasi fırtına onun Kırım adasını ve doğudaki sanayi illerini kaybetmesine neden olmuştur.

Doğu Asyada Çin, nufusu, dünyanın üretim üssü olması, yönetiminde yaptığı değişimlerle diplomaside de kendini daha etkin kılma mücadelesi, Birleşmiş Milletler güvenlik konseyindeki veto hakkı ve Afrikadan Orta Asya'ya kadar nerdeyse tüm bölgelerdeki enerji,ticaret pazarlarıyla kurduğu temasla  bölgesel ağırlığını gün geçtikçe arttırıyor. Çin ‘in bu gelişimi başta Tayvan, Hindistan, Japonya, Malezyaolmak üzere  Doğu Asya ülkelerini endişelendiriyor. Bölge suları şimdiden kıta sahanlığı iddiaları ve okyanustaki sahipsiz adaların mülkiyeti tartışmalarıyla ısınıyor. Bu bölgedeki yüksek basınç muhtemel bir çatışmaya yol açacaktır. Nitekim Amerika’nın Çin’i başta kur sistemi, dış ticaret ve Sarı Deniz kıta sahanlığıyla ilgili yüksek perdeden uyarmaya başlaması buna işarettir.

Kaddafi Libya’sının başına gelenler siyasi tarih açısından ibretliktir. Kuzey Afrika’da Avrupa ve Amerika koalisyonuna set çekecek nitelikte bir güç yoktur. Kaddafi  Batının zorbalığına maruz kalmıştır. Kendisine karşı darbe yapılmazsın diye orduyu güçsüz bırakması ve ülkesindeki aşiret sisteminin dış kışkırtmaya çok uygun olması onun dezavantajı olmuştur. İngiltere üstünde patlatılan Pan Amerikan uçağının, Lockerbie faciası, müzakereleri sonucunda kimyasal programını askıya alıp sonrasında Saddam Hüseyin’in devrilmesinin de etkisiyle programı Batıya teslim etmesi üzerine elindeki belki de tek güvenlik kozunu kaptırmıştır.  Suriye’nin elindeki kimyasal stokların imhası da bu sürece benzemektedir. Rusya ve Çin’in güvenlik konseyinde  tarihi hata yaparak veto yetkilerini kullanmayıp ‘çekimser’  kalmaları ona operasyon yolunu açmış ve iç karışıklıkları takip eden dış müdahale sonrası  Kaddafi tasfiye edilmiştir. Avrupa yüksek siyasi basıncına Libya ne kendi içinde ne de müttefikleri yardımıyla direnememiş, bu fırtınayla rejim devrilmiş Libya da devrik bir petrol tankeri şeklinde kalmıştır. Libya hala sürekli çatışmalar içinde istikrarını aramaktadır

Suriye, sürekli bir güvenlik krizi içinde yaşayan bir devlettir. Kuzeyde Türkiye, doğuda Irak, güneyde Ürdün ve İsrail, batıda da Lübnan, Akdeniz ve Amerikan deniz unsurlarıyla çevrilidir. Suriye önce Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesiyle Lübnan’dan çekilmek zorunda bırakıldı. Mısır’da İhvan hareketinin başa geçmesi onun içindeki rejim karşıtlarını cesaretlendirdi. Arap Baharının demokrasi, eşitlik, özgürlük sloganlarıyla başlayıp; bölge halkları için bir ölme öldürme kampanyasına dönmesiyle iç savaşın yıkıcı etkisine maruz kaldı. Batı rüzgarlarını burda Suriye halkına destek veren Rusya, Çin, İran ve Hizbullah bir ölçüde kesmeyi başardı. Suriye nispeten ekonomik olarak güçlenen Batı ittifakındaki komşu ülkelerin hegemonik taleplerine karşı mücadelesine devam etmektedir.

Aktüel siyasi güç haritaları meteorolojik basınç haritaları gibi sürekli değişime açıktırlar. Haklının değil , güçlünün haklı olduğu bu yırtıcı sistemde ülkeler, iç barışları ve istikrarlı müttefikleri ile ayakta kalabilirler. Elli yıl içinde defalarca değişen siyasi haritalar ve ülke sınırları, daima mantıklı ve gerçekçi iç ve dış politikalara ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Bölge ülkelerinin liderlerinin çoğunun 2011 Arap baharından sonra esamilerinin bile okunmaması oldukça düşündürücüdür. Siyasi fırtınaların zamanı kestirilemeyebilir ama önleyici tedbir almak yönetimlerin insiyatifi elindedir.

 

 

 
Toplam blog
: 44
: 470
Kayıt tarihi
: 09.09.13
 
 

 Merhaba. Yazmak, yazılarımı okuyucuyla paylaşıp onlarla birlikte öğrenmek için basladım bu yazın..