Varıp gittim Beylerbeyi’ne

Zamanın gece dilimindeyim, pencerenin önünde

Havada yağmur

Beylerbeyi’nde bir kadın bir adam

İskeleye vuruyor dalgalar

Konuşuyorlar belli havadan-sudan

Bir şey var aralarında

Henüz ne olduğu belli olmayan

Gülüyorlar arada

Ve susuyorlar zaman zaman

Çığlıkları mı susuyor anlamıyorum

Anlamıyorum ama, huzur var buram buram

Önlerinde iki çay, iki çiğ börek

Beylerbeyi’nde bir kadın bir adam

İçime vuruyor dalgalar

Susuyorum

İçimi parçalıyor çığlıklar

Ahşap bir evi işaret ediyor kadın denize bakan

Hangisi diyor adam belli

Şu diyor kadın –Şu pembe abajuru olan, hani püsküllü

Ne güzel diyor adam sıcacık gülümserken

İçim ısınıyor birden

Aşk şarabı çekiyor canım

Kadın bir yudum börek veriyor adama

Oldu mu şimdi diyorum

Gitti mi şarabın yanına

Bir yudum çay içiyor adam

Gülüyorum pencereyi kapatırken

Dönüyorum sırtımı

Beylerbeyi’nde bir kadın bir adam

Susuyorum

bubinick


resim
www.petergibbart.com/.../paintings/1_Romance.jpg