Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mart '17

 
Kategori
Eğitim
 

Uzman işsizler

Uzman işsizler
 

İnsan doğduğu andan itibaren iş ve işin getireceği sosyal statünün bilinciyle yoğrulur. Çevre her zaman ona hayallerini sormak yerine aslında "benim oğlum doktor olacak, benim oğlum mühendis olacak..." telkinlerde bulunarak adeta koşullandırıyor. Hal böyle olunca çocuk 3-4 yaşına gelince kendisine bahşedilen bu mesleklerin ne olduklarını dahi bilmeden o mesleğin mensubu oluverir.

 

Toplumda kişisel yeterlilikler ve becerilere göre eğitim programlarının organizasyonu yapılmadığı takdirde birey birey olamamakta ve hiçbir zaman kendi yeteneklerini farkedemeden yaşamaya mahkum bırakılmaktadır. Çocuğa daha küçük yaşlarda bir meslek atfetmeyi yeğleyen aile ve çevresi bireyin becerilerininduygu ve düşüncelerini bir kenara atılmasına neden olmaktadır.

 

Bireyin içinden geçtiği sosyal ve psikolojik boyutların önemli bir etkeni ise yukarıda bahsedilen kültürel bakış açısı ile eğitim sisteminin uyuşmazlığının yarattığı çıkmazlardır. Türkiye bazındabakacak olursak bir öğrenci üniversiteye kayıt yaptırdığı andan itibaren potansiyel işsiz kategorsinde yer almaktadır. Biz gençler üniversite yaşantımız boyunca eğitimini aldığımız alanların uygulamalı sahalarda istihdamı olmadan mezun olmaktayız. Eğitim hayatındaki uygulama eksiklikleri iş hayatına girmekte ve girdikten sonra ise alınan eğitim içerikleriyle çalışılan iş organizasyonunun uyuşmaması bambaşka bir sorun yaratmaktadır. Öğrenciler okulları bittikten sonra uzmanı olmadıkları alanlara yönelerek geçimini çeşitli yollardan sağlamaya çalışıyor. 

 

Çalışmanın her türlüsü saygıyı hakeden bir durumdur."Bir meslek öbüründen daha iyidir demek yerine bireyler eğitimini aldıkları işleri yapabilmeliler" savını destekliyorum. Bir devlet yönetimi açısından ya da iş dünyası açısından bakıldığı zaman da, işveren olarak işçi ihtiyacının olduğu pozisyonun nitelikleri her ne ise o alanda uzmanlaşmış yani o alanda eğitim öğretim hayatını tamamlayan bireyleri tercih etmek temelde esas olsa da, artık neoliberal sistemin bu istemi sanki rol değiştirmişcesine "önemli olan biraz bilgi fazlaca işe mahkumluk derecesinde bağlılık" politikasına evrilmektedir. İşveren ya da ekonomik sistem böyle bir bakış açısıyla düzenlendiği takdirde eğitim organizasyonları ve kültürel yaşamdan aynı bakış açısına sahip "OKUYAN İŞSSİZLER" kitlesinin büyümesine katkı sağlamaya devam edecektir.

 
Toplam blog
: 9
: 481
Kayıt tarihi
: 04.03.15
 
 

Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü, Lisans  Akdeniz Üniversitesi, Eğitim  B..