Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Şubat '21

 
Kategori
Eğitim
 

YA SONRA, PANDEMİDEN SONRA

Pandeminin başından beri durumun avantajlı yanlarına da vurgu yapmaya çalıştım. İnanıyorum ki  bu süreç dönüp bakmamız, değerlendirmemiz, değiştirmemiz gerekenleri görmemiz açısından fırsatlar verdi.

Ben, eğitim-öğretimin özellikle sınava hazırlık bölümünde sahadan bir eğitimciyim. Pandemi öncesinde de öğrencilerimizin bilgiye karşı ilgi ve meraklarındaki azalmanın farkındaydık. Nedenini, nasılını sorguluyorduk. Geçtiğimiz bir yıl bakış açılarımızda ve uygulama yöntemlerimizde değiştirmemiz gerekenleri bize gösterdi.

Okulların eve taşınması, öğrencilerin  sosyal ve duygusal gelişimlerinin yeterince desteklenememesi, ekran başında geçirilen uzun süreler mutlaka olumsuz etkiler de yaptı. Burada biz yetişkinlere önemli görevler düşüyor. Aileler ve eğitimciler geri dönüşte çocukları ve gençleri güvende olduklarına, sevildiklerine, duygularına, fikirlerine saygı duyulduğuna, samimi bir duruş ile ikna etmeliler.

Uzaktan eğitimden yüz yüze eğitime geçildiğinde de yine maskeli ve mesafeli olacağız. Fiziksel olarak yakınlaşamamanın da bir yoksunluk olduğunu unutmamalıyız.  Sözlerimiz ve gözlerimizle duygu düşünce aktarımına daha çok ihtiyaç olacak. Kısacası hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bunu bilelim.

Pandemi döneminin bir özetini yaparsak

Öğrenciler; zamanlarını kendileri planlamak, sorumluluklarını dış motivasyon olmadan yönetmek, seçimler yapmak zorunda kaldılar.

Aileler; çocuklarının eğitim öğretim faaliyetleri içindeki tutum ve davranışlarını izleyebildiler. Çocuklarının gelişmesi gereken değerlerine, bilgi ve becerilerine yakından şahitlik ettiler.

Aileler ve öğrenciler bu vesile ile eğitim kurumlarının ve eğitim görevlilerinin kendi yaşamlarındaki katkılarını daha iyi anladılar.

Eğitim kurumları ve eğitmenler de teknoji kullanımı, dijital yaklaşımlar ve  yöntemler konusunda kendilerini geliştirme imkanı buldu. Eğitimciler bir yanıyla, 21. yüzyıl gençlerine bilginin aktarımının alışılagelmiş yöntemlerin dışında olduğunu fark etti. Öğretmenler yol gösterici ve rehber rollerinin öğrencinin akademik başarısı üzerindeki etkisini yani kendi rollerinin derinliğini, çok boyutluluğunu hissettiler.

İnsan doğası gereği durumlara çabuk adapte oluyor. Uzaktan eğitim tecrübelerimizi, yüz yüze eğitime taşımalıyız.

Öğrencinin öğrenme işinin “efendisi” olduğunu, öğretmenin bir yandan da öğrenerek sürece eşlik eden rehber rolünü, ailelerin de eğitimin öz disiplin ayağının sevgi ve saygı dolu paylaşımlar ile oluştuğunu unutmamasını diliyorum.

Geçişin aniden ve belki de beklendiği gibi coşkulu olacağını sanmıyorum. Hala Korona’dan korkan aile ve çocuklar var. Onlar belki uzaktan devam etmek isteyecek. Sınava hazırlanan öğrenciler için zaman özellikle yolda geçen zaman çok kıymetli belki onlardan bir kısmı uzaktan devam etmek isteyecek. Belki araya vaka artışı veya mutasyon tehdidi girecek tekrar uzaktan eğitime döneceğiz. Öz cümle, zorlu sürecin kendini tamamlamadığını sanmıyorum.

Ama sosyal öğrenme, sosyalleşme, akran etkileşimi biz yetişkinlerden çok çocuklarımızın ihtiyacı. O yüzden dileğim bundan sonra hep yüz yüze eğitime devam etmek.

Ailelere ve eğitim kurumlarına çok iş düşüyor. Karar alma ve uygulama mekanizmalarının hızlı ve keskin olması önemli.

Ailelere geçirilen süreci değerlendirmelerini yeni kararlar almalarını öneririm. Belki de sözleşmeler yaparlar; ev işlerinde paylaşım, yatma kalkma, sanat, spor, kişisel bakım ve ders çalışma planlamaları aile içi kurallar gözden geçirilerek yeniden belirlenebilir.

Eğitim kurumlarının ve eğitmenlerin  uzaktan eğitime yönelik düşünmeye devam etmesi gerekir. Müfredatın revize edilmesi gerektiği görüşündeyim. Yüz yüze eğitim öğretim sürecinde, temel konulara yoğunlaşmak,  öğrenciyi hem bilgi hem de duygusal olarak sarmalamak, adaptasyonu kolaylaştıracaktır.

Öğrencilere gelince kendilerine karşı dürüst olmalarını tavsiye edeceğim. Okul varken “Okul olmasa.”, okul uzaktan olunca “Okulumu isterim.” cümlelerini hangi motivasyona dayandırdıklarını düşünmeliler. Öğrenmeye olan ihtiyaçlarını sorgulamalı ve döndüklerinde eksiklerini tamamlamaya odaklanmalılar.

 

 

 
Toplam blog
: 17
: 272
Kayıt tarihi
: 04.07.12
 
 

İstanbul Kız Lisesi - İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi - Edim Dershanesi Kurucu ..