Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ocak '12

 
Kategori
Öykü
 

Umut

Eğer talep gelirse hikayenin devamı gelecektir. 


Hava soğuktu. Ekisinin altında bir kaç derece vardı. Umursamadan yoluna devam etti Sanem. Kalın ve uzun paltosu, beresi ve şapkası yüzü hariç heryerini kapamıştı. Yanından geçen servis arabalarının sesi ile irkildi. Öğrencilik hayatı boyunca servis arabalarına arkadan bakan taraf olmuştu o. O arabalar yanından hızla geçip sokaklara dağılırken, Sanem düşüncelere dalarak yürümüştü hep. 
 
Hızlı adımlarla devam etti. Bir an önce eve gitmel, yemek yaptıktan sonra dersine çalışmalıydı. Ne garipti; çevresindeki arkadaşları ne yemep yapmasını bilir, ne de derslerini bu kadar umursardı. Gerçi yemek yapmayı bilmelerine gerek yoktu. Fakat neden diye sormadan edemiyordu Sanem. Onların şanslı olmasının nedeni neydi? Galiba anlamıştı, bunun adına Adalet deniyordu.
 
Daldığı düşüncelerden sıyrılan Sanem evinin bulunduğu sokağa girdi. Yol ve iki yandaki kaldırım klasik gri renkli parça taşlardan oluşuyordu. Hani şu paramparça olan fakat bütünmüş gibi gözüken taşlardan. Bu sokaktaki çoğu insanın hayatı da işte böyle paramparçaydı. Sokağın iki yanına derme çatma evler dizilmiş, sokağın az ilersinde ise iki apartman dikilmişti. Evlern çoğu bahçeli fakat bakımsızdı. 
 
Sanem eve girmeden önce biraz ilerdeki bakkala gitti. İşte yine oluyordu; yine içi daralıyor ve utanıyordu. Bakkal Hüseyin'in ters bakışlarını görmemezlikten gelerek dolaptan iki bayat ekmek aldı. Biliyordu ki tazelerinden alsa Hüseyin izin vermeyecek, hakaret ederek bakkaldan çıkartacaktı. Ekmekleri aldıktan sonra Hüseyin'in karşısına gelen Sanem başıyla selamlayabildi sadece. Hüseyin sert bakışlarını dikerek
-Defterin sayfası da doldu, nereye yazsam bilemedim.
-Şey, babam bu cuma günü gelecek.
-Geçen haftanın aynısı, hasret kaldık babana. 
Bir şey söyleyemeden hızla çıktı bakkaldan Sanem. Yediremiyordu kendine. İstemiyordu böyle bir yaşamı. Fakat her şeye rağmen ayakta olması gerekiyordu. Ahşap iki katlı evin bahçe kapısından direrken göz yaşlarını sildi. Kapıyı açtığına olacağı biliyordu. Anahtarla zorlayarak kapıyı açan Sanem kapıyı kapattıktan sonra eğilip yanları açılmış ayakkabısını çıkardı. Tam kalkacağı sırada girişin karşısındaki odadan kardeşi Kerem koşarak sarılmıştı ona. Gitmişti işte; günün tüm yorgunluğu, çektiği sıkıntılar ve kafasındaki düşünceler... Hepsi uçup gidivermişti.
 
Toplam blog
: 2
: 685
Kayıt tarihi
: 12.08.11
 
 

Lise 3. sınıf öğrencisiyim. Arkadaşlarımdan çok yetişkin tanıdıklarımla anlaşabiliyorum. Düşündük..