Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '16

 
Kategori
Güncel
 

Ünlü hoca Cübbeli Ahmet ile ünlü yazar Yılmaz Özdil'in ortak yanı nedir?

Ünlü hoca Cübbeli Ahmet ile ünlü yazar Yılmaz Özdil'in ortak yanı nedir?
 

internetten alınmıştır


Cübbeli Ahmet'in kızının düğününde beyaz gelinlik giymesine büyük tepki olmuş...Vay efendim, Cübbeli hocanın kızı gelinlik giyer miymiş...

Malum olduğu üzere Cübbeli Ahmet, İsmailağa Cemaatindendir ve bu cemaatin alamet-i farikası kadınlarının çarşaf giymesi, erkeklerin de genel olarak cübbe giyip sarık bağlamalarıdır.

Fatih'in Çarşamba semtinde yoğun olarak bulundukları için Çarşamba cemaati de denir bunlara...Ehl-i Sünnet Müslümanlığını yaşamaya yaşatmaya çalışan bir cemaattir İsmailağa Cemaati...

Burdan yetişen Cübbeli Ahmet Ünlü Hoca da, derin Kuran ve Hadis bilgisi ve kıvrak zekası ile, son yıllarda popüler olmuş, kendini dinletmeyi bilen biri olarak soyadı gibi ünlenmiş biridir.

Cübbeli'yi dinlemeyi ben de severim...Kimi zaman yersiz hadis yorumlamaları olsa bile, Cübbeli sırf giyiminden dolayı kendisine önyargı besleyen bir çok kişiye de kendini sevdirmiş bir hocadır...

İşte bu Cübbeli Ahmet'in kızı evleniyor ve kızcağız düğününde gelinlik giyiyor...Gelinlik de öyle açık saçık bir şey değil, gayet kapalı beyaz bir gelinlik...

Vay efendim, Cübbeli'nin kızı gelinlik giyer miymiş...Çeşitli çevrelerden itirazlar gelmiş...Peki ne giymeliymiş...Her zamanki gibi çarşaf giymeliymiş...

Yani, yıllardır şurada yazıp çiziyorum...Yazdığım bin beş yüzü aşkın yazının önemli bir kısmı da Türkiyedeki Müslüman kadınların giyim özgürlüğü üzerinedir...Bu cümleden olarak da başörtüsü zulmüne karşı defalarca yazılar, yorumlar yazdım.

Örtünmenin bir şekli de çarşaf olabilir...Benim buna da diyeceğim yoktur...Eğer, kadın çarşaf giyerek Allahın emrini yerine getirdiğine inanıyorsa giysin, kime ne?...

Ancak, ömrü hayatında bir kere gelin olacak bir genç kızın, tüm genç kızlar için sembol haline gelmiş gelinlik giymek istemesinden daha doğal ne olabilir!..Eğer, gelinlik ya altı eksik, ya üstü eksik ya da sırtı yırtık  değilse, bu gelinliğin nesi müstehcen oluyor acaba??

Her konuda aleme laf yetiştiren Cübbeli de bu konuda, milletten özür dilemiş ve bu giyimin kendi iradesi olmadığını, erkek tarafının seçimi olduğunu falan beyan ile kendince durumu kurtarmaya çalışmış..Hatta, konuşma yaparken yüzünü kızından yana dönmediğini söyleyerek özüründen büyük kabahat beyan etmiş!!..

Oysa, Cübbeli gibi televizyonlar da muhataplarına verip veriştiren biri, yok erkek tarafı, yok benim haberim yoktu gibi kıvıracağına veya konuşurken yavrucuğuna sırtını döneceğine mertçe kızını savunabilirdi.

Benim kızım ömründe bir kere evleniyor ve evlenirken de aslında saflığın sembolü olan beyaz gelinlik giymek istiyor...Ben de izin verdim giydi, kardeşim size ne?...diyebilirdi.

Diyemiyor...Neden? Çünkü, İslami anlamda "tavizsiz" olmakla aleme hiza verenler gün gelir kendi evlerinde taviz vermek zorunda kalırlar...Bu, bir bakıma ilahi adaletin tecellisidir.

Cübbeli'nin kızı gelinlik diye kınayan "kaba softa ham yobazlar "( bu tabir de Rahmetli Necip Fazıl'ındır, onu da bu vesileyle bu ölüm yıldönümünde rahmetle anıyorum)  dini yaşamak için kendi gözlerine perde koyamadıkları için, tüm dünyayı çarşafa sokmak isterler.

Cübbeli de çıkıp da tıpkı benim söylediğim gibi, biraz da siz gözlerinize çarşaf takın be adamlar, sizin şehvetiniz azmasın diye tüm dünya çarşafa girmek zorunda mı, diyebilseydi daha Ünlü hoca olurdu...

Ama, diyemiyor...Çünkü, her ünlü'nün hayranları aynı zamanda onların "gardiyan"larıdır...Nasıl, ünlü yazar, Yılmaz Özdil, "Ben Başbakanıma başkaları tarafından laf söyletmem" diyerek ömründe bir kere Tayyip Erdoğan'ı savunacak olmuştu da hayranları onu anında afaroz etmeye kalkmıştı...

Aynı durum Cübbeli için de geçerlidir...Eğer, Cübbeli bir baba olarak benim şu yukarda söylediğimi söyleyebilseydi, onunu gardiyanları da ona "hücre cezası" vermekten geri durmazdı.

İşte Ünlü olmanın zor yanı da bu!

 

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..