Ya çıkarsa?

Baktım kıyamet kopmadı dün iki tane yılbaşı bileti aldım!

Bir elli yıllık daha hayallerim var!

Bünye olarak da buna müsaidim! Gören söylüyor zaten!

“Ahmetçiğim, sen bu kafayla elli yıl daha yaşarsın!”

“Bu kafayla” denince hoşuma gidiyor tabi! Demek ki kafamdan bir zorum olmayacak! Delilerle bunaklarla uğraşınca ister istemez beni de bir korku alıyor!

“ Allah’ım, beni bu delilerden etme!”

“Allah’ım, bunadığım an al canımı!”

Çünkü benim evveliyatımı bilenler hakkımda konuşacaklardır!

“Vay bee! Ulan bu adamın kafası zehir gibi çalışırdı eskiden; bakın ne hallere geldi!”

“Ne oldum dememeli! Keser döner sap döner..!”

Bugünden beri, biletleri nasıl saklayayım onu düşünüyorum! Bulursa hiç hoş olmayacak! Çünkü daha öncelerden sözüm vardı!

“Ben size haram yedirmem! Giderim turuncu devrim ülkesine, orada yatırım yaparım hanım!”

Tabi bu lafımın arkasındaki gerçeği öğrenince çok kızmıştı!

“Torun sahibi adamsın, niyetine bak!”

“Çıkmaz ki!”

“Ya çıkarsa?”

Korkusu “Ya çıkarsa!”

Bir zamanlar, küçük şişelerde cin almış, deri montumun ceplerine koymuştum. Montu girişteki askıya astım, arada bir mutfağa girip demlenecektim! Salonda oturuyorum baktım annem montumu almış geliyor!

“İğne getir bana kızım; astarını dikeyim şunun!”

Sana ne anne? Sana mı düşer montumun astarını dikmek anne?

Birden aklına gelmiş!

Ceplerimdeki şişeleri de görmüş haliyle! Mutfağın penceresinden komşunun inşaatına fırlatmış kırmış hepsini!

Çektim kenara hanımı!

“Sen mi gösterdin şişeleri yoksa?”

Yemin billah yok!

Yani, gizli bir iş yapamam; açığa çıkar hemen!

Kızıma gittim akşam!

“Kızım sizin bankanın kiralık kasası var mı?”

“Vaar; niye sordun baba?”

“Öylesine sordum işte!”

Ahret sualine alırdı beni ama nedense üstelemedi!

Evet; evet!

Kızın haberi olmadan gidip kasaya koyayım biletleri!

Biletlerin başına bir iş gelmesin!