Var Olanı Geliştirme Özelliğimiz Yok, Yeteneğimiz Kurtuluş Mücadelesi Vermek

Bu gerçeği ben gördüm, umarım siz de görmüşsünüzdür.  Adamın tarlası var seneler önce babasından dedesinden kalmış ya da satın almış, ekiyor dikiyor nasıl kaldıysa aldıysa hiçbir değişiklik yok. Kenarını köşesini düzelteyim, taşını ayıklayım, otunu çöpünü toplayım…50 yıl önceki tarla. Dede mezardan çıksa tarlasını görüp koşacak… Bunlar mı Türkiye’yi değiştirecek.

Zaten teknolojiyi çık Türkiye’de yüz yıl önceki Türkiye… Bizim kendimizi ve bir şeyleri değiştirme geliştirme yeteneğimiz yok.

Ama biliyor musunuz biz Türkleri hiçbir güç yok edemez… Öğünmeli miyiz üzülmeli mi bilmiyorum… Şu anda bir değişim bir ilerleme varsa şartların zorlaması ve çağa uymak zorunda oluşumuzdan.

Yok olmamak değil var olmak marifet, var olamadıktan sonra yok olmamışsın neye yarar. Ve şimdi devletimizin yaptığı da yine yok olmamak. Eminim Konya ovası 500 yıl önce de aynıydı.

Bir şeyi yapıyoruz oldu diyoruz bırakıyoruz. Daha iyisini asla aramıyoruz. İlk yaptığımız hep iyi. “Bu olmadı” sözünü pek duyamazsınız bu ülkede. Olmasa da idare eder bizim insanımız. Bu nedenle bu ülkede “çok iyi” şeylere rastlayamazsınız,  her şey iyidir ya da vasat.

Çağ/medeniyet bizi ne kadar değiştirirse o kadar değişeceğiz ekstradan bir şey ummayın. Ama öbür yandan kıyamet falan kopmazsa yok olacağımız bir düşünceyi de aklınıza getirmeyin. Dünya karşımıza dursa bu böyle; ama dünyayı bize verseler bir şey olmaz!