Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Mayıs '20

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Vergilendirme Stratejileri

Dünya ekonomilerine baktığımızda büyük çoğunluğunun ihracat gelirlerinden beslendiğini ve cari açıklarını azaltarak ekonomilerini belli bir dengede tutmaya çalıştığını görebiliriz.Malesef düzenden kaynaklı yaşanan problemlerden dolayı vergilendirme sistemi ekonomi politikaları için fazlasıyla öne çıkmaktadır.Vergi gelirleri hazine bütçeleri için bir numara gelir kaynağıdır.Bu durumun doğru kullanılmaması ekonomik refahın azalmasına ve orta kesim krizine yol açmaktadır.Neden kıstas olarak orta kesimi aldık ona değineceğiz.Ancak burada asıl önemli olan ekonomilerde yapılan sınıflandırmanın insanlar üzerinden yarattığı gelir adaletsizliğidir.İşte vergilendirme sisteminde dikkat etmemiz gereken konu burasıdır.

 

Ülkelerin halk üzerinde ki vergilendirme sistemi kapital düzenden dolayı alt tabakadan üst tabakaya doğru yansımaktadır.Kağıt üzerinden bakıldığında eşitsizlik pek görülmüyor olabilir.Ancak uygulamada baktığımızda iktisat literatüründe gini katsayısı dediğimiz olay özellikle gelişmekte olan ülkelerde net olarak artmakta ve gelir adaletsizliğini hat safhaya çıkarmaktadır.Bu arada gini katsayısını özetlemek gerekirse,bir ülkede milli gelirin dağılımının eşit olup olmadığını ölçmeye yarayan bir katsayıdır.Vergilendirme stratejisinde yapılan her hata alt tabakaya yansımakta ve üretimin en büyük bölümü olan bu kesimi ekonomik sıkıntılara sokmaktadır.Kapitalist düzenin ve görsel medyanın yarattığı piskoloji,insanların bu duruma verdiği tepkiyi malesef minimuma indiriyor.Yönlendirmenin çok kolay olduğu ve görsel medyanın aktif şekilde kullanıldığı bir çağda yaşadığımız için,eğitim seviyesinin ve araştırmanın öneminin kat kat arttığı dönemlerden geçiyoruz.

 

Belli bir kesimin yönlendirmesi ile atılan ekonomik adımların etkileri kısa vade de gözle görülmese de uzun vade de kesinlikle olumsuzlukla sonuçlanmaktadır.Alınan her yanlış karar halka vergi olarak dönmektedir.Uzun dönem aynı yönetim çatısı altında beklentilerini gerçekleştiremeyen halkın, piskolojik olarak yaşadığı kabullenilmiş çağresizlik olayı olduğundan daha fazla dramatik hala getirmektedir.Deforme olmaya başlamış duyguların manipüle edilmesi çok daha kolaydır.Vergilendirme stratejilerinde hazırlanan ilk projeksiyon halkın piskolojisi ve nasıl yönlendirilebileceği üzerinedir.Daha sonra yöntemler geliştirilmeye ve nasıl bir yol izleneceği belirlenmektedir.Eğitim seviyesi yüksek,sorgulama yeteneği olan ve haklarını bilen bir millet,bu olumsuzlukların her zaman dışında kalmaktadır.Ulus toplumu olma bilincini kazanarak ileriye gitmenin kuralı bunlardan geçmektedir.

 

Ülkelerin vergilendirme politikası alt kesimi korumak üzerine kurulması gerekirken,malesef politik adımların ön planda olması sebebiyle alınan kararların tutarsız olmasına sebep oluyor.Vergilendirme stratejisi ülkelerin yaptığı ithalat açığını kapatarak cari dengeyi sağlamak üzerine kurulmalıdır.Ancak gelişmekte olan ekonomiler bu dengeyi sağlamakta zorlanmaktadır.İthalat-ihracat dengesinde verilen açığın beklenenden fazla olması sonucu cari dengeyi sağlamak adına dolaylı vergiler sürekli artmaktadır.Bu durum düzenin değişmemesinden dolayı sürekli devam edecek ve refah seviyesinin gittikçe azalmasıyla sonuçlanacaktır.

 

Çözüm için atılacak ilk adım yapısal reformlar olmalı,halka vergilendirme üzerinden gerektiğinden fazla yük bindirilmemeli ve ihracat fazlası verilmesi için gerekli bilimsel araştırmaların yapılarak ekonomik büyümenin sağlanması gerekmektedir.

 
Toplam blog
: 9
: 55
Kayıt tarihi
: 02.03.20
 
 

Bursa'da doğdum.Balıkesir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nin İktisat bölümünü ..