Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Temmuz '11

 
Kategori
Deneme
 

Vur patlasın, çal oynasın

Vur patlasın, çal oynasın
 

eğlen


Boş işlerle zaman geçirip iş yapıyor gibi görünmek nasıl bir duygudur anlamak isterseniz magazin programlarına, gece yarısından sonraki gösteri ( Show) programlarına, TBMM deki bitmez tükenmez “ille de odunumun parası” tartışmalarına bakmanız yeterli. Yeni bir dünyada yaşıyoruz, şövalyelik, fedakârlık, sorumluluk gibi duygular kapı dışarı edilirken, gevezelikler, kendini kurtarmalar, kısa yoldan köşelere ulaşmalar, yapılması eskiden ayıp olan şeyleri yaparak ünlü olmalar çok moda oldu. 

Sadece eğlenmek oldu boş vermek oldu gibi görünüyor dünyanın hali. İtirazım yok buna, kişiler seçimlerini yaşamakta özgürdürler. 

Ama itirazım olan bir şey var, insanların seçimlerini kendilerince hatalı bulanların bu insanlara edep ve terbiye vermeye çalışmalarıdır. Bir grup insan bir grup insanın içki içtiği sokağa saldırıyor ve içki içenleri tartaklıyor. Bazı kanallarda kendileri zamanında kıyafetlerine karışıldığı için mağdur olduklarını iddia edenler, şimdiki serbestinin rahatlığında kendileri gibi giyinmeyenleri eleştiriyorlar. İnsanlar kendilerinde nasıl bir yetki olduğunu sanarak insan haklarını çiğnemede bir beis görmüyorlar. 

Dikkat ediniz A davasında yıllarca tutuklu kalıp yargının sonuçlanmaması karşısında insani sesler çıkaranları eleştirenler, kendilerini ilgilendiren B davasında aynı durum olduğunda insani sesler çıkarmaya başlayınca ne yazık ki yine de A davasındaki durumun insan haklarına uygunsuzluğunu kabullenmiyorlar. Bu nasıl bir insanlık ve insan hakları anlayışıdır? O zaman ne oluyor biliyor musunuz? İnsanlar haklı olarak bunlara kafa yormak tepki göstermek yerine kendilerini eğlence ve boş vermişliğe vuruyorlar. Çünkü tuzun koktuğu bir dünyada yapacak en güzel şey hayat denilen soluğu içe çekmektir. 

Çünkü yarın yok, anı mümkün olduğunca uzun ve keyifli yaşamak en mantıklı en akıllıca gelen yol oluyor. İddia ediyorum ki bu dünyada hiç kimse “haklı” değildir. Çünkü evrensel insanlık henüz kurulmadı. Evrensel doğru üzerinde anlaşma yok. Şartlara ve durumlara göre halen kim güçlüyse onun doğrusu var. O zaman hak, adalet ve insanlık diye debelenmenin alemi var mı? 

Vur patlasın çal oynasın. İnceldiği yerden kopsun. 

Bu dünyaya bir kere geliyoruz. 

Bana ne. 

Sana ne. Napalım öyle olmasaydı. 

İşte bu kadar kasmaya gerek yok. 

 
Toplam blog
: 283
: 1304
Kayıt tarihi
: 04.12.06
 
 

Nükleer fizik doktoru, şiir yazmaya çalışıyor, kalite yönetim sistemleri danışmanı, öykü deneme yaza..