Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Haziran '11

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Walt Disney: Herşeyin bir fareyle başladığını unutmayın.

Walt Disney: Herşeyin bir fareyle başladığını unutmayın.

1960 Liberalizm akımından sonra, tüm dünyada büyük kurumların içinde rol almak tercih edilir oldu. Devleşen şirketler binlerce kişi işe almaya başladılar. Ford’un montaj hatlarını kurması bu eğilimi tetikledi. Türkiye’de de Cumhuriyet sonrası, ‘memuriyet’, giderek ‘ticaret’ yapmaktan daha itibarlı olarak algılandı. Şirketler büyüdü, binlerce kişi çalıştırmaya başladı.

E ‘başarılı’ okullarda okumuş, kolej mezunu gençlerin hedefleri çoğunlukla iyi bir şirkete girip çalışmak oldu. Gelinen son noktada, tüm dünyada çalışan profesyonellerin patronlardan daha eğitimli olması normal kabul edildi. İyi eğitim almış bir kişinin sanki ‘girişimci’ olmaya ihtiyacı yoktu.

Gizli anlaşma ortadan kalktı, Girişimcilik ruhu geri döndü.

Büyük kurumlarla çalışanların arasında ‘bağlılık anlaşması’ vardı. İş değiştirmek ‘ayıp’ sayıldı. Hele kendi işini kurmaya kalkanlara hafiften ‘ çılgın’ gözüyle bakıldı. Başarısız olanlara ‘biz demiştik, bu iş o kadar kolay değil’ denildi. Japon mucizesinin sırlarından biri olarak çalışanların ölene kadar şirkette çalışması gösterildi.

Gün geldi çattı ve 1990’larda karşılıklı bağlılık son buldu. Artık bir şirkete girip oradan emekli olmak, ömür boyu iş garantisi diye bir şey neredeyse kalmamıştı. Çalışanlar güzel transferler yapıp yükselen sektörlere ve şirketlere geçmeye başladılar. Şirketler ise verimlilik ve rekabet üstünlüğü adına çalışanlarını sık sık değiştirmeye başladılar. Çalışanlar, artık ‘Ömür boyu iş güvencesi’nin arkasından koşmanın yersiz olduğunu farkedip, ‘Ömür boyu işe alınabilir’ olmanın peşine düştüler. Kendi gelişimlerine yatırım yapan kurumlarda çalışmayı tercih ettiler.

Ve nihayet günümüzdeki ekonomik daralmalar sonucunda, işten çıkarılanlar veya bir türlü işe giremeyenler sayesinde ‘Girişimcilik ruhu’ geri döndü.

Girişimcilik bir iş değil, bir yolculuktur.

Walt Disney’in ‘Hayallerinizin peşinden gidin, herşeyin bir fare ile başladığını hiç unutmayın’ sözü, girişimciliğin içinde hayal, heyecan ve eğlence olduğunu gösteriyor.

Bu hafta gerçekleşen Turkish WIN toplantısında, Kadın Girişimcileri Derneği ‘Kagider’ Başkanı Gülden Türktan bir konuşma yaptı. Girişimci olmak isteyenlerin, hem esin perilerini hem de piyasa eğilimlerini iyi koklamasını tavsiye etti. Sadece yükselen bir trend olduğu için o sektörde iş kurmak, ruhun ve heyecanının olmamasına neden olabilir. Türktan çevresindekilere her konuda kulak vermemenin önemli bir risk olduğunu düşünüyor.

Girişimcinin kendi vizyonunu çevresindekiler ile paylaşması, başarının hızını da artırrıyor. Adım adım ilerlemek, bir anda çok hızlı ve kontrolsüz büyümemek, projeleri kolay yutulur lokmalara bölmek ve herşeyi birbiriyle uyumlandırmak ‘mutlu bir girişimci’ olmanın yollarının başında geliyor.

 
Toplam blog
: 35
: 1716
Kayıt tarihi
: 18.01.11
 
 

Doğan Holding İnsan Kaynakları Başkan Yardımcısı ..