Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '09

 
Kategori
Güncel
 

Üst/ Ortak birinci kimlik ve Türkiye halkı kavramı

Üst/ Ortak birinci kimlik ve Türkiye halkı kavramı
 

Türkiye Halkı

Genelkurmay Başkanlığı'nın web sitesinde yayınlanan konuşmasının tam metnini bir kez, bazı kısımlarını defalarca okudum.

Söz konusu metnin ilgili bölümünde, “Türkiye halkı”, “Türk milleti”, “Ulus devlet”, Ortak değerler”, “Kültürel özgürlükler”, Vatandaşlık Esasına Dayalı Milliyetçilik”, ”Üst/Ortak kimlik”, “İkinci kimlik/kültürel kimlik(özgül kimlik)” kavramları açıklanmıştır.

ABD başkanının, ülkemizi ziyareti vesilesiyle yapmış olduğu konuşmanın bir yerinde ifade ettiği "Biz aynı zamanda farklı kökenlerden, ırklardan ve dinlerden gelen, ancak ortak idealler etrafında birleşen bir milletiz."

"Amerika Birleşik Devletleri'nin en güçlü yanlarından biri, bizim son derece büyük bir Hıristiyan nüfusa sahip olmamıza rağmen, kendimizi bir Hıristiyan, bir Yahudi, bir Müslüman ulus olarak görmememizdir. Biz kendimizi idealler ve değerlerin birbirine bağladığı vatandaşların oluşturduğu bir ulus olarak görüyoruz. Zannederim, modern Türkiye de benzer birtakım prensipler üzerine kuruldu."

Şeklindeki sözlerine de yer verilmiştir.

Vatandaşlığa dayalı milliyetçilik anlayışına sahip olmak için uyum esaslarının özümsenmiş vatandaş profiline ihtiyaç duyulmakta, ancak bu durum, ikincil kültürel kimliklerin yapısını değiştirmemektedir.

Uyumlu vatandaş, toplumsal hayatın içinde, çevresinde yaşanan farklılıklarla birlikte yaşayan, bunları benimseyen ve kabul eden durumundadır.

Kimliklerin uyumu, milliyetçiliğin esası için yeterli görülmemiş, yazılı kaynaklara dahi başvurulmadan, bir insan ömrü içinde gelişen sosyal ve siyasal olayların canlı tanığı olunması sonucu anlaşılabilecek ve hikâyesini hafızasında yaşatmak için yeter süre kabul edilen 80 yıllık bir ömrün ortak acıları ve sevinçlerinden yola çıkılarak, alınacak dersler sayesinde oluşan değerleri paylaşmanın dahi verdiği kader birlikteliği, ortak değerler bütününü pekiştirecek anılarla doludur.

Ancak burada sözü edilen kader birliği 2500 yılık bir tarihsel süreçtir.

İkincil kimliklerin ancak ikincil kültürel kimlik şeklinde bireysel seviyede yaşanabileceği ve geliştirilebileceği, bunun kültürel bir zenginlik olarak görülebileceğini, bireysel özgürlüklerin sınırının, azınlık ve grup hakları ile kesişmesine, yeni azınlıklar ve üst-kimlikler yaratılmasına izin verilemeyeceğini, tarihsel hafızamız, ulusumuzun mutlu ve müreffeh geleceği ve anayasal düzenimizin korunmasının bunu gerektirdiği belirtilmiştir.

İkincil kültürel kimliklerin anayasal ve yasal çerçevede tanınması - ki bu grup hakkı olarak tanınması - anlamına geleceğini, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, ulus-devlet ve üniter-devlet yapısı içinde bu mümkün bulunmadığı belirtilmiştir.

Alt/ikincil kültürel kimliklerin, modern ulus devlet anlayışında ve liberal demokrasilerde konumlarına açıklık getirilmekte, özgürlüklerin alabildiğince geliştirilmesi halinde, bireyin yaşam kalitesini arttırıcı, devletine sadakati güçlendirici bir husus olarak görüldüğü kabul edilmektedir.

Ancak kültürel ikincil kimliklerin, üst/ortak kimliğin önüne geçerek onu ortadan kaldırmasına müsaade edilmemesine dikkat çekilmektedir.

İkincil kültürel kimliğin sahibi olan vatandaş, üst ortak kimliğin üstünde hâkimiyet kuracak şekilde ortak kimliği zarara uğratmasından ve ortak kimlik yaratılamamasından doğan acıların ortak paydasında Lübnan, Irak, balkanlarda yaşanan acı olayların tanığı olduğumuz gerçeği dile getirilmiştir.

Kimliğin siyasallaştırılmasının kötü yüzünü sergileyen başka bir örnek sanırım verilemez.

Üst kimlik değerleri neler olmalıdır yahut üst kimlik hangi değerlerden beslenmelidir.

Mevcut sosyolojik yapının, üst kimliğin toplumsal bütünlüğün temsili açısından, bütüncül dayanışmayı tesis edecek bir yetkinliği var mıdır? Bu yetkinliğin evrensel boyutları nelerdir.

Etnik mensubiyet duygularının depreştirilerek veya kışkırtılarak çatışma/ayrışma noktasına gelinmesi, etnik siyaset yanlılarının uzun vadeli çıkarlarına olumlu yönde fayda getirecek bir siyaset midir?

Çok kimlikli ve etnik temelli ulus devletlerin çağdaş yaklaşımları nasıl olmalıdır?

Bir ulus devletin üst kimlik siyasetinde, hangi moral değerler esas alınmalıdır.

Ulus devletlerin üst norm olarak benimsediği değerler sistemi nelerdir?

Bu değerler sistemi nasıl inşa edilmelidir?

Mevcut sosyolojik yapıyı güçlendirmek için bu sorunlar karşımıza çıkmaktadır.

İlave olarak, Türkiye halkının üst kimlik etrafında bütünleşmesinde ve mensubiyet duygusunun geliştirilmesinde asıl, insancıl ve evrensel değerler, nasıl ortak idealler haline getirilir sorusuna da zihnimizde cevap bulduğumuz an problemler, kendiliğinden ortadan kalkmış olacaktır.

 
Toplam blog
: 135
: 1323
Kayıt tarihi
: 29.09.07
 
 

Ali Emir KARAALİ, Rize Doğumlu, 1978 Rize Lisesi Mezunu, (1988)T.C. Anodolu Üniversitesi   'İşlet..