V. PUTİN DÜŞÜNMELİ

RUS HÜKÜMETİ İKİ DEFADAN FAZLA DÜŞÜNMELİ

SR’de Rejim saldırısından Türkiye’ye kaçan Suriyeliler Türk vatandaşı değildir.

Siz ikiniz, rejim başı dostun ile İŞİD Türkmenlere ve Sünni Arap ve Kürtlere saldırıp mal, can ve ırzlarına kastederken bile onları bu saldırılardan korumuyor, İSİD’i engellemiyordunuz. Tam tersi olarak bu halk kitleleri sizin uçaklarınızın bombalarıyla, rejiminizin ve türlü paralı parasız askerlerinizin tehdidi ile can verirken, İŞİD Türk askerinin SR’ topraklarına girmesini bekliyordu!

Sivillere olan haksız saldırılarınızla terörist olmayan birçoklarını da siz radikalleştirdiniz!

Vatanlarından sürmeye çalıştıklarınız, çocuklarını, hanımlarını, kardeşlerini, daha nice nice masumları, ayrım gözetmeksizin ve haksız yere katletiğinize şahit olurlarken, ne olacaktı, ne yapacaklardı, size gül mü uzatacaklardı?!

 Hani saldırılarınızda binlerce bebek, yüz binlerce çocuk ve kadın ölmüştü, hani yine bir saldırınızda hamile bir bayanın, molozlar altında kalmış halde, kendisi ve karnında ki çocuk dışarı fırlamış ve ölmüş olarak görülüyordu. Hem o kıyameti onlara öyle yaşattığınız halde çocuğun göbek bağını koparamamıştınız, ölen anne ile ölen bebek göbek bağı ile birbirlerine bağlı olarak oracıkta, öz vatanlarında öylesine şehit edilmiş halde yatıyorlardı.  

Sizin ahlak anlayışınız ve hegemonik emelleriniz gereği, bu ve buna benzer örneklerde olduğu gibi binlercesini, milyonlarcasını aynı şekilde görseniz bile yüreğinizi sızlatmayabilir fakat bu bizim asla kabullenebileceğimiz, razı olacağımız ve bunu yapanı şık göreceğimiz bir durum değildir. Çünkü orada sadece ahlak, sadece mertlik yok olmamış, kalleşlik kendini göstermiş, şeytanlık vicdanı iş görmüş ve tüm bir insanlık öldürülmüştür. Biz samimi kalabildiğimiz ve aklımız kendimizde olduğu müddetçe böyle görürüz, böyle anlar böyle inanırız, çünkü Allah Teâlâ Kur’an’da sizler de dâhil hepimize, haksız yere bir insanın öldürülmesinin tüm insanlığı öldürmek anlamına geldiğini bildiriyor. Sizler o bebek ve annesinin haklı yere öldürüldüğünü Allah’a, hesap gününde ispatlayabileceğinizimi düşünüyorsunuz?

Hz. İsa (AS)’ın bu yaptıklarınızda sizin haklı olduğunuzu mu düşüneceğini ve Hz. Muhammet (ASS)’den farklı  göreceğini, farklı düşüneceği ve itilafa  düşeceklerini mi sanıyorsunuz?

Rusya’nın beğenmediği SR vatandaşlarını TR’ye sürme hakkı yoktur.

“Ben TR’ye sürmüyorum, onlar Esed’imin düşmanı, bu nedenle onları yok etmek istiyorum” diyorsan  ve TR hükümetini dinlemeyeceksen, TR  Hükümeti onları  SR içinde ABD’ye emanet ederse ne yapacaksın?!

TR’ye S400 veriyorsun diye SR’yenin yarısını TR’ye sürüp TR’yi her türlü zarara uğramaya açık hale getirirken, “ TR ile bütünsel olarak dostane ilişki yürüttüğün ve çaba gösterdiğin iddiasını” Türk halkına yutturamazsın!

TR Hükümeti’nin sadece İdlip’lileri değil sığınmacıların tamamını kendi yurtlarına güven içinde dönmelerini ve sonradan yine saldırıya açık halde bırakmamaya çaba göstermesi ve bunu temin, tesis etmek istemesinde kötü olan nedir?

TR Hükümeti sizden “SR’nin doğusundaki petrolüne el koydum, onları vermem” mi diyor?

Daha niceleri…

Rusya’nın devlet aklı dumura uğrayacak ve bunları enine, boyuna iyice düşünmeden TR’yi engellemek, dışlamak isteyecek ve “bildiğimi okurum” diyecekse (Libya meselesi de dahil)  bağımsız kalmak ve Ankara merkezli bir devlet anlayışını tesis etmek çabasında olan bir Türkiye, gerekirse sizinle sonuna kadar savaşır. Çünkü bu Ankara merkezli yönetim anlayışını hâkim kılması için, SR’nin güvenli, bölünmemiş ve dost bir yönetim anlayışına kavuşması, Libya ile Ak Denizde vardığı anlaşmanın yaşaması ve gelişmesi gerekir. Değilse TR’nin devasa bir açık cezaevine dönüşme ihtimali var ki, böyle olması bile onun tam bağımsızlığını değil bağımsızlığının bile tehlikeye düşmesine neden olabilecek ki, onunla savaşan sen olduğun için o zaman bağımlı olacağı yer sen olmayacağına göre, hem bunu iki kereden fazla düşün, hem de SR’deki bütün kazanımlarını kaybedebileceğini!

17.02.2020

Saat: 04.13

Duran AÇIKGÖZ