Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Eylül '08

 
Kategori
Müzik
 

Ustaya veda...

Ustaya veda...
 

Geride unutulmaz besteler bırakan Necdet Tokatlıoğlu artık gönüllerimizde yaşayacak.


Gerçek sanatçıların yerine yenisi gelmiyor.

O bestekardı, yorumcuydu, şairdi, udi idi. Fakat en önemlisi gerçek bir insanlık örneğiydi. Ömrünü müziğe adamış olan bu değerli insan, sanatçı kimliği dışında hümanist yapısı ve mütevazi tavırlarıyla, güler yüzüyle artık Türk halkının gönlünde yaşayacak.

Necdet TOKATLIOĞLU'nu da yitirdik.

İstanbul'da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden bestekar Necdet Tokatlıoğlu'nun cenazesi, İzmir'de Alsancak Hocazade Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından doğduğu yer olan Güzelbahçe ilçesine bağlı Yelki beldesinde toprağa verildi.

Bestekar Necdet Tokatlıoğlu için ilk olarak TRT İzmir Müdürlüğü önünde bir tören düzenlendi. Törende konuşan TRT İzmir Müdür Yardımcısı Salih Soysal, 1952 yılında TRT'ye giren Tokatlıoğlu'nun 95 bestesinden 68'inin TRT repertuvarında bulunduğunu söyledi. TRT'deki törenin ardından Tokatlıoğlu'nun cenazesi Alsancak Hocazade Camii'ne getirildi.

Hayat arkadaşını kaybetmenin acısını yaşadığını söyleyen eşi Birgin Tokatlıoğlu, eşini sevenlerin kendisini
yalnız bırakmadığını, Türkiye'nin her yerinden taziye telefonları aldığını, dostlarının çoğunun bayram nedeniyle tatilde olması yüzünden cenazeye katılamadıklarını ifade etti. Devlet Türk Musikisi Korosu Şefi Teoman Önaldı ise 30 yıl önce tanıştığı ustayı kaybetmekten dolayı üzüntü içinde olduğunu belirterek, “Çok dost canlısı bir insandı. Acımız büyük” dedi. Ailesi, yakınları, yakın dostları ve çok sayıda sevenlerinin hazır bulunduğu cenaze namazının ardından bestekarımız doğduğu yer olan Güzelbahçe'nin Yelki beldesinde toprağa verildi.

İzmir Yelki'de 1933 yılında doğan Necdet Tokatlıoğlu, müziğe 1948 yılında İzmir Türk Musikisi Cemiyeti'nde başladı. Mehmet Kasabalı'dan ud ve nota dersleri alan Tokatlıoğlu, 1954 yılında Ankara Radyosu'nda ud ve ses sanatçısı olarak çalışmaya başladı. Ankara Radyosunda, Mesude Çağlayan ve Saadet İkesus'dan şan dersleri de alan Tokatlıoğlu, 1960 yılında Ankara Radyosu Müzik Yayınları Müdürü oldu. Tokatlıoğlu, daha sonra solistlik görevine geri dönerek, emekli olduğu 1981 yılına kadar radyoda solist, korist ve program şefi gibi çeşitli görevlerde bulundu.

1968 ve 1969 yıllarında Mısır, Tunus, İran, Pakistan, Bangladeş, Irak, Cezayir, Tunus'ta konserler veren Tokatlıoğlu, 1979 yılında "Libya Destanı" nı besteledi. Libya'da, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 60 ncı yıl kutlamaları için Amerika'da da konserler verdi. Necdet Tokatlıoğlu'nun kendi bestelerinden oluşan 5 plak ve çok sayıda 45'lik plağı bulunuyor.

Milliyet Gazetesi tarafından düzenlenen yılın şarkısı anketlerinde pek çok kez ödüle layık görülmüş olan bestekar Necdet Tokatlıoğlu artık gönüllerimizde yaşayacak. İşte unutulmaz şarkılarından bir demet;

Gitmesin gözlerinden pırıl pırıl arzular (Dua),
Artık yeşerecek bir dalım yok, yağmurlar yağsa da hoş yağmasa da,
Hiç tükenmeyecek sandığımız aşkımız bitecek miydi,
Böyle kaç yıl geçecek göz yaşlı gönül kırık, söyle ne gün bitecek bu sebepsiz ayrılık,
Bu ne acı bu ne keder, sus kalbim sus, artık yeter,
Yılları durduracak, güneşi doğduracak, dünyamı dolduracak bir sevgi istiyorum,
Yalancının birine kapıldı kandı gönül, inandı yandı yine çekilmez oldu ömür,
Dünyada biricik sevdiğim sensin,
Bu ateşi sen yaktın içime, gel de sen söndür,
Farzet (Ne sen beni gördün ne de ben seni, o büyük tesadüf olmadı farzet),
Ben aşık oldum (Hani, ellerimi tuttun ya bir gün, tuttun da yüzüme baktın ya bir gün),

"Arşivimden önerdiğim" ve bestekarımızın "Farzet" ve "Ben Aşık Oldum" şarkılarını konu alan güncemi okumanızı ve Necdet Tokatlıoğlu'nun bu son bestelerini dinlemenizi tavsiye ederim.

http://blog.milliyet.com.tr/Ne_sen_beni_gordun_ne_de_ben_seni___/Blog/?BlogNo=105672


Kaynak :

www.musikidergisi.net
www.necdettokatlıoglumusikidernegi.com


 
Toplam blog
: 240
: 2494
Kayıt tarihi
: 13.04.07
 
 

6 Mayıs, bir Hıdırellez günü "Merhaba dünya" demişim. Geçen elli küsur yıl. Bir şarkı vardır Osma..