Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '12

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Vergi rekortmenleri kazançlarının 5.7'si kadar vergi veriyor. Ya asgari ücretli?

Vergi rekortmenleri kazançlarının 5.7'si kadar vergi veriyor. Ya asgari ücretli?
 

Nisan ayının son günleri ile Mayıs ayının başında vergi rekortmenlerimiz açıklandı. 

Rekortmenlerimizin arasında yeni yetme zenginlerimiz yok!

Vergi toplama sistemimiz, eski tas eski hamam devam ediyor!

Gerçi yeni yetme zenginlerimiz vergilerini Deniz Fenerine veriyorlar!

Şöyle; devlete vergi vermek yerine, Deniz Feneri Derneğine bağış yapıyorlar ve yaptıkları bağışları vergiden düşüyorlar!

Böylece vergilerin, pardon bağışların nereye gittiğini hep beraber görüyoruz.

İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın (İSMMMO) açıklanan gelir vergisi rekortmenleri istatistikleri üzerinden yaptığı tespitlere göre, geçen yıl "En Zengin 100 Türk"ün toplam serveti 92 milyar 351 milyon lirayı bulurken, "Vergi Rekortmeni 100 Türk"ün ödediği yıllık vergi 530.5 milyon lira olarak gerçekleşmiş.

Yani en zengin 100 Türk'ün ödediği gelir vergisinin oranı servetleriyle karşılaştırıldığında yüzde 5.7'lik bir oran ortaya çıkarırken, asgari ücretten alınan gelir vergisi oranı yüzde 15 ile bu oranın yaklaşık üç kat üzerinde gerçekleşiyor.

İSMMMO'nun analizinde; Maliye'nin açıkladığı Türkiye genelinde en yüksek beyanda bulunan 100 mükellef listesinin kendi içindeki analitiğine göre "elde edilen kazançları", asgari ücretlilerin kazancıyla karşılaştırılıyor.

2011 yılı vergilendirme dönemi içinde Maliye'nin bütün mükellefler ortalama tahakkuk verilerine göre, "100 Vergi Rekortmeni" yıllık 2 milyar 40 milyon lira kazanç elde ederken, aynı kazancı yaklaşık 3 milyon 215 bin asgari ücretli ancak elde edebiliyor.

Diğer bir ifadeyle 32 bin 150 asgari ücretlinin yılda kazandığı geliri bir zengin tek başına elde edebiliyor.

İSMMMO'nun incelemesinde, her yıl açıklanan "En Zengin 100 Türk"ten çok sayıda ismin Maliye'nin açıkladığı vergi rekortmenleri listesinde bulunmayışına da dikkat çekiyor

Vergi istatistiklerini değerlendirecek olursak: Türkiye'de vergi geliri politikasının büyük oranda adaletsiz vergi olarak tanımlanan ve yetkililer tarafından vergiyi tabana yayma olarak lanse edilen "dolaylı vergiler" üzerine kurulduğunu hepimiz biliyoruz.

Bu konunun Türkiye'nin kronik sorunu olduğunu herkes biliyor, ama bir türlü önlem almıyor.

Türkiye'de büyük zengin ve patronlar yüksek vergi ödemekten şikâyetçi olurlarken, dar gelirlilerden ses çıkmıyor ve vergi alınırken sabahın olduğunu kimse sormuyor.

Vergi sistemimiz, zenginlerin gelirlerinin tümünü vergilendirmezken, dar gelirliler kazançlarının tümünü tükettikleri için tamamen vergilendirildiği gözlerden kaçırılıyor.

Varlıklı sınıflara ait şirket ve banka gibi işletmelerin, kurumlar vergisi olarak toplam vergide yüzde 10 payları olduğunu, vergi ile ilgili herkes biliyor. Böyle bir durumun, az gelirliler aleyhine nasıl bir haksızlık olduğunu söylemeye gerek var mı?

Yani, "Varlıklıların gelir vergisindeki katkısı da toplamın içinde devede kulak kalıyor!"

Gelişmiş ülkelerde vergi adaletinin temel unsurunu oluşturan "az kazanandan az, çok kazanandan çok" ilkesi uygulanırken, kendimizi gelişmiş gibi gösterip, “az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alıyoruz!”

Aslında; "Vergi tabanının genişletilmesi, düşük gelir gruplarına vergi muafiyeti sağlanması ve dolaylı vergilerin bütçe payının geriletilmesi vergi politikasının temel karakterini oluşturmalı."

Ancak ufukta böyle bir adaletli sistem görünmüyor.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..