Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ekim '11

 
Kategori
Eğitim
 

Üniversiteye giriş sınavsız olacak!

Üniversiteye giriş sınavsız olacak!
 

Sınavsız Üniversite


Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in Habertürk gazetesine yaptığı açıklamalar üniversite adaylarını heyecanlandırdı. Dinçer, üniversiteye giriş sınavlarını gerekterin unsurun arz-talep dengesizliği  olduğuna dikkat çekerek, arz-talep dengesinin sağlanması halinde sınavsız geçişin mümkün olabileceğini belirtiyor. Peki bu ne kadar mümkün?

Arz-talep dengesine vurgu yapılması yerinde bir bakışaçıcı. Fakat bu arz-talep dengesini sağlamak ne kadar mümkün? Eğer arz-talepten kastımız üniversite okumak isteyen aday kadar üniversite kontenjanının bulunması ise bu neredeyse sağlanmak üzere...

Son dört yılda üniversite kontenjanlarında çok ciddi artışlar oldu. Öyle ki, gelinen noktada mevcut üniversite kontenjanları, her yıl ortaöğretimden mezun olan öğreci sayısını yakaladı hatta küçük bir miktar da geçti. Önceki yıllarda yerleşemeyen birikmiş adaylarla yerleştiği ve okumakta olduğu programdan memnun olmayıp yeni bir yere yerleşmek isteyen adayların devreye girmesiyle üniversite sınavlarına giren aday sayısı bir hayli artıyor. Fakat bu birikmiş adaylar da önümüzdeki birkaç yıl içinde büyük oranda eriyecek.

Bununla birlikte bu yıl ek yerleştirmelere rağmen 67 bin üniversite kontenjanı boş kladı. Ve bu rakamın neredeyse yarısı devlet üniversitelerinde. Hem de devlet üniversitelerindeki 33 bin boş kontenjanın 20 bini lisans programı (4 yıllık program) iken, 13 bini önlisans programı... Yani üniversite adaylarının genellikle beğenmediği 2 yıllık programların boş kontenjanı, peşinden koşulan 4 yıllık programlardan çok daha az...

O halde üniversiteye geçiş sınavlarının kaldırılmasındaki ana unsur üniversite kontenjanları değil. Zira üniversite kontenjanlarında arz-talep dengesi sağlansa bile, yani üniversite okumak isteyen aday kadar üniversite kontenjanı bulunsa bile, program (bölüm) bazında talep derecesinde arz sunmak oldukça zor.

Örneğin bir tıp fakültesinde okumak isteyen aday sayısı, her zaman tıp fakültesi kontenjanından çok daha fazla olacaktır. Hukuk veya diğer birçok program için de bu durum geçerliliğini koruyacaktır. 

Diyelim ki, büyük bir zorluk başarıldı ve hangi bölüm olursa olsun o bölümü okumak isteyen aday kadar o bölümde kontenjan oluşturuldu. Bu defa da devreye üniversiteler girecektir. Yani tıp okumak isteyenler arasında her zaman Hacettepe tıpta okumak isteyen aday sayısı, Hacettepe tıpın kontenjanından çok daha fazla olacaktır. Her hukuk okumak isteyenin Galatasaray Hukuk'ta okuması mümkün müdür? Bu talebin arzı sağlanabilir mi?

Görülüyor ki ne kadar arz oluşursa oluşsun her halükarda bir eleme söz konusudur. Ve bir eleme varsa sınav olmak durumundadır. Zira şu anda en güvenilir eleme kriteri merkezi olarak yapılan sınav sistemidir. Üzgünüm gençler, sınavlara hazırlanmaya devam...

Aslında sınavsız üniversite için birkaç model tartışılabilir, fakat her modelin birtakım dezavantajları olacağı da muhakkak... Gerekirse ilerki günlerde bu modelleri de tartışabiliriz ama şu an için maalesef sınav, en objektif yöntem olarak görülüyor...

Sinan ÇAĞIRAN | www.EgitimHaberim.com
sinan.cagiran@EgitimHaberim.com
http://www.facebook.com/scagiran

 
Toplam blog
: 157
: 12370
Kayıt tarihi
: 22.08.06
 
 

1996-2000 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü, Psikolojik Danış..