Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Vizyona giren yeni film-Kahramanların dönüşü!..

Vizyona giren yeni film-Kahramanların dönüşü!..
 

Kahramanların Dönüşü-1


Ne şehittir, ne de gazi. B.. yoluna gitti Niyazi!

Evet, tıpkı bunun gibi. Bunca savaş ve ölümden sonra, sözde Kürt halkı kahramanlarını karşılıyor. Yalnız bu kahramanların bir suçları yok. Yani sözde devlete silah sıkmamışlar. Onlar örgütün mutfağında falan çalışmışlar. Kendilerine “Barış Elçiliği” görevi de verilince seve seve bu görevi yerine getirmek için yola çıkmışlar.

Kahramanlar yolun belli bölümünde davullar zurnalar ile karşılanıp, bu güne kadar örgüte yaptıkları hizmet için teşekkür edilip, kahramanlık beraatı ile ödüllendirilmişlerdir.

Şimdi teslim olan örgütün mutfak görevlileri(!)ne, bu süreçte yapılacak işlemlerin, Türk Devletinin samimi olup olmadığı gözüyle bakılacağı, birileri tarafından kulaklara fısıldanmaktadır.

Evet, bundan tam 10 yıl önce de böyle bir sahne hatırlıyor musunuz? Yıl 1999 günlerden Ekimin 1'i, yine böyle bir showla sekiz örgüt mensubu teslim oluyor. Ancak onlar “Barış Elçisi” falan değil. Gelip teslim oluyorlar. Yargılanıp, suçları tespit edilenler cezalarını çekiyor. Sonra toplumun içine karışarak, ülkeyi bölmeyi bir kenara bırakıp, günlük hayatın zorlukları ile uğraşıyorlar.

Yeni bir dönemin başladığı yadsınamaz bir gerçek. Ancak bu dönemin açılımla falan bir ilgisi yok. ABD’nin bastırması ile iki taraf birbirine yanaşıp, kan ve can üzerinden yapılan söylemlerle, halkın gözünü korkutarak, yıllarını dağda geçirmiş, ömürleri ortalama 26 olan bölücü örgüt unsurlarının, bir zafer kazanmış edası ve İmralı’nın talimatı ile çor çocuk toplam 34 kişinin dönmesi, açılımın bir başarısı olarak gösterilip, bu ülkenin korunması için ölenlerin ruhlarını sızlatmaya yetti!

Hiç kimse böyle bir ortamın sürmesini istediğimi sanmasın. Elbette böyle bir savaş ortamını savunmam söz konusu değildi. Ancak ülkemizin geldiği duruma bakacak olursak, bir yanda ülkeyi bölmek için örgüt kurmak, örgüte katılmak, dağa çıkmak, ülke aleyhine faaliyette bulunmak suçları var. Öbür yanda yıllarını bu ülkenin selameti için harcamış subaylar, gazeteciler sorgusuz sualsiz içeri tıkılmışlar. Suçları; Örgüt üyesi olmak, iktidara muhalefet!

Bu uygulamaları görünce insanın aklına şöyle bir soru gelmiyor değil. Bu ülkeyi bölmek için örgüt kurmak, örgüte katılmak, silahlı eylemlerde bulunup, insan öldürmek suç olmuyor, ülkenin bütünlüğünü savunmak, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkmak, Atatürk ilke ve Devrimlerini savunmak suç oluyor! Bunun en güzel örneklerinden birisi, Cumhuriyet Mitingleri ve dünkü karşılama töreni!

Sayın İçişleri Bakanı gelinen bu noktayı çok büyük bir başarı olarak gösterip, daha 100 civarındaki örgüt mensubunun da beklendiğini müjdeliyor! Bunun anlamı; bir yerlerle pazarlık yapıldığı ve pazarlığın ilk aşamasının gerçekleştiğidir.

Yalnız gelenlere bakıldığında birçoğunun çocuk ve kadın olduğu görülüyor. Hiç birisinin üzerinde silah yok! Oysa bu örgüt mensuplarının televizyonlara yansıyan görüntülerinde, yemek yerken bile silahları boyunlarında asılı duruyordu.

Tabi birde yapılan karşılama töreni ve alınan ifadeler var. Karşılama töreninde Mehteran Takımı yoktu! Bunca yol kat ederek ülkeye giriş yapan kahramanların(!) 10 dakikalık bir ifade için bekletilmeleri ayıp değil mi?

Şimdi sıra geldi “Barış Elçileri”nin Ankara’nın en tepelerindekilere verecekleri mektuplara! Mektubu “Barış Elçileri”mi, yoksa İmralı mı teslim edecek? Pazarlık konuları ne? Mektupta muhatap olarak kim gösteriliyor? DTP bu sürecin neresinde? Gerçi DTP bu sürecin içinde kendine bir yer edinmeye çalışıyor ama… İmralı, DTP’nin bu süreçte yerinin olmadığını, iktidarın muhatap olarak kendisini aldığını avukatları aracılığı ile ikide bir açıklıyor.

Bugüne kadar bu ülkede kimse kökeni nedeniyle hedef seçilmedi, öldürülmedi. Yani etnik milliyetçilik görülmedi. Ancak DTP’nin açılım sürecindeki politikası ve “Barış Elçileri”nin karşılanıp, birer kahraman ilan edilmesi, toplumun diğer kesimi tarafından nasıl karşılanıyor? Bu soru gündeme bile getirilmiyor.

Ülkeyi bölmek için örgüt kurup, dağa çıkanların dönüşlerinde kahraman ilan edildiği bir ülkede, bu kadar şehidi niye verdik?

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..