Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '08

 
Kategori
Tiyatro
 

Unutamadıklarımız: Devekuşu kabare tiyatrosu

Unutamadıklarımız: Devekuşu kabare tiyatrosu
 

Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nun adını ilk kez okulumuzun duvarlarına asılan bir ilanda görmüştüm. Doğrusu, hem devekuşu hem kabare ve hem de tiyatro kelimelerini toplu halde içeren bu isim bana ilginç gelmişti ama her nedense ilanda belirtilen oyuna gitmeyi de istememiştim.

Belki param yoktu. Belki giden arkadaşlarımdan dinlemek işime geliyordu. Belki başka sebepler. Geçmiş gün, pek hatırlayamıyorum.

Ama o ilanla birlikte Kabare tiyatroculuğunu incelediğimi anımsıyorum. Ansiklopedilerden aramış, hatta Milli Kütüphaneye kadar sürecek bir araştırma içine girmiştim. Bir sürü notlar almıştım. Ancak arkadaşlarımın hemen bir iki gün sonra oyundan çalma esprilerle aralarında kurdukları yeni dil, bana dışlandığımı düşündürmüştü. Çocuktuk. Alıngandık. Beğenilerimiz yeni gelişiyordu. Bir gün önceki seçkilerimiz bir gün sonra farklılaşıyordu. İçimiz çabuk sızlıyordu.

Kabare, Türk Dil Kurumu sözlüğündeki ifadeyle, “genellikle güncel konuları iğneleyici, yerici, taşlayıcı biçimde ele alan oyunların oynandığı, monologların, şarkıların ve şiirlerin söylendiği”, diğer bazı tanımlara göre; “daha çok siyasal konuları, toplumsal ve kültürel gündelik yaşamdaki yozlukları, acı, iğneleyici bir dille, sivri bir biçimde taşlayan; toplum eleştirisi doğaçlamaya açık gösteri ve oyunların sahnelendiği; oyuncular ile izleyicinin "içli dışlı" olduğu; yazar ve izleyicinin katılabileceği bir küçük tiyatro türüdür”.

İlk kez, 1881'de, Paris'te R. Salis tarafından açılmış olan Kabare Tiyatrosu, Almanya, İsviçre ve Avusturya'da gelişme göstererek, tüm Avrupa'ya yayılmıştır. Kabare Tiyatrosu, 1. Dünya Savaşı öncesi ve sonrası dönemlerde iki eğilim göstermiş; bir yanda eğlendirici tiyatro özellikleri içinde kabare-revüleri biçimini alırken, öbür yandan kitleleri aydınlatıcı ve uyarıcı bir işlevle yüklü, siyasal edebi bir biçimde var olmuştur. Fransız Direniş Hareketi içinde yerini almış, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra ise Kabare Tiyatrosu Rönesansına tanık olunmuştur. Kabare Tiyatrosu, tüm dönemlerde ve yönelimler altında yasaklamalara uğramıştır. Çünkü Haldun Taner’e göre "toplumsal ve politik hiciv yapan her kabare tiyatrosu, bulunduğu ortamın zekâ ve yüreklilik kanıtıdır." Genellikle muhalefet oldukları için, bulundukları düzen içinde sadece karşıt olan kesimlerce tarafından kabul görmektedirler.

Okul duvarında ilanını görüp de şimdi hatırlamadığım bir nedenle gidemediğim Devekuşu Kabare bu tür bir tiyatroymuş. Devekuşu Kabare, Haldun Taner'in öncülüğünde Ahmet Gülhan, Zeki Alasya ve Metin Akpınar tarafından 1967'de İstanbul'da kuruldu. Toplumsal ve politik taşlamaya oyunlarında başarıyla yer veren grup, kendisine özgü üslubuyla kabare türünün Türkiye'deki en önemli temsilcilerinden oldu. 1978 yılında Haldun Taner ve Ahmet Gülhan'ın ekipten ayrılmalarıyla Zeki Alasya - Metin Akpınar ikilisi topluluğu aynı isimle sürdürdü. İlk dönemde daha çok Haldun Taner'in yazdığı oyunları oynayan topluluk, zamanla çeşitli yerli yazarların oyunlarını sahneledi.

Vatan Kurtaran Şaban, Astronot Niyazi, Ha Bu Diyar, Haneler, Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Aşk Olsun, Deliler, Geceler, Yasaklar, Beyoğlu Beyoğlu, Reklamlar, Dün Bugün gibi oyunları sergiledi. Arkadaşlarla eski günleri yâd etmek üzere Pazar günü bir araya gelmiştik. Konu konuyu açtı, sinemadan müziğe derken tiyatrodan Devekuşu Kabareye kadar ulaştık. “Haneler” adlı oyununu CD’den tekrar izledik. Güldük.

Bana, Ankara’ya gelip de gidemediğim o ilk oyunlarıyla tiyatroyu sevdirmişlerdi.

Anılar işte.

Paylaşmak istedim.

Kaynaklar:

http://www.konakfilm.com/index.php?page=urun_detay&urun_id=4436&urun_ismi=Deveku%C5%9Fu

http://www.medyasozluk.com/devekusu+kabare+tiyatrosu.html

http://ansiklopedi.turkcebilgi.com/Devekuşu_Kabare

http://www.nedirnedemek.com/kabare_tiyatrosu_nedir

http://tr.wikipedia.org/wiki/Deveku%C5%9Fu_Kabare

 
Toplam blog
: 340
: 1591
Kayıt tarihi
: 10.03.08
 
 

Basınla ilgili bir kuruluşda çalışmaktayım. Uzun yıllar basınla ilgili konularda danışmanlık yapt..