Ya devlet başa ya kuzgun leşe

Eski bir osmanlı geleneğinden bahsedeceğim.Padişah ve şehzadeleri meselesi herkesin dikkatini çekmiştir...

Malumunuzdur ki; şehzadeler sancaklara gönderilir, belli bir yaşa kadar orada eğitimlerine devam ederler sonra en ehil olan başa geçermiş. Usul bu olsa da, gerçek yaşamda bu pek hayata geçmemiş,geçememiş. Lakin genel kabul görmüş kaide bu. Fakat gel zaman git zaman bu şehzadeler daha padişah ölmeden, ya birbirlerine girer ortalık toz duman olur ya da içlerinden bir tanesi aniden baskın verir kardaşlarını boğar, padişahıda yerinden ediverirmiş.

Bu günlerde muhafazakar partilerimizin birinde de şu günlerde durumu aynı görüyorum.

Neden mi?

Daha başkan ölmemiş. (istifa etmemiş, görevi bırakmamış) Dört beş tane şehzade çıkmış ortaya hükümran ben olcağım kavgasına girmiş. Bunlara her daim mevcut başkanın başkanlığını kabul etmemiş paşa eskileri ve avaneleri, hatta devşirmeler, kösem sultanlar dahi katılmış... Öyle olunca bakıyoruz ki yine ortalık yine toz duman.

Halkta kafa karışık; ben falan şehzadeyi destekliyorum ben şu paşayı destekliyorum... Her daim bir olan kardaşlar, omuz omuza duran arkadaşlar birbirlerine içten içe kızıyor söyleniyor. Tehlike kapıda. Dikkatli olun arkadaşlar !!!

Bizanslısı var, Venediklisi var. Persi var, Bedevisi var.

Benim fikrim mi;

Ayak ayaklığını bilsin baş başlığını. Cami önlerinde çarşıda pazarda padişah azletmek, adam asmak, kafa kesmek kolay geliyor sanırım. Herkes yerini görevini bilsin. Bilsin ki herşey yolunda gitsin. Siyaseti avama bırakırsanız başınızdan da oluverirsiniz, kolunuzdan da. Aman haaa !!!

Ee eskiler ne demişler ya DEVLET başa ya KUZGUN leşe.

Duyrulur eyyy ahaliiiii !!!!