Ya devlet başa ya kuzgun leşe

Devlet ya başa ya kuzgun leşe tek dururken dememişler. Son zamanlarda devlet görevlilleri ve iktidar mensupları vatandaşın derdini dinleme yerine azarlama, kovma yolunu seçmektedirler. Bunun anlamı şu: biz sorun çözen değil sorun üreten makamlarız demek istiyorlar. Çiftçisin, sanayicisin, küçük esnafsın, şehit eşisin işsizsin sorunun var azarla. Vatandaşın taleplerine cevap verememenin acizliğinin sonucudur. Bu davranış şekli devletin vatandaşına karşı gittikçe ceberutlaşan yüzünü göstermektedir.

Ey iktidar sahipleri, devleti yönetenler, siz orada sorun yaratma makamında değil, sorun çözme makamında oturuyorsunuz. Bu millet sizi o makama kendini azarlasın kovsun diye getirmedi. Milletin olmadığı yerde devlette olmaz. Ebed müddet olan devlet değil millettir. Milletin devleti, milletin hakkını hukukunu korusun, derdine çağre olsun diye var. Yoksa makam mevki sahibi olmak, cebimizi doldurmak için değil, aç olanı doyurmak, çaresiz olana çare üretmek için var.

Göktürk anıtlarında bile Bilge Kaan, aç olanı doyuran, ilini töresini koruyan, başkalarına muhtaç etmeyen şevkat sahibi olan bir devlet modelinden bahsedilmektedir. Bundan 2000 yıl önceki anlayışta bile olamayan bir devlet modeline bu milletin ihtiyacı yok. Kendini yerdekilere yakın görmeyen ve halka hesap verme düşüncesinde olmayan bu yönetim tarzına, bu halk günü gelince gereken cevabı vereceğinden kimsenin kuşkusu olmasın.

Geçmişte bu millet, sorumluluk makamında olupta, kendi sorumluluğunu başkasına atan, enkaz devir alma edebiyatı yapanları layık olduğu yere gönderdi. Kuşkunuz olmasın seçim zamanı gelince vatandaş, kendisine kötü günde sahip çıkmayan siyasete de sahip çıkmayacaktır.