Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ya doğruysa!

Ya doğruysa!
 

Geçen gece sahilde gözlerim kamıştaki harekette balık beklerken, küçük bir kız çocuğu yaklaştı yanıma, çaktırmadan boş kovaya baktı...

Güldü...

“ Kıyıdan balık gelmez ki!”

“ Ne biliyorsun?”

“ Senden biliyorum, kovan boş! Niye su doldurdun boş kovaya?”

“ Balık yakalarsam canlı kalsın diye!”

“ Yakalayınca doldursaydın keşke, denizi eskitiyorsun!

&&&

“ Birader rast gele... Var mı balık?”

“ Tık yok!”

“ Ne zaman geldin?”

“ Çok olmadı...”

“ Yanından olta atabilir miyim?”

<ı>Böylesine de ilk defa rastlıyorum... İzin isteyenine...

“ Sen bilirsin!”

“ Yalnız gelmem aslında, bir arkadaşla beraber takılacaktık, son anda ekti beni hayırsız... Misafir gelecekmiş... Laf! Kurtlar boşa gitmesin diye geldim... Sen yalnız mı gelirsin hep?”

<ı>

<ı>İletişim kurma adına sorulan sorular, mecburiyetten verilen cevaplar... Kafa dinlemeye gelirim balığa desem, alınacak...

“ Yalnız gelirim...”

“ Ben ille birini alırım yanıma! Panik atak var bende... Yalnız olunca seksen tane olumsuz düşünce gelip geçiyor aklımdan...”

Bu panik atak benim uçak fobim gibi bir şey herhalde! İnsan konuşma ihtiyacı hissediyor...

&&&

Balık vuruyor, heyecanla fırlıyorum yerimden... Aceleyle misinayı topluyorum...

İspari!

Hayal kırıklığımı suratıma yansıtmamaya çalışarak, kovaya bırakıyorum el kadar balığı...

Küçük kız koşarak yanıma geliyor...

Eğilip balığa bakıyor, yüzünü ekşitiyor...

“ Çok küçükmüş bu yahu! Atalım bunu denize!”

Cevap vermemi beklemeden kovadaki balığı alıyor, denize geri bırakıyor...

&&&

Panik atak arkadaş kahkahayı patlatıyor...

Gülümsemeye çalışırken, sırf laf olsun diye konuşuyorum

“ İspari de olmasa hiçbir şey yakalayamayacağız bu sene...”

“ Tekne ile çapara çıkıyoruz, istavrite bile hasret kaldık... Mezgit var bol... Çok küçük, ayıklanmıyor bile...”

“ Bir rivayet dolaşıyor ortalıkta ama ne derece doğru bilmem!”

Meraklı gözlerle bakıyor cümleyi tamamlamamı bekliyor...

Tüp geçit, balıkların göç yollarını değiştirmiş!”

“ Duydum ben de, olur mu olur... Yanlış hatırlamıyorsam mayıs ayında gazetede bir yazı okumuştum... Güya tüp geçit çalışmaları balıkların göç etmesi nedeniyle haziran ayına kadar duracaktı! Sonra ne oldu bilmem!”

“ Haberim yok!”

“ Bu tüp geçidi yapan firma, benzerini Japonya’da da yapmış, dokuz yıl araştırmışlar deniz ekolojisi etkilenecek mi diye!”

“ Bizde yapmamışlar mı?”

“ Sanmam!”

“ Yapmışlardır yahu! Boğazdaki değişimler Akdeniz, Karadeniz ve Ege’yi de etkiler...”

“ Sezon açılınca çıkacak işin kokusu!”

“ Balık yok denizde, yunus sürüleri karaya çıkacak neredeyse açlıktan...”

&&&

Ona da balık vuruyor... Vuruş çok hafif olduğu için heyecanını paylaşmıyorum...

“ Gelsene ne yakaladım!”

<ı>Ne yakalayabilir ki!

Tepe lambamı avucunda tuttuğu balığa yöneltiyorum...

“ Lidaki”

“ Çupranın küçüğü değil mi bu?”

“ Evet... Yıllardır balığa gelirim ilk defa rastlıyorum...”

Küçük kız koşarak tekrar geliyor...

“ Siz de hep küçük balıkları yakalıyorsunuz ha!” deyip kaşla göz arasında ispariye yaptığını lidakiye de yapıyor...

Gülme sırası bana geçiyor...

“ Bela oldu başımıza bu zilli!”

“ Kızdı bu defa, elleri gördün mü belindeydi?”

“ Cadı ya!”

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..