Ve Lucifer, “Gazla paraları.” dedi !

“En” olmayı seviyoruz.

Dünyanın en pahalı arabalarına biniyoruz. 25 bin avroluk BMW ülkemizde ÖTV, KDV derken 55 bin avro. Haliyle Almanya’da memur arabası, bizde zengin arabası! Hele ki Amerikalılar daha da gariban:( Bizde 65 bin dolar olan VW Tiguan’ı New York’ta 33 bin dolara, 90 bin dolar olan Audi A4 Quattro’yu da 38 bin dolara alabilirsiniz! Kullanılmış oto alayım derseniz de 2 yaşında bir BMW X6 cipi 30 bin dolara, Mercedes E350’yi 35 bin dolara alabilirsiniz:) Sadece 2-3 bin dolara alabileceğiniz arabalara ise şaşarsınız.

Zenginlik başka bir şey!! Dünyanın en pahalıya mal olan arabalarına da dünyanın en pahalı benzini yaraşır!!

2002’de  1.48 TL / Lt 
2013’de  4.97 TL / Lt     €1.68                        

On yılda üç mislinden fazla artmış!! Çünkü biz petrol ülkesi değilmişmişiz, ithal ediyormuşmuşuz:)) Gerekçe bu, vergilerden söz eden yok! Sanki aşağıdakiler petrol ülkesi. Bir de alım güçlerine bakın!!

Lüksemburg  €1.30 / Lt              €1,921 Asgari ücret     (1478 Lt)
İsviçre           €1.41                    €1,717                          (1218 Lt)
Fransa          €1.47                    €1,430                            (973 Lt)

Türkiye         €1.68                     €364                               (217 Lt) 

Venezuela’da benzin ne kadar biliyor musunuz? Devlet neredeyse tamamını sübvanse ediyor ve vatandaşlarım özgürce arabalarını kullansın diyor!! 95 oktan benzinin litresi €0,022 yani 60 litrelik bir depo sadece €1.32’ye doluyor:)) Biz o paraya bir litre bile alamıyoruz:( Şaka gibi:)) ABD’de de litresi €0.50 ve tabii ki adamlar devasa arabalara binerler. Yurdum insanı da Doğan görünümlü Şahin’ine lpg taktırır ki üç kuruş az yaksın:(

Aslında insan; dünyanın en modern, en demokratik, en zengin, en ucuz, en güçlü, en dürüst, suç oranı en düşük ülkesi olduğumuzu duymak istiyor da ne mümkün:( Size kişisel düşüncemi söyleyeyim mi? Biz petrol zengini bir ülke olsaydık da benzini yine 5 liraya alırdık:((

Şimdi geliyorum işin en garip kısmına!! Bir litre benzine 5 lira ödeyen Türk insanı bir de cİngÖzlere karşı uyanık olmak zorunda!

Sosyal medyada söylentiler diz boyu!

“Sakın yakıtınızı A firmasından almayın; paralar güneydoğuya, terör örgütüne gidiyor!”

“Sakın yakıtınızı B firmasından almayın, paralar Gazze katiline gidiyor!”

“Sakın yakıtınızı C firmasından almayın, paralar yeşil sermayeye gidiyor!”

E bir yerden alacağız bu altın suyunu! Birilerinin sponsoru büyük şirketleri öğrendik ve pompa fiyatları da hepsinde aynı ya ben de -fiyatları biraz daha ucuz olan- küçük şirketlere yönelmeye başladım; ama önce sorgulayıp, deneme alımları yapıyorum:)

“Kardeş, siz ne şirketisiniz?”

“Abi, ben işe yeni girdim. Galiba Afrika’nın en büyük petrol şirketiymişiz!”

Bizim olan hiçbir şey kalmadı ki ülkede!

“Kaça sizde benzin?”

“4.77 lira abi; ama ZurtPet kartı alırsan biraz daha ucuz oluyor! Kart verelim mi?”

“E ver bakalım.”

Zaten büyük firmalardan 20 kuruş ucuzdu. Beş dakika süren form doldurma, sms’le aktivasyon faslından sonra kartımı pompaya soktu ve fiyat 4.722 liraya düştü. Yani bir depoda 15 lira kârlılık hiç de fena değildi.

Siz öyle sanın da blog resmine dikkatli bakın!

“Ya kardeş, sen şimdi bana 50 liraya 10.58 Lt yakıt verdin. Litresi de kartla 4.722 liraya düşmüştü. Ee, toplam 49.96 lira ediyor, 50.00 lira değil.”

“Valla biz bilmeyiz beyim. Sen müdürle konuş.”

Çatık kaşlı müdür geldi.

“Pompa hata yapmaz da 4 kuruşu mu hesaplıyorsunuz beyefendi?” derken, pompanın tepesine de güya hata düzeltme yumruğu vurdu:)

Yani şu kuruşlarla kafayı sıyıracağım. Hatalar, pardonlar bir kere de müşteri lehine olsa ya.

“Güzel kardeşim, o beğenmediğin 4 kuruş, araba başına -60 litrelik depoda- 23 kuruş eder. Günde 30 ton yakıt satsanız, ayda 3,450 lira haksız kazanç sağlarsınız. Az mı? Üç pompacının aylığı çıktı işte!!”

“Beyefendi, buyrun siz şu 1 lirayı. Arabanızı da cilalı köpükle bir güzel yıkayalım.”

Oy Asiye Asiye
Tütün goydum kesiye