Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

aygoz Özlem Eryoldaş

http://blog.milliyet.com.tr/aygoz1

19 Ocak '08

 
Kategori
Bebek - Çocuk
 

Uzun metrajlı hamileliğim (2)..

Uzun metrajlı hamileliğim (2)..
 

www.gebelik.org


Öyle uzun zaman olmuş ki yazı yazmayalı. Kendime de kızmaya başladım artık. Evet kızıyorum ama ..Sonuç elde var sıfır.

Tembelliği iyicene bellemiş durumdayım..26. haftaya girdik şakayla karışık. Ve bende endişeler baş göstermeye başladı.

Ya sancılanırım da fark etmezsem.! Ki buna erken doğum deniyormuş. Ya hastahaneye yetişemezsem ?
Ya doğduktan sonra. Tutmaya korkacağıma eminim. Ya bir yerini incitirsem diye
. Altını değiştirmeyi bilmiyorum.
Banyosu nasıl yapılır bilmiyorum . Elbette yardımcı olacaklardır ama.. Dokuz ay boyunca her anımı birlikte yaşadığım içimde ki varlığın her şeyini de ben yapmak istiyorum. Becerebilecekmiyim acaba ?..

Bu aralar öyle sık rüya görüyorum ki. En favori olanı ; Hastahane de bebekler karışmış. Aslında ben de hamile değilmişim. Karnım şişiyormuş sadece. Sebebi belirsiz. Bunu doğum için yattığımızda öğreniyoruz.

Sessizlik istiyorum sadece. Tek başıma kalmak. Sadece tekmelerini duyup beklemek. Konuşmak bile zor geliyor bazan. Konuşmalarımdan alınmasını korktuğum bile oluyor.

Günler geçtikçe ve yaklaştıkça o tatlı sona heyecanım nasıl da arttı. Çevremde o kadar arkadaşım vardı hamile kalan Hiç aklıma gelmezdi "nasıl geçiyor hamileliğin "demek. Bilmiyordum ki nasıl yaşandığını. İçinde kıpırdanan varlığa bu kadar esir olunacağını bilemiyordum ki. Tüm hayatının değişeceğini. !

Hamilelik hakkında oldukça bilgiye sahip oldum artık. Buna rağmen kendimi her gün yeni bir sürprizle karşı karşıya kalmış buluyorum. Garip şekilde canımın acıması bile bana haz veriyor. Bazan öyle sert tekmeler yiyorum ki !
Hızlı hareket ettiğimde içimden varlık "hop dur bakalım ben burdayım " diyor ! Yavaşlıyorum..Teslim oluyorum.

Uykularım bölünmeye başladı. Ya yattığım pozisyon yanlışsa diye kaç kez uyanıyorum kimbilir.

Ah bir de şu olumsuzlukları okumaktan vazgeçsem. Aksi gibi her gün de gazete de haberler de hamile kadınların yaşadıklarını duyuyorum,okuyorum.

Altı aylık hamile kadının beyin ölümü gerçekleşti. Ve karnın daki bebek yaşamaya çalışıyor. Sonucunu merakla beklerken içimi korku kaplıyor. Ya bende aynı olayı yaşarsam diye..Birkerecik olsun göremeden kokusunu duyamadan ölürsem diye korkuyorum...

Duygularım karmakarışık. Ama, öyle eskisi kadar çok şey düşünmüyorum. Tek konu var usumda. Bir an önce sağlıklı şekilde bebeğimi kucağıma alacağım günü yaşamak..

Senaryolar yaratıyorum kendimce. Hastahaneye yatışım. Doğum anım. Dışarıda bekleyenler..Ve ben içeride başarabilecekmiyim acaba ?..Ya başaramazsam ? Diye düşünmeye başladığım an'lar da o kadar çok ki !..

Sonra senaryolarımı askıya almaya çalışıyorum. Bu kadar insan doğum yapmış. Elbette onların da aklına gelmiştir bu düşünceler. Kendimi bu şekilde avutuyorum desem yalan olmaz sanırım..

Küçük varlığım ve ben çok tembeliz. Onun içindir ki yazamıyorum. Beni anlayacağınızı umut ediyorum..

Uzun metrajlı hamileliğin cilveleri olsa gerek !...





 
Toplam blog
: 185
: 1494
Kayıt tarihi
: 10.03.07
 
 

Yazabilmenin özgürlüğüyle... İstanbul'un bir bahar sabahında dünyaya gelmişim. Keşfetmek, anlayabilm..