Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ağustos '10

 
Kategori
Haber
 

Vatandaş da kim oluyor?

Vatandaş da kim oluyor?
 

İktidar partisinin, Başbakanından Bakanlarına kadar eleştiriye karşı ne kadar tahammülsüz olduklarını daha önce defalarca gördük. "Ananı da Al Git" ten tutunda, eleştiri yapan herkes, fırça yemekten, karga tulumba polis marifeti ile dışarı atılmaktan, küfür duymaktan, hatta dayak yemekten geri kalmadı. Yetkili konumdaki bu kişiler, soru soran veya eleştiren kişileri dinlemek, haklı iseler bunu net bir şekilde yanıtlamak yerine, fırçalamayı ve dışarı atmayı tercih ettiler.

İşte son örnek; Milliyet internet sitesinin haberine göre, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan Muş'a gidiyor. Belediyeyi ziyareti sırasında Kamil Karslı isminde bir vatandaş; "8 yıldır Ak Partidesiniz Muş'a hiçbir yatırımınız yok. Çimento fabrikası siz gelmeden önce de vardı. Ne yaptınız bugüne kadar? Bir vatandaş olarak soruyorum." diyor.

Bunun üzerine Bakan Çağlayan sinirlenerek vatandaşa "Sen Muş'ta mı yaşıyorsun" diye soruyor. "Ben Muş'ta yaşıyorum" yanıtını alınca da bu kez "Uzayda yaşamıyorsun değil mi?" diye soruyor. Bununla kalmıyor, 3 kez "Belediye Başkanının anlattıklarını dinledin mi" diye sorduktan sonra işaret parmağını sallayarak; "öğreneceksin, bakacaksın, sonra gelip bana soracaksın." diyor.

Bu arada bakanın çevresindekiler de vatandaşa laf atmaya başlıyor, hatta birinin "lan s.... git" dediği duyuluyor. Ve her zamanki gibi vatandaş korumalar tarafından dışarı atılıyor.

Yani sayın arkadaşım Kamil Karslı; sen kim oluyorsun da AKP'nin bir bakanına soru sorma, eleştirme cüretkarlığını gösteriyorsun. Sen dua et, fırça ve küfür yemekle kurtuldun. Senin gibi bazı arkadaşlar, bir de yandaş dayağı yemişlerdi. Sen sen ol bir daha AKP'li bir yetkiliyi eleştiremeyeceğini öğren. Bak, "Sayın bakanım siz olmasaydınız biz ne yapardık? Sizin sayenizde kömürümüz, gıdamız geliyor. Büyüksünüz." deseydin, nasıl da el üstünde tutulurdun...

Gelelim sayın bakanımıza; Sayın Bakanım Çağlayan, unutmayınız ki, sizi eleştiren ve soru soran o halk, sizlere oy vererek bakanlık ünvanınızı sağladılar. Karşınızdaki vatandaş, Belediye başkanının icraat açıklamalarını (ne olduğunu bilmiyorum) duymamış olabilir. Eleştirisinde haksız da olabilir. Benim naçizane görüşüm, sinirlenmeden, parmağınızla işaret etmeden, fırça atmadan, bu arkadaşımıza "Az önce Belediye Başkanımız açıkladı. Duymamış olabilirsiniz. Biz Muş için elimizden geleni yapıyoruz. Elbette ki eksiklerimiz vardır. Eksikleri sizlerden öğrenip, gidermek için çalışıyoruz." deseydiniz, ne böyle bir tartışma yaşanır, ne de böyle tatsız bir olay olurdu. Ama sizin tavrınız, yanınızdakileri de cesaretlendirip, bu vatandaşımıza hakaret ve küfür etme yetisini sağlamıştır. Belki dayak dahi atılmaya kalkışılabilirdi. Arkadaşın salondan çıkarılması ise ayrı bir hatadır. Lütfen sizleri bu halkın seçtiğini unutmayınız...

İşte böyle arkadaşlar. Maalesef ki bizler vatandaş olarak bu durumdayız. Ama bunun mesulü de bizleriz. Çünkü görevdekileri seçen de biziz. Kıssadan hisse, seçimi yaparken daha seçici olalım, değil mi?...

 
Toplam blog
: 109
: 1269
Kayıt tarihi
: 07.07.06
 
 

Yorum yapmaktan ve metin yazmaktan zevk alıyorum. Her insanın yorum yapması kişisel görüşlerini beli..