Vatan sağ olsun, ama nereye kadar ????

12 Haziran seçimleri sonrasında, Silvan saldırısı ile başlayan ve artan bir trend gösteren terör olayları artık akşam haberlerinin vazgeçilmezi haline geldi..

Hani nerdeyse her akşam duymaya çalıştığımız şehit haberleri olmazsa sanki bir yasaklama geldi haberlere diye düşünebiliriz…

Ve her gün birden çok cenaze törenleri ve her ateş düşen evin yangını günlerce sürerken, medya acılı anaya, babaya veya eşe mikrofon uzatıyor: “Ne hissediyorsunuz?” Yahu be adam, geri zekalı ne diyecek adam? Ne demesini bekliyorsunuz? Yani sizleri oraya seçerek mi gönderiyor, yayın yönetmenleriniz. “Ne hissediyorsunuz?” soruya bak…

Hemen aynı akşam, yine bu konuda allame olan, hepsi birbirinden terör uzmanı, birbirinden  istihbarat uzmanı, babalar ve  kızları ve oğulları  veya karı kocalar ekranları parsellemiş her konuda maşallah uzman olan bu kişilere mikrofon uzatılıyor: “ Efendim siz ne diyorsunuz bu konuda?” Alleme başlıyor: “ Efendim bunun temeline inmeli eeeee,  hımmmm,  Kürtlerin sosyal siyasal hakları hımmmmm ,kemmmm kümmmmmm  yok faili meçhuller, 28 şubat, 12 eylül, derin devlet, Ergenekon , jitem, özel tim …, bu anayasa değişmeli, yeni anayasada Türk lafı geçmesin beni irite ediyor  … falan falan ……”  her gün aynı kişiler, aynı laflar artık öylesine kanıksandı ki bu durum, yandaşı olsun diğerleri olsun hepsi ağız birliği etmiş gibi, hem milletle alay ediyorlar, hem de acılı aileler dalga geçiyorlar…

Hükümetin başkanı ne yapıyor bu zamanlarda, evindeki yangını söndüreceği yerde, Araplara demokrasi dersi vermeye kalkıyor kendi kendine, Somali’ ye ağlıyor, Gazze’ ye yanıyor, ama o gezerken oralarda, ülkede asker, polis derken siviller öldürülüyor, öğretmenler kaçırılıyor ve Türkiye’ de ileri demokrasi var, ne güzel İstanbul beeeee…..

Hükümetin başkanı Beşer Esat ile kanka iken terör bu kadar azgın değildi..

Bugün PKK denen iblis yuvasının üçte biri Suriye uyruklu ve bu kişiler de tim başlarında görevli imiş. Sen kalkar Suriye’ nin iç işlerine karışırsan, Suriye bizim iç meselemiz dersen, Muhaberatta böyle içini karıştırır, ve terör vur kaç taktiğinin yerini artık daha uzun çatışmalar ve bombalı eylemleri ile  il merkezlerine kadar iner. Habur da teröristin sırtını sıvazlar taviz verirsen terör azar..

Senin istihbarat birimlerin ne halt eder? Oslo’ da  veya herhangi bir yerde karşılıklı oynaşmalar, yemekler, enseye tokat olurken teröristler artık şehirlere indi….

Türkiye’ nin bir istihbarat teşkilatı var mı sahi ? Hani nerde ? Bunca teknik gelişmeye, ilerlemeye karşılık ne iş yapar bu adamlar bizlerin vergileri ile yapılan maaş ödemelerini hak ediyorlar mı? Rus ajanı gelir burada 3 tane Çeçeni infaz eder, bizim istihbarat ne halt eder? Aynı adamın geçen sene yine bir Çeçeni infaz ettiğini bilen istihbarat neden önlem almaz, bu adamın Türkiye girişini bilmez mi? Yoksa işin içinde başka dalga dubaralar mı var?

Yani bir toplum 10 yılda ancak bu kadar laçkalaşır, bu kadar kendi ayağına kurşun sıkar….

Toplumun elle tutulacak neresi kaldı acaba? Tel tel dökülüyoruz.

Dünyaya nizam vermeye çalışan hükümetin başkanı, hele bir ramazan geçsin teraneleri ile milleti uyutmaya devam ediyor. Ancak hata onda değil tabi ki ; % 50  oy verenler bu vebalin altındadırlar, bu akan kanlarda onların da vebali var…

Artık her şehidin arkasından “ Vatan sağ olsun” demenin bir anlamı da yok…

Benim insanım ölüyorsa, vatan neden sağ olsun ki….

Benim Öğretmenimi koruyamayan vatan neden sağ olsun ki..

Bu gün hükümetin başkanını koruyan, koruma ordusunun sayısı kaçtır? Yüz mü, beş yüz mü ya da bindörtyüz mü? Sahi kaç koruması var ?

Padişahım sen çok yaşa, vatandaşın cenaze namazlarına devam eder devletlümmmmmmmm…….