Var mısın başarmaya? / Kişisel Gelişim / Milliyet Blog

Bir rüya gibidir hayat… Bir bakmışsınız gelip, geçmiştir... Bunca yıl gerçekten yaşanmış mıdır? Çocukken geçmeyen zaman bir çırpıda geçmiş, gitmiştir. Daha dün gibi, annemin bana söylediği ninniler, okula başladığım ilk gün, delikanlılık çağlarım, ilk heyecanlar, geleceğe ait pembe düşler… Zaman geçiyor… Otuz beşten sonraki yaşlar, yaşamla ölümün, çocuklukla olgunluğun, coşmakla durulmanın bir sınırı gibi geliyor bana... Şair demiş: ”Yaş otuz beş, yolun yarısı eder.” Gerçekten yarısı mı, son çeyreği mi? Bilemiyorum ama bence bir dönüm noktası… İçindeki çocuğun büyüdüğünü, olgunlaşıp durulduğunu anlıyor, hayatın gençlik yıllarında hayal edilen tozpembeliğinin sadece bir hayal ürünü olduğunu, aslında hayatın yer yer pembe olmasına rağmen çoğunlukla bulanık renklerin hâkim olduğu bir dünyacık olduğunun farkına varıyor insan… Ve hayata dair çok farklı fikirlere, düşüncelere, yorumlara... ”Hayat Tecrübesi” , dedikleri bu olsa gerek...
Üzüntüler, sevinçler, mutluluklar, hastalıklar, doğumlar, ölümler, şaşkınlıklar, varlıklar, yokluklar ve buna benzer her türlü etken insana biraz daha tecrübe katıyor, yumuşak ve pembe görünen derinin zamanla sarararak nasırlaşmasına benzer bir dönüşümle, yaşam da nasırlaştırıyor insanı... Bu dönüşüm sürecinde, gerçek mutluluğu hep arıyor, bazen birilerinden, bazen bir kitaptan, bazen bir yayından ve en önemlisi de kendi tecrübelerinden faydalanmak suretiyle mutluluğa giden yolu bulmaya çalışıyor insan...

s.alkan

20 Nisan '07

Var mısın başarmaya?

Yazdığım Kategoriler