- Kategori
- Şiir
Yağmur
Üşümüş hazin bir gece ağlıyor penceremin ardında
Coşturuyor yağmurun sesi daha demin sildiğim gözleri
Kitaplara sığmayan dilsiz ilimler yağıyor ard arda
Şeytan çığlık çığlığa, damlalarda boğuluyor hevesleri
Yanlızlığım esrarlı kalabalıklara karışıyor bir anda
Odama cengaverler doluşuyor yüzleri aydan aydın
Yağmur tutuşuyor rahmatten, bulutlar karmaşada
Varlığım usulca yok olacaktı,yoklukta olmasaydım
Ellerim ayaza kesmiş kalemimden alevler fışkırıyor
Mürekkepler su misali,defterler sığ, sayfalar küçük
Taşlar un ufak olmuş şehirde ipekler baş yarıyor
Telafuzlar yitip gitmiş dilde, alfabeler bölük pörçük
Mürekkepler su misali,defterler sığ, sayfalar küçük
Taşlar un ufak olmuş şehirde ipekler baş yarıyor
Telafuzlar yitip gitmiş dilde, alfabeler bölük pörçük
Duyuyorum dışarda yağmurdan da fazlası var
Gürültüleri susturan pusları kaldıran ziyadeler
Kalbimde şuh bir sızı gözümde utanan pınar
Ah bir çağlayabilse şu gözyaşım, bitse bahaneler.
Gürültüleri susturan pusları kaldıran ziyadeler
Kalbimde şuh bir sızı gözümde utanan pınar
Ah bir çağlayabilse şu gözyaşım, bitse bahaneler.
AYNACI