Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Şubat '09

 
Kategori
Anılar
 

Unutmadan... Unutturmadan...

Yine soğuktu hava.. Buranın havası böyledir bilen bilir.. Özellikle bu tepe çok eser. Üşüsem de hep gelirim bilirsin Atam.. Hep bir dilek hakkım olsa, daha uzun yaşamandan yana kullanmayı düşünerek adımlarım bu yolu.. Bu dileğimin gerçekleşmesi üzerine kurduğum hayallerimin bana verdiği mutluluk ve huzuru tarif edemem..

Yine bu yoldayım.. Ve yine hayallerimde senin hayalindeki Türkiye…

Turgut Özakman’ın 19 mayıs 1999 Atatürk Yeniden Samsunda romanını keyifle bir çok kez okumamın sebebi de bu hayallerim olsa gerek.. Çok değerli bir tarih yazarı olan Turgut Bey, seneler önce yazdığı kitabında, bu gün yaşadıklarımızı bir bir anlatıyor aslında..

Bunları düşünüyorum işte Atam yine yanına doğru yavaş yavaş yürürken.. Son geldiğimden beri neler değişti, neler oldu senin güzel insanlarının ülkesi, güzel Türkiyemizde hepsini anlatacağım yine. Sanki her geldiğimde çiçekler daha bir soluyor, daha bir hüzün çöküyor bu yola.. Yılmak yok biliyorum, vazgeçmek yok.. Kaçmak yok!! Türk Milleti zekidir.. Elbet uyanacağız biz de bu derin uykudan..

Atam.. Geçen hafta bir afiş dolaşıyor maillerde.. Güzel bir masada kalabalıklar arasında, ışıl ışıl parlayan gözlerinin ilk başta dikkat çektiği, herkesin seninle konuşmak için yarıştığı anlaşılan bir sohbet ortamı olan fotoğraf ve bir anı.. Ve diyorsun ki; ‘Bu millete her şeyi öğrettim, uşaklığı öğretemedim’ Buraya kadar her şey güzel, her şey normal gibi görünse de, fotoğrafın ve yazının hemen altında günümüz yöneticilerinden birinin fotoğrafı ve bir sözü var ‘rahat uyu Atam biz öğrettik’ yazıyor.. Bu ne kadar doğrudur, kim söylemiş, kim yakıştırmış bilinmez.. Burada daha da acı olan, gönderen ve yayan arkadaşların bunu mizah olarak algılamasıdır.. Bu bir mizah değil, doğruluk payının milyarda bir olduğu bile varsaysak, şehitlerimize, atalarımıza yapılmış en büyük ihanettir.. Biz uşaklığı öğrenelim de vatan sevgisini unutalım diye mi canları pahasına savundular, kurtardılar güzelim Türkiyemizi? Bu soruyu sana değil bize sormalıyım biliyorum Atam..

Sana güzel bir şeyler söylemek istiyorum aslında bugün.. Ama aklımda bu gün Gazanfer Özcan var.. Sanata ve sanatçıya verdiğin önemi bilmeyen yoktur.. Ah be Atam olsaydın da görseydin.. Gerçi olsaydın göreceklerin bunlar olmazdı eminim. Eminim Gazanfer Özcan’ı son yolculuğuna uğurlarken, vergi borcundan konuşuyor olmazdık burada olsaydın..

Bir de arkadaşımdan bir fıkra dinledim, güldüm keşke diyerek.. Keşke dedim ah keşke.. Fıkranın sonu şöyle: ‘Siz Anıtkabire götürürsünüz efendim, eğer söylediği gibi ölüleri diriltemiyorsa korkacak bir şey yok.. Amaaa eğer diriltebilirse siz zaten 3 saniyede 100 metreyi koşarsınız..’ Keşke olsa hayallerimdeki gibi.. Bunu bir tek benim düşünmediğimi biliyorum. Bununla ilgili romanlar okuyorum ve hatta ikincisini beklediğim bir tane var klonlanmanla ilgili..

Kimbilir kaç kişi gelip sana bunları anlatıyor, kaç kişi tekrar tekrar aynı dilekleri iletiyor sana.. Ee az değiliz ki 70 milyonu geçtik.. Kim ne derse desin, uyusak da, unutsak da, masalları seviyor da olsak, unutulmaması gereken bir şey var Atam; Türküz biz.. Senin Türk Milletiniz.. Senin de söylediğin gibi ‘Bizim milletimiz vatanı için, özgürlüğü ve egemenliği için özverili bir halktır; bunu kanıtladı. Milletimiz, yaptığı devrimlerin kıskanç savunucusudur da. Benliğinde bu erdemler yerleşmiş bir milleti, yürümekte olduğu doğru yoldan hiçbir kimse, hiçbir kuvvet alıkoyamaz.’

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Ben yine, yeniden, 70 milyonun her biriyle ayrı ayrı geleceğim yanına Atam.. Bıkmadan, usanmadan, unutmadan, unutturmadan…

 
Toplam blog
: 20
: 779
Kayıt tarihi
: 07.02.09
 
 

Okumayı ve okuduklarımı paylaşmayı severim. özellikle yakın tarihimizi okuyup ve anlayarak gelece..