Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '14

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Veteriner dükkanında baykuş

Veteriner dükkanında baykuş
 

Veteriner İhtiyaroğlu'nun tavuk eti ve ciğeri ile beslediği bu sevimli baykuş, insanların dokunmasına, sevmesine pek alışmış görünüyor.


Geçenlerde yaşamımda ilk kez bir baykuşu yakından görüp, parmak uçlarımla okşayarak sevme şansını elde ettim. Pek az insana nasip olan bu deneyimi, Güllük'te, eski işyerinden arkadaşım Veteriner Hekim Hüseyin Turgay İhtiyaroğlu'nun yaklaşık bir yıl önce açmış olduğu dükkanda yaşadım.

Güvercinlikteki bir otelin bahçesinde yerde bulmuşlar baykuşu. Uçamıyormuş. Önce ne yapacaklarını bilemeyen otel görevlileri, baykuşu Veteriner İhtiyaroğlu'na getirmişler. O da seve seve bakmayı kabul etmiş ve Güllük'teki dükkana getirmiş. Uçamama sebebi, henüz yavru olmasıymış. "İki aya kadar uçar diye tahmin ediyorum" diyen Hüseyin, esprili bir dille hergün kurbağa, fare avlayamayacağı için, baykuşu etle beslediğini söyledi. Çiğ tavuk eti ve ciğeri ile beslenen bu sevimli, yumuşacık tüylü baykuş, insanların dokunmasına, onu sevmesine de pek alışmış görünüyor. "Biraz masraflı olmuyor mu?" diye sorduğumda, Hüseyin'den "Olsun, ben de onu arada sevip mıncıklıyorum. Ama, bir an önce uçup, doğaya gitmesini isterim" yanıtını aldım.

Bu arada baykuşların birden fazla göz kapağı olduğunu öğrendim. Zira baykuşu ilk gördüğümde, "Niye gözleri öyle donuk. Katarakt falan mı?" diye saf saf sordum; Hüseyin'den "İkinci göz kapağı" yanıtını aldım. Ama, internetten araştırdığımda, başkuşun aslında üç göz kapağı olduğunu öğrendim. Bilgi şöyle: "Baykuşların gözlerini koruyan 3 adet göz kapakları vardır. Bunlar normal, alt ve üst göz kapaklarıdır. Baykuş göz kırptığında üstteki göz kapağı kapanır, uyuduğunda ise alttaki. Üçüncüsüne ise göz kırpma zarı adı verilir. Bu gözün üzerinde bulunan ve içten dışa doğru diyagonal biçimde kapanan ince bir dokudur, gözün yüzeyinin temizlenmesini ve korunmasını sağlar."

Bırakın başka insanları ve yaşamları; dünyamızı, doğayı paylaştığımız binlerce çeşit canlıyı ne kadar az tanıdığımızı farkettim. Aslında hepsinin kendine has çok ilginç, olağan dışı ve üzeri özellikleri var; biz sıradan insanlar daldığımız, içerisinde debelenip durduğumuz ömür ve zaman nehiri içerisinde ne kadar az şeyin ayırdına vararak, yaşıyoruz; yaşadığımızı sanıyoruz...

 

Gülçin ERŞEN – 22 Haziran 2014 / Güllük

 
Toplam blog
: 134
: 869
Kayıt tarihi
: 06.07.11
 
 

Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksekokulu (İletişim Fakültesi) Radyo ve Televizyon Bölümü mezun..