Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Kasım '07

 
Kategori
Sinema
 

Un homme et une femme

Un homme et une femme
 

Anouk Aimée ve Jean-Louis Trintignant'ın baş rollerini paylaştığı filmin yönetmeni Claude Lelouch


Ana sayfamda beğendiğim film olarak önce "The Party" vardı. Sinema kategorisinde yazdığım ilk yazımda bu filmi tanıtmaya çalıştım. Sonra "The Party" yi aşk filmleri arasında çok beğendiğim, ülkemizde "Bir Kadın ve Bir Erkek" ismi ile gösterilen 1966 yılı yapımı bir Fransız filmi ile değiştirdim. İkinci sinema yazımda bu filmi tanıtmaya çalışacağım.

"Un homme et une femme"

Oyuncular

Anouk Aimée : Anne Gauthier
Jean-Louis Trintignant : Jean-Louis Duroc
Pierre Barouh : Pierre Gauthier
Valérie Lagrange : Valérie Duroc
Antoine Sire : Antoine Duroc
Souad Amidou : Françoise Gauthier
Gérard Sire : Radyo spikeri

Yönetmen : Claude Lelouch
Senaryo : Pierre Uytterhoeven, Claude Lelouch
Müzik: Vinicius De Moraes, Francis Lai, Baden Powell

Filmin konusu iki genç dul, bir film şirketinde devamlılık yazmanı (script supervisor) olan Anne ile otomobil yarışçısı Jean-Louis anlatılmaktadır.

Her ikisinin de eşleri ölmüştür. Anne'in kocası Pierre dublördür. Sette bir talihsizlik yaşar ve hayatını yitirir. Jean-Louis, kaza geçirdiği bir yarış sonrası kaldırıldığı hastanede uzun süren bir ameliyatta iken kaza haberini öğrenip hastaneye gelen eşi Valérie O'nun bu durumundan etkilenir, bunalıma girer, intihar ederek hayatına son verir. Diğer bir ortak yönleri ise, çocukları Paris'ten çok uzakta Deauville'de yatılı bir okulda eğitim görmektedir.

Hafta sonu her ikisi de çocuklarını ziyarete giderler, Deauville'de ayrı ayrı güzel bir hafta sonu yaşarlar. Ancak Anne kızı Françoise ile biraz fazla ilgilenmiş olacak ki çocuğunu getirdiğinde her zaman yetiştiği treni bu kez kaçırır. Jean-Louis de oğlu Antoine'yi okula geç getirmiştir. Ancak otomobili ile geri döneceği için gecikme kaygısı yoktur. Çocuklarının öğretmeni, Jean Louis'e rica ederek Anne'yi Paris'e götürmesini ister. Paris'e kadar sürecek uzun bir yolculukta ikili birbirlerine yakınlık duymaya başlar. Yol boyunca çok şey konuşurlar ancak eşinin öldüğünü diğeri ötekine söyle(ye)mez, yaşıyormuş izlenimi verir. Paris'e vardıklarında Jean-Louis bir sonraki hafta sonu, çocukları ziyaret etmek için Deauville'ye "birlikte gitmeyi" önerir, Anne'nin adres ve telefon numarasını alarak ayrılır. Jean-Louis ile Anne'nin arasında önce dostluk sonra da bir aşk filizlenir. Ancak Anne'nın çok sevdiği, unutamadığı eski kocasına bağlılığı onları rahatsız edecektir.

1966 yılı yapımı renkli olarak çekilen bu filmin bazı sahneleri siyah-beyaz. Bu renkli ve siyah beyaz görüntülerin birlikte kullanılması sanatsal bir nedene dayanmayıp yönetmenin çekim sırasında parasız kalınca renkli ham film alamamasından kaynaklanmaktadır. Ancak bu birlikte kullanımdan rahatsızlık duymayıp, belki de hoşlanabilirsiniz.

Filmin unutulmaz sahneleri arasında;

Otomobil yarışçısı Jean-Louis'in yeni bir oto ile (o zamanın pistlerinde) yaptığı test sürüşünü, otomobilin sürüşe nasıl hazırlandığı,

Anne'nin eşi ile geçirdiği güzel günleri, ardından ölümünü öğreniyorsunuz. İzlerken filmin unutulmaz şarkısı "Samba Saravah" ı dinliyorsunuz. Aslı (Samba de Bençao) olan bu Brezilya şarkısının bestecisi de Brezilya'lı Vinicius De Morales. Şarkının Fransız versiyonunu düzenleyen Baden Powell, şarkıyı Anne'nin filmdeki kocası Pierre Barouh söylüyor.

Jean-Louis'in geçirdiği kazayı haber alan eşinin hastaneye gelmesi, bunalım geçirerek intihar girişiminde bulunarak hayatını yitirmesini ralliyi anlatan radyo spikerinden yarışı anlattığı bölümler arasında duyurulması,

Monte Carlo rallisine katılan ve sağ salim yarışı tamamlayan Jean-Louis'e, başarılar dileyen telgrafını sonra değiştirip "Seni Seviyorum" olarak gönderen Anne'nin, bu güzel ve beklenmedik haberi karşısında Jean-Louis çok sevinir. Telgrafı alır almaz Monte Carlo'dan Paris'e (Anne çocukları ziyarete gitmiştir, bu nedenle bulamadığı için) oradan Deauville'ye binlerce km. yol yapan Jean-Louis'in yolculuğunu ve Anne ve çocukları bulduğu anda yaşananları Francis Lai'nin filmle özdeşleşen unutulmaz müziği eşliğinde izleyeceksiniz. (Francis Lai'in gerçekleştirdiği akılda kalıcı özgün müzik, birçok izleyici için unutulmazlar arasına girmiştir.)

Otelde birlikte oldukları gecede bile Anne'nin hala eski kocasını düşlüyor ve düşünüyor olması,

Bir anda herşey bitti dediğiniz anda Jean-Louis'in Anne'yi aktarma yapacağı garda karşılaması gösterilebilir.

Filmden bazı bölümler izlemek isterseniz, tıklayın.

http://fizy.org/ydj3Iqo2oPHt

http://fizy.org/ylR0d_M4J8Qd

http://fizy.org/yifZOiRIkY4d


1966 yılında; En iyi orijinal senaryo 'Original screenplay' ve En iyi yabancı film 'Foreign language' dalında iki oscar ödülü kazanan film ayrıca Altın Palmiye Cannes'te En İyi Yabancı Film ödülüne de layık görüldü.

Filmi izlemenizi öneririm. Müzik marketlerde ve internette satışı yapılan filmi bulamazsanız dileyenlere bir sonraki toplantıda armağan edebilirim.


SUSMASIN AĞAÇLAR, KARARMASIN GELECEK

Türk Hava Kurumu'nun yangın söndürme uçağı alım kampanyasına katılalım.

"YANGIN" yaz, 3919 a kısa mesaj olarak gönder, bedeli 6 YTL'dir.

Kurban derilerini bu yıl da THK'ya verelim.

 
Toplam blog
: 240
: 2494
Kayıt tarihi
: 13.04.07
 
 

6 Mayıs, bir Hıdırellez günü "Merhaba dünya" demişim. Geçen elli küsur yıl. Bir şarkı vardır Osma..