Vurulduk ey halkım...

16 yıl önce bir sabah işine gitmek üzere arabasına binen Uğur Mumcu bir daha inemedi. Kontağı son çevirişi idi.. Büyük bir gürültü ile patlayan bomba onu hunharca, kalleşçe, haince katletti. Uğur Mumcu bir daha konuşamadı, yazamadı, kalemiyle savaşamadı.

16 yıl olmuş Uğur Mumcu katledileli..

O günleri hatırlayanlar Mumcu'nun cenazesine katılan onbinleri de hatırlarlar. Herkes Uğur Mumcu için tek ses tek yürek olmuştu. Herkes gerçekten gözyaşı dökmüştü. Çünkü Uğur Mumcu ve onun gibileri kolay yetişmiyor. Hem yüreği hem kalemi güçlü olmak herkesin harcı değil. Çok büyük bir değerdi.. Ve hala da öyle..

Bombayı patlatan güçler bugün hala bulunabilmiş değil. Sadece Uğur Mumcu değil elbet. Onunla birlikte nice değerimiz, gazetecimiz, öğretim görevlimiz aynı şekilde katledildi. Susturuldu.

Bugün de bu şer güçlerin eylemleri çoğalarak devam ediyor. Bir kısmı hala silahlarla konuşuyor ve konuşanları susturuyor. Bir diğer kısmı ise çağa ayak uydurmuş. Teknolojik bir şekilde yok ediyorlar. Sömürerek yokediyorlar. Beyinleri yıkayarak yok ediyorlar. Satın alarak yok ediyor. Köle yaparak yok ediyor. İçten içe sinsice haince.. Farkettirmeden yok ediyorlar. Ama ne yazık ki Türkiye için hainlik çift taraflı. Bir taraf bu saydıklarımı yapıyor, diğer taraf -Kİ ONLAR İÇİMİZDELER- karşı tarafın planlarına oyunlarına ortak oluyor. Satıyor, satıyor, satıyor. Susturuyor, sindiriyor.. Türkiye'nin satılmadık nesi kaldı saysak herhalde fazla yer tutmaz.

Türkiye'nin gündeminin ortasındaki Ergenekon denilen, gerçekten örgüt olup olmadığı belli olmayan düzenin Uğur Mumcu cinayeti ile bağlantısı olup olmadığı araştırılmakta. Hala vicdanlar rahat değil. Hala faili meçhul.

Peki bu faili meçhul cinayete kurban giden Uğur mumcu bugün yaşasaydı ne olurdu?

Onu da Egrenekon'a üye olduğu iddiasıyla alırlar mıydı?

Kaçıncı dalgada gözaltına alınıp susturulurdu?

Ya uğur Mumcu gibi kalleşçe, adice suikasta kurban giden diğer aydınlarımız, o zaman susturulmasaydı, konuşmaları işlerine gelmeyenlerin düzenlerine kurban gidip, bugün onları katletmiş olabileceği iddia olunan Ergenekon düzenine dahil edilirler miydi?

Bence kesinlikle dahil edilirlerdi..

Malum bugün Türkiye için kalemini konuşturan, Türkiye için gerçekleri dile getiren, Türkiye için çalışan, geleceğimiz çocuklarımız için daha iyi bir Türkiye bırakmak için çabalayan yüzlerce insan bu düzen içinde susturulmakta. Bu da çok açık bir biçimde yapılmakta. Utanmazca, pişkinlikle, ikiyüzlülükle Milletin gözünün içine baka baka...

Tesadüfe bakın ki bundan 8 yıl önce Diyarbakır'da cansiperane çalışan Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan da hunharca aynı tarihte katledildi..
O da vatansever bir Türk evladıydı. Farklı bir portre çizen Emniyet müdürü Okkan'ın Diyarbakır'da yaptığı güzel işler birilerinin işine gelmedi ve onu da susturdular.

Yaşasaydı bugün Ergenekon denen düzenden tutuklanacağına hiç şüphem yok.

Vatanını seven, bu ülke için, geleceğimiz için güzel şeyler olmasını isteyen herkes hunharca öldürülüyor, susturuluyor.

İşte DAĞ GİBİ UĞUR MUMCU; Ne demiş?

......

Kanserdik. Ölüm, her gün bir sinsi yılan gibi dolaşıyordu derilerimizde. Uydurma davalarla kapattılar hücrelere. Hastaydık. Yurt dışına gitseydik kurtulurduk belki. Bir buçuk yaşındaki kızlarımızı öksüz bırakmazdık. Önce kolumuzu, omuz başından keserek yurtseverlik borcumuzun diyeti olarak fırlattık attık önlerine. Sonra da otuz iki yaşında bırakıp gittik bu dünyayı, ecelsiz.

Öldürüldük Ey Halkım, Unutma Bizi!

Giresun'daki yoksul köylüler, sizin için öldük. Ege'deki tütün işçileri, sizin için öldük. Doğu'daki topraksız köylüler, sizin için öldük. istanbul'daki, Ankara'daki işçiler, sizin için öldük. Adana'da paramparça elleriyle, ak pamuk toplayan işçiler, sizin için öldük.

Vurulduk, Asıldık, Öldürüldük Ey Halkım, Unutma Bizi!

Bağımsızlık, Mustafa Kemal'den armağandı bize. Emperyalizmin ahtapot kollarına teslim edilen ülkemizin bağımsızlığı için kan döktük sokaklara. Mezar taşlarımıza basa basa, devleti yönetenler, gizli emirlerle başlarımızı ezmek, kanlarımızı emmek istediler. Amerikan üsleri kaldırılsın dedik, sokak ortasında sorgusuz sualsiz vurdular.

Yirmi iki Yaşlarındaydık Öldürüldüğümüzde Ey Halkım, Unutma Bizi!

.....

İşte Uğur Mumcu'nun neden Uğur Mumcu olduğunun kendisi tarafından ispatı..

Nasıl güzel yazmış, Nasıl güzel ortaya koymuş. Yaşadıkları söyledikleri hala nasıl da güncel..

Ergenekon'un ne olduğu da ortada değil mi?

Okkır da kanserden cezaevinde ölmedi mi? (Ölüsünü tahliye etmediler mi?)

Tarih tekerrürden ibarettir diye boşuna dememişler.

DAĞ GİBİ DURUYOR UĞUR MUMCU KARŞIMIZDA... DAĞ GİBİ..

Neden katledildiği, neden susturulduğu çok açık..

Ve neden 16 yıl öncesinden yaptıkları, söyledikleri, yazdıklarıyla SUSTURULAMADIĞI, ÖLDÜRÜLEMEDİĞİ...

VATANINI SEVEN, KALBİ BU ÜLKE İÇİN ATAN HİÇKİMSE, AMA HİÇKİMSE UNUTMAYACAK SENİ..

RUHUN ŞAD OLSUN. UNUTMAYACAĞIZ SENİ....

SENİ VE SENİN GİBİLERİ..