Varoluş

Merhaba,

Çok çok uzun bir aradan sonra tekrar merhaba...

Blog sayfama yolun çok başındayken ara vermiş olmak beni oldukça üzdü ama hayat telaşı ve gayesi bazen sevdiğiniz şeylere yeterli zamanı ayırmanıza engel olabiliyor, her ne kadar "hayatı ertelemeyin" fikrini benimsemiş ve yaşam tarzı olarak uygulamaya çalışan biri olmama rağmen, ülkemiz koşulları ve şartları gereği ne yazık ki dönem dönem bazı şeyleri geciktirebiliyoruz.. Ama hepsi bir yana yazamasam da siz değerli yazarların yazılarını takip edebildiğim sürece okudum. Ne mutlu ki her geçen gün milliyet blog ailesi oldukça kaliteli bir şekilde genişlemeye ve yayılmaya devam ediyor.

Aslında ara vermemin en büyük nedenlerinden biri çok değer verdiğim hayat dolu cıvıl cıvıl çok genç yakın bir arkadaşımı kaybetmem ve onunla beraber sanırım ölüm gerçeğini kabul etseniz bile "ki her ölüm erken ölümdür" kaybedilenle kendinizden de bir şeyleri kısmen de olsa kaybetmiş oluyorsunuz..

Hepsi bir yana hayat acısıyla tatlısıyla üzülerek sevinerek bir şekilde devam ediyor. Etmeli de... Nefes almanın kıymetini bilmeli insan. Ne olursa olsun günlük sıkıntıları bir şekilde şöyle ya da böyle aşabileceğimizi biliyoruz elbette ama bazen farkında olmadan sıkıntılar içinde de kaybolabiliyoruz.. Güzel bir ülkede yaşıyoruz, güzel insanlara sahibiz, son zamanlarda bu güzellikleri çok hissedemesek de hala bunlar mevcut. O yüzden mümkün olduğunca yaşanan olumsuzlukların sonrasında bize büyük güçler katarak varoluşumuzu beslediğini de unutmamak gerekiyor...

Hayat güzel, nefes almak güzel, eh olabildiğince de sağlıklıysak layıkıyla yaşamaya, yola devam etmeye yani hayata devam. Arada şarj olmaya ihtiyaç var tabi ki. Napalım insan olmanın getirisi de acısıyla tatlısıyla bu işte...

Anın kıymetini bilelim ve tüm olumsuzluklar karşısında tekrar ayağa kalkıp önümüze bakalım. Beklediğinizden daha güzel günlerin ve keşkelerinizin daha az olduğu bir hayatın içinde var olmanız dileğiyle...

Saygılar