Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Temmuz '08

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Unutkanlığı önlemenin yolları!..

Unutkanlığı önlemenin yolları!..
 

Çağımızın en büyük rahatsızlıklarından biri unutkanlık. Aklımızı daha iyi kullanmak ve unutkanlığı azaltmak elimizde.

Nasıl mı?

Unutkanlık sorunu, yaslanan insanin en önemli sorunlarından birisidir. Özellikle 50'li yaslar sonrasında ufak tefek unutkanlıklar ile ciddi bellek sorunları birbirine karıştırılır.

Orta yaşlıların nerdeyse yarısı kendilerinde bir bellek kaybı sorununun başladığını zanneder. Bunların çoğu küçük ve hoş ve hayati tatlandıran ve keyif katan nükteli olaylardır!

Belleği güçlü tutmanın pek çok püf noktası, uyulması gereken çok sayıda kuralı var. Harvard’lı uzmanların zinde bir beyne sahip olunması için belirledikleri kurallar nelermiş gelin hep birlikte bakalım.

Hipertansiyonu ve kolesterol yüksekliği sorununu önleyin ya da kontrol altına alın.

Kalbiniz için kötü olanın beyniniz için de kötü olduğunu unutmayın.

Alkol alıyorsanız, ya tamamen bırakın, ya da azaltın.

Erkeklerin iki, kadınların bir bardaktan daha fazla alkol kullanması beyin hücrelerini tahrip etmektedir.

İyi ve kaliteli uyku uyuyun.

İyi bir uyku için ortalama 8 saat gerekir. Kaliteli uyku beynin yeni öğrenilenleri pekiştirmesini sağlar. Öğrenilmiş bilgilerin pekiştirilmesinin uzun süreli belleğin en önemli desteği olduğu bildiriliyor.

Stresinizi iyi yönetin.

Ölçülü ve kontrollü stres dikkati yoğunlaştırmakta, odaklanmayı arttırmaktaymış. Kontrolsüz, uzun süreli ve aşırı stres ise dikkati sürdürme kapasitesini yok etmekte, unutkanlığı tetiklemekte, kortizon hormonunu yükselterek beynin bellek için önemli bölümlerinde hasar geliştirmekteymiş.

Yeni şeyler öğrenmeye devam edin.

Her yeni bilgi ve beceri birer bellek egzersiziymiş. Yeni sporlar, hobiler, araştırma alanları, heyecanlı ve zevkli problemler, ezberlenen yeni şiirler ve yeni diller beyniniz için en güçlü vitaminlermiş.

Tembelliği bırakın.

Zihinsel faaliyetlerinizi sınırlamayın. Özellikle televizyon seyretmek gibi pasif faaliyetleri azaltmalıymışız. Televizyon karsısında geçirdiğiniz saatler sadece bedensel değil, ruhsal sağlığınızı da kötü yönde etkiliyormuş.

Her gün egzersiz yapın.

Günde 30–45 dakika, haftada en az 4 gün yürümeye, iş saatlerinde daha çok aktif olmaya, kısa mesafelerde taşıt kullanmamaya çalışmalıyız. Özellikle yürümenin beyin sağlığı ve yeniden yapılanma sürecini olumlu yönde etkilediğini gösteren çok sayıda kanıt varmış. Beynin yeni yetenekler kazanabilmesi beyin hücreleri arasında güçlü ve yoğun yeni bağlantılar oluşturabilmesinin baslıca desteklerinden biri de düzenli ve ılımlı egzersizlermiş. Benim de önerim fırsat buldukça yürümek.

Kullandığınız ilaçları yeniden gözden geçirin.

Özellikle beyni etkileyen ilaçları doktor önerisi olmadan kullanmamalıyız. Depresyon giderici, uyku verici, ruhsal gevşetici ilaçlara komşu, eş dost tavsiyeleri ile başlamamalıymışız.

Reçetesiz satılan ilaçları rastgele yutmamalıyız.

Doğal ya da zararsız diye kullanabileceğiniz bitkisel ürünlerin, besin desteklerinin ve diğerlerinin beyin hücrelerinizi üzebileceğini, zihinsel fonksiyonları bozabileceğini unutmamalıyız. Antihistamik, antialerjik ilaçları özellikle alüminyum içeren antiasitleri ve uyku kolaylaştırıcıları doktorunuzla konuşmadan uzun süre kullanmamalıymışız.

Vitaminlerden yararlanın.

E ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerin, selenyum gibi serbest radikal avcısı minerallerin hücreleri oksitlenmekten koruyan güçlerinden faydalanabilirmişiz. Yeteri kadar B vitamini, özellikle B12 vitamini aldığınızdan emin olmalıymışız. Dengeli bir beslenmenin de yaşlılıkta vitamin eksikliğine yol açabileceğini hatırlamalıymışız.

Hayata bağlı kalın.

Hayatınıza önem katan bağları iyice sıkılaştırmalıymışız. Huzurunuzu koruma ve güçlendirmeye bakmalıymışız. Aileniz, dostlarınız, işiniz, hemşerilik ve vatandaşlık bağlarınıza, inançlarınıza daha sıkı sarılıp, insanlarla daha sık birlikte olmaya, aileniz ve arkadaşlarınızla olumlu ilişkiler kurmaya ve sosyal aktivitenizi çoğaltmaya çalışmalıymışız. İyi sosyal ilişkileri olan yaşlılarda bellek fonksiyonları bozulmuyor. Sosyal ilişkiler bir taraftan zihinsel egzersizleri yoğunlaştırıyor, diğer taraftan çeşitli olayların ruhsal travmalarını hafifletmeye yardımcı oluyormuş.

Sağlıklı günler dileğimle.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..