Vicdan/ Yaraya parmak basıyor!

7 yıl dizilerden oyuncu olarak uzak kalan Timuçin Esen’in de yer aldığı yapım ekranlarımıza geldi! Özlenen sanatçı Timuçin Esen hayranlarının sabırsızlıkla beklediği “Vicdan” Kanal D’nin yeni dizisi 4 Aralık tarihinde ilk bölümü ile ekranlara renk verdi. Muhteşem Yüzyıl’a rakip olan dizi ilk bölümü ile Total'de 18. Sırada,  AB'de ise 3. Lük de yer aldı. İyi giriş yapmadığının göstergesi sayılan bana anlamsız gelen şu rakamlar için aynı şeyi düşünmüyorum. Ne de olsa o gün maç vardı! Doğrusu 2. Bölümde şanssızlık “Sevdaluk”’un start vermesi olmalı.

Aslında kaset skandalından yola çıkılıp kahramanlarının aşklarına, acılarına tanık olurken en çok da vicdani hesaplaşmalarını izledi. Vicdan dizisi ile ilgili kısa bir tanıtım yazısı yazmıştım, “iyi iş çıkartacaklar” diye kendimle konuşurken ne yalan söyleyeyim bu kadar da iyi iş çıkartmalarını beklemiyordum.

Doğru noktalara parmağını bastırarak ilerleyen dizide biraz toplum uyarıları da vererek yön bulduğunu söylemeden edemeyeceğim. “Kız-erkek bir arda olmaz!” düşüncesi bana tutucu, toplum klişesi gibi geldi. Hoş siyasi arenadan da aynı sesi duyuyor olmamızdan dolayı “gündemi yakalamak” diye üzerinde durmak istemedim. Toplumun aslında içinde yaşadığı mahallede karşılaşabileceği evlilik dışı ilişki, sevgiliyle halvet olma sahneleri biraz “iyi kız” “kötü kız” vurgulamaları gibiydi. Hazır gündemde bunlar varken, senaryoya yansıtmadan geçmemek lazım!

Mekanlar, mahalle çok iyi seçilmiş haliyle “sanat yönetmeni de iyi iş çıkartmış” demek gerekiyor. Cast çalışması oldukça dikkat çekici, yan roller başroller kadar ön planda duruyor. Diyaloglar çok içimizden, bizim sokaktan ses getirdi ekrana, didaktik dilin kullanılmaması diziyi daha da sevilesi kıldı.

Senaryo halen devam eden dizilerden farklı, anlaşıldığı üzere çok katmanlı bir o kadar da çok karakterli. Bu kadar karakteri aynı konunun etrafına bağlamak da ayrı yetenek istiyor.

Hayatın içinden karakterlerin dolaştığı dizide karakterlerin aslında hep sis perdesi arkasından arz-ı endam etmeleri bana çekici geldi. Her yaşta seyirciye hitap eden dizi hepimizin yakından tanıdığı “gençlik aşkı”nın üzerine örüyor konusunu. O unutulamayan, efsaneleşen aşkımız gün gelir de karşımıza çıkarsa acaba bizler ne yaparız? Sanırım hafiflemiş ama görmekten de mutluluk duyacağımız merakla karışık duygularla ona “Merhaba!” deriz.

Hayatta merhabalarınız tükenmeden yaşamanız dileği ile…

www.televizyongazetesi.com

eceer6@gmail.com

https://twitter.com/eceer6
https://www.facebook.com/pages/Ece-Er-%C4%B0le-Ba%C5%9Fb